Kılıçdaroğlu: Şehir Üniversitesi'ni ele geçirmek istiyorlar 

Kılıçdaroğlu: Şehir Üniversitesi'ni ele geçirmek istiyorlar 

CHP Grup Toplantısı'nda konuşan CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, ABD Başkanı Donald Trump'ın AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yazdığı skandal mektupla ilgili konuştu.

Kılıçdaroğlu: Şehir Üniversitesi'ni ele geçirmek istiyorlar 
16px
24px
19.11.2019 12:59
ABONE OLgoogle

Kılıçdaroğlu, "Bu kadar ağır bir hakareti Türkiye Cumhuriyeti yaşamamıştı. Sen mektupçu başı mısın? Postacı mısın sen?" sözleriyle Erdoğan'a tepki gösterdi.

Kılıçdaroğlu hayatını kaybeden Yıldız Kenter'i ve Jale Birsel'i anarak, "Onları asla unutmayacağız" dedi.

İstanbul Karaköy’de başka bir kadın tarafından darp edilen ve basında “Başörtülü kadınlara saldırı” başlığıyla haber olan olaya ilişkin tepki gösteren CHP lideri, "Kendilerini aradım, morallerinin bozulmamasını istedim. Hiç kimse unutmasın hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale edilmesini asla ve asla kabul etmiyorum" diye konuştu. 

Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:

"Sanat bir ülkenin entelektüel düzeyini gösterir. Sanat alanında güçlü olanlar yumuşak güçte daha güçlü olur.

Herkesin kimliği, yaşam tarzı, inancına saygı gösteren bir toplum olmak zorundayız. Huzuru böyle yakalayacağız zaten. Başörtülü iki kızımıza saldırı yapıldı. Kendilerini aradım, morallerinin bozulmamasını istedim. Bu ülkede buy tür provokasyonlar olabilir ama asla üzülmeyin dedim. Moralini bozarsanız bunların amacına ulaştığını gösterirsiniz dedim. Hiç kimse unutmasın hiç kimsenin yaşam tarzına müdahale edilmesini asla ve asla kabul etmiyorum.

Erdoğan'a tank-palet fabrikası yanıtı

Birileri bir şeyler almış. Birileri yurt dışındaki bankalarına para yatırmış, kesin. Kesin olmazsa benim mal varlığımı araştırmazsan namertsin diyebiliyor musun? Diyemiyorsun!. Türk-Katar ortaklığına devretmişler tank palet fabrikasını, kaça devrettin? Neden gizli kararname çıkarıyorsun? Sen kararnameyi gizliyorsun, demek ki bu milletten bir şeyi gizliyorsun. Özellikle benim öğrenmemi istemiyorsun. Senin boyun buna yetmez, ben her şeyi öğrenirim. Bunu soracağım da daha bir protokol var. O protokolü de gizliyorlar. Tank palet dolayısıyla gizlediğin protokolü açıklayacak mısın? Bu beyler çalıştıracaklar, asker bizim, tezgâhlar, fabrika bizim, orada mal üretilecek, bana satacaklar. Ben üretiyorum zaten, neden bana satıyorsun? Ben bunu soruyorum zaten. Efendim 'Kılıçdaroğlu bilmez, biz onu işletmesi için devrettik.' Kaça devrettik kardeşim? Hangi gerekçeyle ihaleyi yapmadın? Sana bu yetkiyi kim verdi? Bu soruların tamamı havada. Onlar sanıyorlar ki biz bunları söyleyince Kılıçdaroğlu geri adım atacak! Ne Kılıçdaroğlu, ne CHP ne de 82 milyon geri adım atmayacak. Bunlar aynı zamanda Türkiye'de adaletsizliğin boyutunu gösteriyor. Devletin malının nasıl birilerine peşkeş çekildiğini gösteriyor. Kendisine şu soruyu da sordum; bana bir tane ülke gösterin kendi silah fabrikasını yabancı bir ülkeye kiralasın? Var mı böyle bir örnek? Yok. Peki sen neden kiralıyorsun? Üstelik bedavaya! Sen ülkeyi yönetemiyorsun. Kendi silah fabrikasını yabancı bir ülkeye peşkeş çekenlerin bu ülkeye değil ceplerine faydası olur.

Şehir Üniversitesi'ni ele geçirmek istiyorlar 

Şehir Üniversite, bir yer verildi kendisine. Orayı gayet güzel donattılar. Mimari bütün özellikleri korudular. Büyük binalar yapmadılar. 2019 üniversite memnuniyet araştırmasında 14. sırada. Şimdi, banka haciz uyguluyor. Oradaki akademisyenler aylıklarını alamıyorlar. Öğrenciler var orada, başarılı bir üniversite. Her siyasal görüşten de akademisyen var. Normaldir zaten bu. İki arkadaşımı görevlendirdim, gidip bakın bu üniversitenin durumu diye. Banka aracılığıyla üniversiteyi susturmak, ele geçirmek istiyorlar. Sıradan bir üniversite bile kapatılmaz ki bu üniversite saygın bir üniversite. YÖK burayı başka birilerine tahsis etsin diye!

Trump'ın skandal mektubuna ilişkin Erdoğan'a tepki

Mektubu aynen iade et dedik. Bu mektup doğru değildir bile demedi. Ne yaptı Trump'a mektubu takdim edeceğim dedi. Bu kadar ağır bir hakareti Türkiye Cumhuriyeti yaşamamıştı. Sen mektupçu başı mısın? Postacı mısın sen? Sözde dünya lideriydi. Bir baktık ki egemen güçlerin şamar oğlanına dönmüş. Siyasi rakibim doğru ama benim ağrıma gidiyor. Trump Türk yargısına değil Erdoğan'a teşekkür ederim dedi. Sen serbest bırakacaksan Trump'ın ayağına neden gidiyorsun ki...

Hilal Kaplan yorumu

Bunlar sözde gazeteciler. Onlardan bir tanesi sözde soru soruyor. Öyle bir soru soruyor ki; Erdoğan'la Suriye'de terörist dediğimiz kişiyi eşitliyor. Eşitliyor arkadaşlar. Ve dönüyor Trump Hilal Kaplan'a diyor ki 'gazeteci olduğundan emin misin? diyor. Sevgili Trump, Türkiye'de hükûmet yok, hükûmeti kaldırdılar. Kabine var. Bu da kabine için çalışan birisi, gazeteci falan değil, ne gazetecisi?

"Suriyeli kardeşlerimizi Suriye'ye göndereceğiz"

CHP İktidar olduğunda Suriyeli kardeşlerimizi Suriyeyi göndereceğiz. Egemen güçlerin Türkiye'deki temsilcisisin sen. Türkiye'nin hangi çıkarını korudun. Sonra sıkışınca bizi zor durumda bıraktılar dedin . Suriyeyi onaracağız. Parayı Esad'dan alacağız. Ben boşuna mı söylüyorum Beşar Esad'la konuşacaksın diye. Şimdi elin mahkum konuşacaksın.

İşsizlik bunların umrunda değil. Sadece laf üretiyorlar. 8 milyonu aşkın işsiz var bırakın istihdam yaratmayı bizim işsiz sayımız 8 milyonu aştı. Bu paralar nereye gidiyor?

"Bay Kemal olmak kolay değildir"

Bay Kemal onurlu bir insandır. Bay Kemal olmak kolay değildir. Bay Kemal olmak için tüğü bitmeyen adamın hakkını yemeyeceksin! Bay Kemal olmak için bütün dünyanın önünde mal varlığını açıklayacaksın. Her CHP'li bir Bay Kemal'dir."

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde