MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Cumhur İttifakı Türk milletinin ve Türkiye'nin istikbal umudu, istiklal ufku, varoluşsal güvencesidir. Hiç kimse Cumhur İttifakı'nın arasına nifak tohumu saçamayacak, buna tevessül ve teşebbüs etse bile sonuç alamayacaktır. Cumhur ittifakı, inancın kudreti, gönül seferberliğinin kuvvesi, vatan ve millet ittifakının siyaset mihveridir." dedi.
Bahçeli, "Sayın Cumhurbaşkanımızın dünya çapındaki çatışma bölgelerine yönelik barış ve diyalog çağrıları, İstanbul'un bu çerçevede sivrilip öne çıkması ağırlaşan sorunların çözümünde umut ışığı olarak görülmelidir." ifadelerini kullandı.
MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin açıklamasının tamamı:
Aynı anda, ayrı coğrafi alanlarda hem savaş ve soykırım zulmetinin hüküm sürmesi hem de barış ve sükûnet arayışlarının hız kazanması tuhaf ve tenakuz dolu bir dönemin başlıca hüviyeti olarak ele alınmalıdır.
Birleşmiş Milletler Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC), Gazze Şeridi'nde akut gıda güvensizliğinin en yüksek seviyeye tırmandığını açıklamıştır. Bu kapsamda Gazze vahim bir gıda krizinin, devamlı genişleyen ve insanlık vicdanını deprem gibi sallaması gereken feci bir kıtlığın pençesindedir.
"İNSANIM DİYEN HERKES İÇİN UTANÇ VESİLESİDİR"
1943 yılında yaşanan Bengal Kıtlığı'nı aratmayacak bir tablo maalesef günbegün artış ve ilerleyiş kaydetmektedir. 21'inci yüzyılın ilk çeyreğinde açlıktan ölen çocuklara tesadüf etmek, bunun da ötesinde zulme ve soykırıma şahit olmak sadece üzücü değil, insanım diyen herkes için utanç vesilesidir.
Terör devleti İsrail Gazze'yi-hatta Batı Şeria'yı yutmak, Filistinli mazlumları yurtlarından ve yuvalarından koparmak için şiddet ve dehşet sarmalını hayasızca genişletmektedir. Gazze Şeridi'nde yaşayan Filistinli kardeşlerimizi güney istikametine doğru sürme ve süpürme acımasızlığı Siyonist barbarlık tarafından askeri ve siyasi operasyonlarla mesafe almaktadır.
Kara mizahı andıracak şekilde Cennete girmeyi hedefleyip barış havariliği ile savaş yandaşlığı arasında tıpkı bir sarkaç misali gidip gelenlerin yeryüzünü cehenneme dönüştüren katilleri alkışlayıp kahraman muamelesi yapması hiçbir inanç ve vicdana sığmayacaktır.
"SİYONİST EMPERYALİST AZGINLIK ADETA KUDURMUŞ VE KONTROLDEN ÇIKMIŞTIR"
Gazze'nin önce işgali, müteakiben ilhak planı devreye alınmıştır. Siyonist emperyalist azgınlık adeta kudurmuş ve kontrolden çıkmıştır. Uluslararası insani hukuk ayaklar altındadır. Dünya'nın Gazze'dekine benzer seri cinayet ve otomatiğe bağlanan katliam cinnetine pek az sahne olduğu tartışmasızdır.
"GAZZE İÇİN PLANLANMASI AHLAKİ VE HUKUKİ TUTARLILIĞIN CAN EVİ OLACAKTIR"
Alaska Zirvesi, akabinde Avrupalı liderlerin Oval Ofis'te yarım ay şeklinde ve kuzuların sessizliğini andıran biçimde ABD Başkanı'nın ağzının içine baktıran toplantının ardından Ukrayna'ya Birleşmiş Milletler Görev Gücü gönderilmesiyle ilgili çabaların evvelemirde Gazze için planlanması ahlaki ve hukuki tutarlılığın can evi olacaktır.
Gazze'de sınıfta kalan uluslararası toplumun Rusya-Ukrayna arasındaki savaşı ateşkesin de ötesinde barış anlaşmasıyla düğümleme arzusu işin özünde güvenlik telaş ve temininden başka bir şey değildir.
Tartışmaların ana eksenine oturan güvenlik garantilerinin esasen Avrupa'nın güvenliğiyle ilgili kaygılardan doğduğu da saklanamaz bir gerçektir.
Süregelen ve sürdürülebilir krizlerden dondurulmuş, bununla birlikte her an ısıtılıp tedavüle sokulacak nevzuhur krizlere geçiş sağlamayı amaçlayan emperyalist üst akıl muhtevalı bir komployu barış sosu ile küresel gündeme taşımıştır.
Şayet barış ve huzur gayesi samimi ve sahici ise önce Gazze'deki insani ve tarihi felaketin engellenmesi kaçınılmaz bir mecburiyettir.
"CUMHURBAŞKANIMIZIN ÇAĞRILARI UMUT IŞIĞI OLARAK GÖRÜLMELİDİR"
Sayın Cumhurbaşkanımızın dünya çapındaki çatışma bölgelerine yönelik barış ve diyalog çağrıları, İstanbul'un bu çerçevede sivrilip öne çıkması ağırlaşan sorunların çözümünde umut ışığı olarak görülmelidir.
İnsanlık vicdanına tercüman olan bu çağrıların kulak ardı yapılması hakkaniyet ve hakikat ölçüleriyle taban tabana zıt olup krizleri tırmandıracaktır.
Türkiye içinde ve dışında kalıcı barış ve huzur amacındadır. Terörsüz Türkiye hedefi bunun en bariz ve belirgin misalidir. Milli birlik ve kardeşliğimiz yegane kuvvetimizdir.
Türk milleti barışsever ve dostane ilişkileri sahiplenen alicenaplığın timsalidir. Ateşle çevrili coğrafyamızda Türkiye'nin iç barış ve toplumsal huzurunu aracısız ve bağlantısız sağlama gayreti muazzam bir olaydır.
Yeni yüzyılda Türkiye'nin muktedir, mücadeleci, insan odaklı ve merhamete dayalı diplomatik hamleleriyle etrafımızda hiç kaybolmayan bir barış kuşağı inanıyorum ki tezahür edecektir.
patronlardunyasi.com