The Economist'ten "Türkiye'nin diktatörü" paylaşımı

14 Mayıs seçimlerine kısa bir süre kalmışken yabancı basının seçimlere ve Cumhurbaşkanı adaylarına yönelik analizleri devam ediyor. Özellikle son zamanlarda İngiliz The Economist’in yayınladığı analiz ve raporlar Türkiye çapında tepki çekiyor.

The Economist, geçtiğimiz günlerde “Erdoğan must go” (Erdoğan gitmeli) ve “Save Democracy” (Demokrasiyi kurtarın) ifadelerini kullandığı bir dergi kapağı yapmıştı. Economist daha sonra bu sözleri sosyal medya hesabı Twitter’da da kapak görseli olarak kullandı. Economist’in söz konusu ifadelerine Ak Parti cephesinden de sert yanıtlar gelmişti.

Bununla birlikte Economist, tepki çeken analizlerine bugün yayınladığı yeni raporlarla devam etti.

Twitter hesabından bir paylaşım yapan Economist “Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin diktatörüne ve zamana karşı yarışıyor” ifadelerini kullandı. Analizin içerisinde Kemal Kılıçdaroğlu’nun The Economist’e bir röportaj verdiği söylendi. Buna göre Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yayınladığı “Alevi” başlıklı videoya atıf yaparak “Farklı inançlara, kimliklere ve yaşam tarzlarına saygı duymalıyız. Benim asıl görevim birleştirmek” dedi.

Öte yandan Ekrem İmamoğlu’nun Erzurum mitinginde yaşanan olaylar da ele alındı. Analizde “İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’nin doğusundaki bir şehir olan Erzurum’da taşlı saldırıya uğradı. Erdoğan, şiddeti İmamoğlu’nun kışkırttığını söyledi” ifadeleri kullanıldı.

Bununla birlikte Economist seçimin ikinci tura kalmasının daha mümkün olduğunu söyledi. Economist, “Seçimin ikinci tura kalması daha olası bir senaryo gibi görünüyor. Çünkü diğer iki adayın oyların yüzde 5’ini alması bekleniyor” dedi.

“MUHALİFLERİNİ TEMELSİZ SUÇLAMALARLA HAPSE ATTI”

The Economist, analizinin devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz on yıl süre boyunca “muhalif gazetecileri ve diğer isimleri hapsetmek, medyayı sindirmek ve seçilmiş yetkilileri görevden almakla” meşgul olduğunu söyledi. Economist’in analizinde yer alan ifadeler şu şekilde:

“Erdoğan Türkiye’nin laik düzeni tarafından zulüm gören bir mazlum olarak işe başladı. Şimdi ise zulmeden hale geldi. Muhaliflerini temelsiz suçlamalarla hapse attı ve medyayı sindirdi. Öte yandan Lira son iki yılda dolar karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybetti. Yabancı yatırımcılar 5 yıl önce Türk devlet tahvillerinin yüzde 25’ine sahipken şu an bu oran sadece %1. Cari işlemler açığı ise Ocak ayında 10 milyar dolarlık rekor seviyeye ulaştı. Enflasyon ise milyonlarca Türk’ü yoksullaştırdı. Türkiye Lira’nın düşüşünü yavaşlatmak için günde 1 milyar dolara yakın döviz satıyor. Satılacak dolar bittiğinde daha yüksek enflasyon kaçınılmaz görünüyor”

patronlardunyasi.com