Putin imzaladı: Donetsk ve Luhansk'ı resmen tanıyorum

Putin imzaladı: Donetsk ve Luhansk'ı resmen tanıyorum

Ulusa sesleniş konuşması yapan Rusya Devlet Başkanı Putin, "Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri'ni tanıma kararını onaylıyorum" dedi.

Putin imzaladı: Donetsk ve Luhansk'ı resmen tanıyorum
16px
24px
22.02.2022 04:08
ABONE OLgoogle

Ayrıca, Putin, "Ukrayna’nın nükleer silah geliştirme planı kabul edilemez. Ukrayna’nın nükleer silah sahibi olması Rusya için tehdit olur. Bu tehdide cevap vereceğiz" ifadelerini kullandı. Rus lider, daha sonra Kremlin'de yine kameraların önünde Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetlerinin liderleriyle tanıma ve iş birliği anlaşmalarını imzaladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, halka sesleniş konuşması gerçekleştirdi. Konuşmasında Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyeti’ni tanıma kararını onayladığını açıklayan Putin, daha sonra kameraların karşısında iki liderle birlikte tanıma ve iş birliği anlaşmalarını imzaladı.

“DONBASS'TAKİ DURUM KRİTİK, ŞİDDETLİ BİR HÂL ALDI”

Putin, halka sesleniş konuşmasında şunları söyledi:

* Donbass’taki durum kritik, şiddetli bir hâl aldı. Ukrayna, Rusya için sadece komşu bir ülke değil aynı zamanda tarihin bir parçasıdır. Ukraynalılar yoldaşlarımız ve akrabalarımızdır. Modern Ukrayna, tarihi bölgelerinin bir kısmının reddedilmesi nedeniyle tamamen Rusya tarafından oluşturuldu. Kimse oradaki sakinlere bir şey sormadı.

* Bolşeviklerin başlıca görevi, ne olursa olsun iktidara tutunmaktı. Lenin'in devlet inşaatı ilkeleri, sıradan bir hata olmaktan çok daha kötüydü. Bolşevik politikası sonucu Sovyet Ukrayna'sı oluştu. Günümüzde Ukrayna için ‘Vladimir İlyiç Lenin Ukrayna'sı’ diyebiliriz. Ukrayna'nın mimarı Lenin.

* Lenin'in Donbass'ı Ukrayna'ya bağlayan sert emirleri dahil arşiv belgeler bunu doğruluyor. Sovyetler Birliği’nden ayrılan cumhuriyetlerin bağımsızlık hakkı temele konulan bir mayındı.

“KENDİLERİNİ RUS OLARAK GÖREN KİŞİLER ARTIK UKRAYNA’YA AİT DEĞİLİZ”

Kiev yönetimini eleştiren ve Rusya'nın Ukrayna'ya verdiği desteklerden bahseden Putin, şu ifadeleri kullandı:

* Rusya, Ukrayna'nın borçlarını da tamamen karşıladı. Ama Kiev, yurtdışındaki varlıkların iadesi anlaşmasını yerine getirmeyi reddetti. 1991 – 2013 yılları arasında Rusya, Ukrayna bütçesine 250 milyar dolar fayda sağladı.

* Önemli kararlar üzerinde Batı söz sahibi. Devletten belediyeye kadar ana devlet kurumları, enerji şirketleri, taşımacılık tüm bu alanlar Batı tarafından yönetiliyor. Ukrayna’nın artık bağımsız bir sistemi bile söz konusu değil. Herhangi bir liman sisteminin bağımsız olduğunu söyleyemeyiz. ABD'nin de aslında ulusal yolsuzlukla mücadele bürosunu yönettiğini görüyoruz. Bunun sonuçları nerede? Hala yolsuzluğun söz konusu olduğunu görüyoruz.

* Ukraynalılar ülkelerin koloni haline geldiğinin farkındalar. Artık kukla devleti haline geldiğinin farkında Ukrayna. Halkın çıkarlarına yöneticiler hizmet etmiyor. Tam tersine güç kullanarak Rusya’yı asimile etmeye çalışıyorlar, daha ayrılıkçı davranmaya çalışıyorlar. Kendilerini Rus olarak gören kişiler artık Ukrayna’ya ait değiliz diyorlar.

