Turizmciler, lejyoner hastalığına dikkat!

Zatürrenin türü olan hastalık nedeniyle otellerin on binlerce Euroluk tazminatlar ödemek zorunda kaldığına dikkat çeken Lejyoner Hastalığı Ulusal Program Sorumlusu Dr. Yıldırım Bayazıt "Hastalığın yüzde 15'i turizm ile ilişkili. Avrupa'da her yıl seyahatle ilişkili 600-700 vaka bildiriliyor. Ülkemizde turistik tesis kaynaklı yılda 40 vaka bildiriliyor." dedi.

Lejyoner hastalığına yakalanan bir turistin ülkesine döndüğü zaman kişi başına 23 bin Euro gibi yüksek bir tazminat alabildiğine dikkati çeken Dr. Bayazıt "Yıllardır bu hastalığa maruz kalmış otellerimiz var. 1996 yılında bir otelde 25 kişi hastalanmıştı ve bu salgın uluslar arası literatüre giren bir vaka olmuştu. O otele müşteri vermediler ve otel ismini değiştirmek zorunda kaldı." diye konuştu.

Antalya'da faaliyet gösteren 150 otel yöneticisine "Su hijyeni, Lejyoner hastalığı ve su şartlandırma çözümleri" konulu seminer verildi. Sağlık Bakanlığı Bulaşıcı Hastalıklar Daire Başkanlığı Lejyoner Hastalığı Ulusal Program Sorumlusu Dr. Yıldırım Bayazıt'ın katıldığı seminerde otel yöneticilerine, hastalığın yanı sıra içme ve kullanma suyu sistemleri, yüzme havuzları, soğutma kuleleri gibi konularda bilgi verildi. Hastalığın su içinde üreyerek solunum yolu ile bulaştığını söyleyen Dr. Yıldırım Bayazıt otellerin ısıtma-soğutma ile su sistemleri, duş başlıklarında mikrobun barındığını ve ürediğini belirtti. Bu bölümlerin düzenli olarak temizlenerek dezenfekte edilmesi gerektiğini bildiren Bayazıt "Sadece otellerde değil sanayi sitelerinde ve büyük alışveriş merkezlerinde de görülebilen hastalık turizmde daha çok ses getiriyor. Otel kendini temizlemezse ciddi gelir kaybına uğruyor. Turizmi baltalayacak her şeyin üzerine gitmeli." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin son 3 yıl içinde Avrupa'nın en kötüsüyken, turizm potansiyeli dikkate alındığında ciddi yol kat ettiğini anlatan Bayazıt şunları söyledi: "Yıllardır bu hastalığa maruz kalmış otellerimiz var. 1996 yılında bir otelde 25 kişi hastalığa yakalandı ve bu uluslar arası literatüre geçen bir salgın oldu. Hastalığın görüldüğü otele müşteri vermediler ve tesis ismini değiştirmek zorunda kaldı. Turist otelden mikrobu kapıyor hasta oluyor. Ülkesine döndüğünde ise kişi başına 23 bin Euro'ya varan tazminatlar alabiliyor. Tur şirketleri de ödediği tazminatı otelden çıkarıyor."

Lejyoner'in kontrol edilebilir bir hastalık olmasına karşın hijyen kurallarına uyulmadığı zaman tehlikeli olabildiğine işaret eden Bayazıt şöyle devam etti: "Turistik tesis ciddi prestij kaybına uğruyor. Ekonomik kaybı büyük oluyor. Otel personeli eğitimli olmalı. Antalya'nın batısı iyi ama doğusu kötü. Tarladan bozma oteller olunca, çalışanlar dayımın kızı halamın oğlu olunca farklı oluyor. Otel kendini baltalayacak her şeyin üzerine gitmeli. Sularını düzenli olarak dezenfekte etmeli. Sıcak su ısıları 50 derecenin üzerinde olmalı. Su sistemi içinde yer alan depo, borular, duş başlıkları düzenli olarak temizlenmeli."