Dolar
42,328
0,18%
Euro
49,3185
0,12%
Sterlin
55,6705
-0,32%
Bitcoin
4.153.050
0,00%
BİST-100
10.628,63
-0,11%
Gram Altın
5.720,827
1,18%
Gümüş
53,11
1,55%
Faiz
40,2
0,00%

Sosyal medyadaki yüzeysel içerikler yapay zekâda beyin çürümesine benzer bir bozulmaya yol açıyor

Sosyal medyadaki yüzeysel içerikler yapay zekâyı da olumsuz etkiliyor. Nature Dergisi’nde geçtiğimiz günlerde yayımlanan araştırma, 2024 yılının sözcüğü olarak belirlenen ‘beyin çürümesi’ kavramını, yapay zekâ ile de ilişkilendirdi. Araştırmacılar, sosyal medya içerikleriyle eğitilen yapay zekânın beyin çürümesi yaşadığını belirtti.

14.11.2025 04:23Güncelleme: 14.11.2025 04:26
Sosyal medyadaki yüzeysel içerikler yapay zekâda beyin çürümesine benzer bir bozulmaya yol açıyor
16px
32px

Amerika Birleşik Devletleri’ndeki (ABD) Teksas ve Purdue Üniversitesi’ndeki araştırmacılar, popüler ve yüzeysel olan sosyal medya gönderilerinin yapay zekâ sohbet robotlarına nasıl etki edeceğini görmek istedi. Dünyanın en saygın bilimsel dergilerinden biri olan Nature’da yayımlanan bu çalışmada araştırmacılar, düşük kaliteli sosyal medya verileri ile eğitilen yapay zekâ sohbet robotlarının da insanlar gibi ‘beyin çürümesi’ yaşadığına şahit oldu.

Hürriyet'ten Melike Çalkap'a konuşan, Hacettepe Üniversitesi Bilişim Enstitüsü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şahin Gökçearslan, düşük kaliteli verilerle beslenen bu araçların, akıl yürütme sürecinde bazı adımları atladığına dikkat çekerek şunları söyledi:

ÇÖP VERİRSENİZ ÇÖP ÇIKARIR’

“Araştırmada modelin düşük kalite verilerle eğitildikten sonra psikoloji anketlerini yanlış yorumladığı görüldü. Daha sonra verilen yüksek kalitedeki veri de durumu olumluya çeviremedi. Yani, insan zihninin sosyal medyadaki reaksiyonuna benzer ‘çürüme’ süreci, öğrenen makinenin mekanizmalarında da kendini gösterdi. Makale, ‘yapay zekâya veri olarak çöp verirseniz çöp çıkar’ ifadesini doğruluyor. Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) yapay zekâ araştırmasının 2025 yılı bulgularına göre ise bireylerin üretken yapay zekâ araçlarını kullandığını beyan etme oranı yüzde 19.2 olarak ölçüldü. Yaş gruplarına göre en yüksek kullanım oranı yüzde 39.4 ile 16-24 yaş grubunda gerçekleşti. Eğitim düzeyi yükseldikçe yapay zekâ kullanım oranı da artıyor.

Bununla birlikte 2025 yılı Harvard Business School dergisi araştırmasına göre, Replika ve Character.ai gibi popüler yapay zekâ arkadaşlık uygulamalarının yüzde 37’si manipülatif ifadeler kullanıyor. Yani yapay zekâ araçlarının bir kısmı duygularla oynamaya başladı. Manipülasyon ifadelerle kullanıcıların uygulamada kalma süresini 14 kat artıyor. Tabii uygulamada kalma süresinin artması geliştiricilere reklam geliri olarak yansıyor.

‘GELECEK KONUSUNDA TÜRKİYE AVANTAJLI’

Öte yandan ABD merkezli bir düşünce kuruluşu olan Pew Research Center 2025 yılı yapay zekâ araştırmasına göre Türk katılımcılar, yapay zekânın geleceği konusunda dünya ortalamasına göre daha az endişeli ve biraz daha heyecanlı görünüyor. Yani Türkiye’de yapay zekâ ile ilgili ne aşırı bir panik hâli var ne de kör bir iyimserlik. Bu dengeli tutum Türkiye açısından bir avantaj olarak değerlendiriliyor.”

VERİMLİLİK İÇİN BİLİNÇLİ KULLANILMALI’

Geliştirilen yapay zekâ sistemlerinin benzer bir çürüme riskine açık olduğunun unutulmaması gerektiğine vurgu yapan Doç. Dr. Şahin Gökçearslan, “Kendi ‘beyin çürümemize’ engel olmak için, sosyal medya kullanımımıza dikkat etmeliyiz. Verimliliği artırmak için yapay zekâyı etik ve bilinçli kullanmalıyız. Gerçek sosyal bağların yapay zekâ sanal karakterleri ile kurulan bağdan çok daha değerli olduğu unutulmamalı. Eğitim yöneticileri ve politika yapıcılar, medya ve yapay zekâ okuryazarlığını geliştirme konusunda çabasını en üst düzeye çıkarmalı. Yapay zekâ geliştiricilerin de kullanıcıyı elde tutmaya odaklanan etik dışı tasarımlar yerine, insan öncelikli modeller geliştirmeyi taahhüt etmeleri gerekir.”

patronlardunyasi.com