Gündem
Burak ARTUNER
İskoçya’da Rangers’ın 13 Mart'ta Fenerbahçe ile oynadığı Avrupa maçında bir grup taraftar “Keep woke foreign ideologies out ‒ Defend Europe” (“Uyanık yabancı ideolojileri dışarıda tut – Avrupa’yı savun”) yazan bir pankart açtı.
#video_9716975#
UEFA hızla soruşturma açtı.
Stadyumun kısmi olarak kapatılmasının yanı sıra Rangers'a 30 bin euro para cezası verildi.
Rangers- Fenerbahçe maçında açılan pankart. Pankartta "Keep woke foreign ideologies out ‒ Defend Europe” (Uyanık yabancı ideolojileri dışarıda tut – Avrupa’yı savun) yazıyordu
KULÜPTEN UMUT VEREN TAVIR
Rangers Kulübü'nün tavrı ise net ve umut veren bir mesaj içeriyordu.
Pankartı açan kendi taraftarlarını kınayan kulüp, "Bu ceza, Rangers'ın adını lekeleyen azınlığa karşı sert ve anlamlı bir hatırlatma niteliğinde olmalı" açıklaması yaptı; ayrıca pankarttan sorumlu olanlara ömür boyu men cezası verdiklerini açıkladı.
6 Kasım'da yine bir Fenerbahçe maçı
Avrupa Ligi'nin 4. haftasında Çekya'daki maçta ev sahibi Viktoria Plzen taraftarları dev bir "Türklerle savaş olmalı" yazılı pankart açtı.
Viktoria Plzen taraftarları dev bir "Türklerle savaş olmalı" yazılı pankart açtı
UEFA'dan yapılan açıklamada, UEFA Kontrol, Etik ve Disiplin Kurulu, Viktoria Plzen'e taraftarlarının ırkçı ve ayrımcı davranışları nedeniyle 15 bin, kamuya açık geçiş yollarını kapattığı gerekçesiyle de 6 bin olmak üzere 21 bin Euro ceza verdiği kaydedildi.
Çek ekibine ayrıca 2 yıllık denetim süresi çerçevesinde kısmi tribün kapatma cezası uygulandığı bildirildi.
Ancak UEFA, aynı maçta Fenerbahçe taraftarlarına da adeta ceza yağdırdı.
Fenerbahçe'ye, taraftarlarının ırkçı ve ayrımcı davranışları nedeniyle 15 bin, tesislere verilen zarar ve tribünde meşale yakılması sebepleriyle 30 bin, sahaya madde atılması gerekçesiyle 25 bin ve takımın uygunsuz davranışı nedeniyle 8 bin olmak üzere toplamda 78 bin Euro para cezası uyguladı.
Kışkırtıcı pankartı açan Çek takımına verilen cezanın neredeyse üç katından fazlası Fenerbahçe kulübüne fatura edildi.
ÇEK TAKIMININ YÖNETİMİ SINIFTA KALDI
Çek kulübünün maçtan sonraki eleştirilerle ilgili tavrı ise Rangers kulübünün hassasiyetiyle tamamen zıt, ırkçılığa zemin hazırlayan bir görüşün yansıması gibiydi.
'ASLAN ASKER ŞVAYK' BAHANESİ
Viktoria Plzen, sosyal medya hesabı üzerinden açılan pankarta yanıt vererek "Türkler için hepimizin yerlerimizde olduğunu bildirmekten memnuniyet duyarım." ifadelerini kullanmıştı.
Viktoria Plzen Teknik Direktörü Martin Hysky ise "Bu birebir 'Aslan Asker Şvayk' kitabından bir alıntıdır. Türk ile savaş olmalı dediğinde Türk'e karşı değil Türk ile savaş demektir. Aslında esprili bir yaklaşım savaş anlamı içermiyor. Bu, kitaptan bir alıntıdır. Üzerinde çok durmamak gerekir diye düşünüyorum." ifadelerini kullanmıştı.
Ve dün akşam...
Belgrad Arena’da oynanan EuroLeague’in 12. haftasında, Partizan ile Fenerbahçe Beko arasında Sırp suikastçı Miloš Obilić’in, 1389’daki I. Kosova Savaşı’nda Osmanlı Sultanı I. Murad’ı hançerlediği tarihi sahne resmedilen dev bir pankart tribündeydi.
Bir kısım Partizan taraftarı dün akşam Miloš Obilić’in, 1389’daki I. Kosova Savaşı’nda Sultan I. Murad’ı hançerlemesi sahnesinin parkartıyla provokasyon yaptı
Fenerbahçe cephesi de pankart ve tezahüratlar karşısında sessiz kalmadı. Kulübün basketbol şubesi yöneticisi Cem Ciritci, maç öncesinde pankartın “çok küçük bir azınlık tarafından” açıldığını, ancak Bölge yetkililerine ve organizasyonlara resmî şikayetlerini ilettiklerini belirtti.
Maç sonrası Fenerbahçe, yerel otoritelerle görüşmeler yapıldığını, sorumluların yakalanması ve benzer provokasyonların tekrarlanmaması için girişimlerde bulunacaklarını açıkladı.
Açılan pankartı, sadece güncel bir hakaret değil, tarihsel bir travmayı yeniden oynatan sembolik bir saldırı olarak nitelendirmek yanlış olmaz.
BOSNA'DAKİ 'İNSAN AVI' YAPANLARIN İZLERİ
Bu pankartın bütün dünyanın Bosna soykırımında 'insan avı'na çıkan zenginlerin peşine düşüldüğü, hatta Sırbistan Devlet Başkanı Vucic için de suç duyurusu yapıldığı günün ertesi gün açılması da ayrıca düşünülmesi gereken bir olgu...
Bu pankartı açanlar arasında 'insan avcı'ları ya da onların evlatları, yakınları, dostları var mı diye düşünmeden edemiyorum açıkçası...
Kısacası dünkü pankart bana, spor arenasında “geçmişin yaralarını kışkırtma” riskinin tüm hızıyla süregeldiğini de açıkça gösterdi.
Yaşananlar, tribünlerde ve spor organizasyonlarında yeniden yükselen ayrımcı söylemler üzerine endişelerimi daha da artırdı.
Sporun birleştirici gücü, bu son yaşananlarla yeniden sınanıyor.
Peki bu ırkçılık virüsünün önüne nasıl geçilir?
Kişisel kanaatime göre, tüm bu pankartlar yüz yıllar boyunca zihinlere işlenen, işletilen 'tarihi bir travma'nın hastalıklı bünyelerde yarattığı bir aşağılık kompleksinin yansımaları...
Bu yansımanın, 'Değişen dünya'da değişmeyen bir gerçek olarak önümüzde daha uzun yıllar kalacağını düşünüyorum.
Çünkü zihinsel kodların değişmesi, ön yargıların kırılması için zaman bile yeterli olmuyor belli ki...
Yüz yıllardır değişmeyen ön yargının, hastalıklı ruh halinin bugünden yarına değişmesi kolay değil.
Umarım hastalıklı ruhlar, bir gün aşağılık komplekslerini fark eder ve doğruluk çizgisine yürümek için bir adım atar.
Ama dediğim gibi pek umutlu değilim...
patronlardunyasi.com