“UKRAYNA ŞİMDİ DIŞ GÜÇLER TARAFINDAN YÖNETİLİYOR”

Kiev yönetimini beceriksizlikle suçlayan Putin, Ukrayna'nın batı yanlısı politikaları nedeniyle ekonomik sorunlar yaşadığına işaret ederek, şunları söyledi:

* 2021’de tersanenin kapandığını gördük. 2016’dan itibaren tek bir uçak bile üretmediklerini görüyoruz. Geçmişte uçak üretimi yapan alanlar artık üretim yapmıyorlar. Gaz, taşımacılık için de aynı durum söz konusu.

* Sovyetler’den devraldıkları pek çok sektörün yok olduklarını görüyoruz. Bu fakirlik ve yıkıma yol açtı. Batı destekli seçimler yıllardır insanların kafasına sokuldu. Gerçek şu, Ukrayna ekonomisinin çöktüğünü halkın soyulduğunu görüyoruz. Ukrayna şimdi dış güçler tarafından yönetiliyor. Batıdan gelen kararlar doğrultusunda yönetilen bir ülke haline dönüştü.

“UKRAYNA, RUS TOPRAKLARINI TEHDİT EDİYOR”

Ukrayna'nın NATO ve ABD ile birlikte Rusya'nın topraklarına bir tehdit oluşturduğunu savunan Putin, şunları söyledi:

* Bir ülkenin kendi güvenlik tehditlerinin, bir başka ülkeye tehdit oluşturmaması gerekmemektedir. Fakat Ukrayna, böyle yaparak Rus topraklarını tehdit ediyor. ABD liderliğinin aktif çatışma konusunda Ukrayna’nın doğusunda gerçekleşen olaylara göre şekilleneceğini gösteriyor.

* Söyledikleri şuydu, NATO barışçıl ve savunma ile ilgili bir yapıdır. Ancak biz sözlerin değerini biliriz. 90’larda Almanya’nın bir araya gelmesinden bahsettiğimizde Sovyetlere şu söz verilmişti; Burada idari kolluk kuvveti 1 santimetre bile sınır değiştirmeyecektir. Bize bu şekilde güvenceler verilmişti ancak daha sonra bu sözler değişti. Ukrayna'dan tarihi pişmanlık! 30 yıl önce nükleer silahlarını teslim etmişti

NÜKLEER SİLAH TEPKİSİ

* Ukrayna'nın nükleer silah geliştirme planı kabul edilemez. Ukrayna'nın nükleer silah sahibi olması Rusya için tehdit olur. Bu tehdide cevap vereceğiz.

* Bir ülkenin kendi güvenliğini alırken başka ülkelerin güvenliğini tehdit etmemelidir. Ukrayna şu anda bizim güvenliğimizi tehdit ediyor.

* Bize şunu inandırmaya çalışıyorlar. NATO barışçıl ve savunma ile ilgili bir yapıdır.

* 2000 yılında ABD Başkanı Bill Clinton'a bir ziyaretinde Rusya’nın NATO’ya katılımının nasıl olacağına yönelik soru sordum. ‘Bizi bir müttefik olarak görmek istemiyorsunuz. Neden bizi düşman olarak görüyorsunuz?’ dedim. Bizi dost olarak görmüyorlar.

* Askeri olarak Rusya’ya karşı tehdidin çok taraflı olarak arttığını görüyoruz.

* En zorlu konuları dahi masada diplomatik olarak çözmeye çalışır. Rusya Avrupa’nın güvenliği konusunda inisiyatif ortaya koymuştur. Ancak Rusya’nın bu talepleri reddedildi.

NATO AÇIKLAMASI: BOĞAZIMIZA BIÇAK DAYAMIŞLAR

* Antibalistik füzeleri var. Denizaltılardan bile fırlatılabilen füzeleri var. 35 dakikalık, 7-8 dakikalık füzeler var. 5 dakikada hedefe ulaşabilen hipersonik füzeleri var. Yani bizim boğazımıza bıçak dayamışlar.

* NATO’nun Doğuya yönelik olarak genişlemesini istemiyoruz. Rusya sınırına yönelik, silahların konuşlanmamasını istiyoruz. Askeri altyapının 1997 seviyesine, Rusya-NATO anlaşmaların yapıldığı döneme çekilmesini istiyoruz.

* Bu prensipler gözardı edildi ve Batılı ortaklarımız bir kez daha geçmişteki ifadelerini tekrarladı. ‘Her devlet istediği bir biçimde güvenliğini artırabilir ve istediği askeri ittifaka katılabilir’ dediler. Dolayısıyla onların konumlarında hiçbir şey değişmedi. Aynı, açık kapı politikasından bahsediyorlar.

“BİR KEZ DAHA BİZE ŞANTAJ YAPMAYA ÇALIŞTILAR”

* Daha da ötesinde bir kez daha bize şantaj yapmaya çalıştılar, bir kez daha bizi tehdit ettiler. Yaptırımlarla tehdit ettiler ve bence bu yaptırımlar devreye konulacak. Daha da güçlü ve daha iktidarlı hale geldiğimizde bu yaptırımlar söz konusu olacak.

* Ukrayna’daki durumdan bağımsız olarak yaptırımlar söz konusu olacak. Burada istenilen tek şey, Rusya’nın güçlenmesinin engellenmesi ve geçmişte olduğu gibi yine yaptırımlar söz konusu olacak.

* Biz asla egemenliğimizden, ulusal çıkarlarımızdan, değerlerimizden vazgeçmeyeceğiz. Mevcut duruma bakacak olursak önerilerimize yönelik ABD’den ya da NATO’dan herhangi bir yanıt alamadık.

* Rusya, güvenliğini artırma konusunda karşı önlemler alacaktır ve biz bu şekilde hareket etmeyi planlıyoruz.

“ABD VE NATO’NUN BAŞ DÜŞMANININ KİM OLDUĞU DA BİLİNİYOR”

Rusya'nın, NATO tarafından resmen tehdit olarak ilan edildiğini belirten Putin, şöyle konuştu:

* ABD stratejik planlama belgeleri, sözüm ona ‘düşman füze sistemlerine yönelik önleyici saldırı' ihtimalini içeriyor. Ayrıca ABD ve NATO’nun baş düşmanının kim olduğu da biliniyor, elbette Rusya.

* NATO belgelerinde ülkemiz resmen ve doğrudan Avrupa-Atlantik güvenliğine yönelik ana tehdit olarak ilan edilmiş durumda. Ve Ukrayna böyle bir saldırı için sıçrama tahtası görevi görecek.

“TÜM SORUMLULUK TAMAMEN UKRAYNA TOPRAKLARINDA HÜKÜM SÜREN REJİMİN ÜZERİNDE OLACAK”

Kiev yönetimini Donbass konusunda eleştiren Putin, sözlerine şöyle devam etti:

* Kiev'de iktidarı ele geçiren ve elinde tutanlardan askeri eylemlerine derhal son vermelerini talep ediyoruz. Aksi takdirde, kan akmaya devam etmesinden tüm sorumluluk tamamen Ukrayna topraklarında hüküm süren rejimin üzerinde olacak.

* Halihazırda Donbass'ta yerleşimlerin ateşe maruz kalmadığı tek bir gün bile geçmiyor. Büyük ordu grubu taarruzi insansız hava araçlarını, ağır teçhizatı, füzeleri, topları ve çok namlulu roketatarları kullanıyor. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar dahil insanlara yönelik zorbalık son bulmuyor.

* Batılı meslektaşlarımızın kendilerini tek temsilcileri olarak ilan ettikleri sözde medeni dünya, bunu fark etmemeyi tercih ediyor, sanki tüm bu dehşet, yaklaşık 4 milyon kişinin maruz kaldığı soykırım yokmuş gibi.

Ukrayna'nın Kırım'ı geri almayı amaçladığını söyleyen ve bu konuda batılılardan destek aldığını savunan Putin, “Ukrayna, Kırım’a yönelik eylemlerini başka ülkelerin dış istihbaratları desteğiyle yürütüyor” ifadelerini kullandı.

CANLI YAYINDA TANIMA KARARINI AÇIKLADI

* Rusya Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü tanımak için her şeyi yaptı. BM’nin 2202 numaralı maddesini uygulamak için her şeyi yaptı. Kiev rejimi saldırgandır ve 2014 yılındaki darbeyle kurulmuştur.

* Donbass krizini askeri operasyon dışında çözme girişimi yoktu. Bu nedenle Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri’ni tanıma kararını onaylıyorum.

İMZALADI

Rus lider, daha sonra Kremlin’de yine kameraların önünde Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyetlerinin liderleriyle tanıma ve iş birliği anlaşmalarını imzaladı.

BİDEN, ULUSAL GÜVENLİK EKİBİYLE GÖRÜŞTÜ

ABD Başkanı Joe Biden, Rusya ve Ukrayna arasında büyüyen gerilimin son durumunu görüşmek üzere ulusal güvenlik ekibini topladı.

Beyaz Saray’dan yapılan açıklamaya göre, Biden’ın aralarında Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Savunma Bakanı Lloyd Austin ve Genelkurmay Başkanı Mark Milley’in de bulunduğu ulusal güvenlik ekibiyle Ukrayna-Rusya krizini görüştüğü belirtildi.

ALMANYA VE FRANSA İLE GÖRÜŞME

Kremlin basın dairesinden yapılan açıklamaya göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile telefonda görüşerek, her ikisine de Rusya Güvenlik Konseyi'nin toplantısının sonuçları hakkında bilgi aktardı.

Açıklamada, “Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile telefon görüşmesi yaptı. Vladimir Putin, Devlet Duması’nın Donetsk ve Lugansk halk cumhuriyetlerinin tanınmasına ilişkin kararı bağlamında Donbass etrafındaki mevcut durumun değerlendirildiği Rusya Federasyonu Güvenlik Konseyi'nin genişletilmiş toplantısının sonuçları hakkında bilgi verdi” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, “Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Luhansk Halk Cumhuriyetleri liderlerinden, Ukrayna makamlarının askeri saldırganlığı, Donbass topraklarının yoğun ateş altında kalması ve bunun sonucunda sivil nüfusun acı çekmesi nedeniyle egemenliklerinin tanınmasına yönelik çağrılar alındı. Tüm bunları göz önünde bulunduran Rusya Devlet Başkanı, yakın gelecekte ilgili bir kararnameyi imzalamayı planladığını söyledi. Fransa Cumhurbaşkanı ve Almanya Başbakanı bu gelişmeden duydukları hayal kırıklığını dile getirdiler. Aynı zamanda temasa devam etmeye hazır olduklarını belirttiler” denildi.

ALMANYA’DAN AÇIKLAMA

Almanya Hükümet Sözcüsü Steffen Hebestreit görüşmeye ilişkin yaptığı açıklamada, “Görüşmenin odak noktası Ukrayna ve çevresindeki durum ve Rus birliklerinin Rusya-Ukrayna ve Belarus-Ukrayna sınırlarına yığılmasıydı” dedi.

Putin’in görüşmede ayrıca Rusya Güvenlik Konseyi’nin bugünkü toplantısı hakkında bilgi verdiğini aktaran Hebestreit, Schozl'un telefon görüşmesinde Rusya'nın Luhansk Halk Cumhuriyeti ve Donetsk Halk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tanıma planını kınadığını aktardı.

Hebestreit, “Scholz, Rusya’nın sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti'ni bağımsız devletler olarak tanıma planlarını kınadı. Böyle bir adım, Doğu Ukrayna’daki ihtilafın barışçıl çözümüne ilişkin Minsk Anlaşmalarına açıkça aykırı olacak ve bu anlaşmaların Rusya tarafından tek taraflı ihlali olacaktır” dedi.

Hebestreit ayrıca, “Görüşmeler sırasında Başbakan Scholz, Rusya Devlet Başkanı’na gerilimi derhal düşürmesi ve birleşik kuvvetleri Ukrayna sınırından çekmesi çağrısında bulundu. Özellikle Doğu Ukrayna’da ateşkese uymanın ve gevşeme işaretleri vermenin artık önemli olduğunu vurguladı. Rusya’nın burada özel bir sorumluluğu var” ifadelerini kullandı.

AB’DEN DEĞERLENDİRME

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell da Putin’in söz konusu bağımsızlıkları tanıması durumunda birliğin ‘sert bir yanıt vermeye hazır olduğunu’ söylemişti.

Borrell, “Başkan Putin’e uluslararası hukuka ve Minsk protokolüne saygı göstermeye ve Luhansk ile Donetsk bölgelerinin bağımsızlıklarını tanımamaya çağırıyoruz” diye konuşmuştu.

SCHOLZ, MACRON VE ZELENSKİ ACİL TOPLANDI

Almanya Başbakanı Scholz, Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski ve ‘en yakın ortakları’, Rusya lideri Putin’in Donestk ve Lougansk bölgelerinin bağımsızlığını tanımayı planladığı açıklama öncesinde, telekonferans yöntemiyle acil bir toplantı için biraraya gelmişti.

Scholz, Putin’le konuştuktan sonra, “Rusya’nın Donestk ve Louhansk’ı tanıması, Minsk Anlaşması’nın tek taraflı ihlali anlamına gelir” dedi. Scholz, tarafları ‘gerilimi azaltmaya’ davet etti.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde