O bankada kadınlar işten atılma korkusu ile hamile kalmaya korkuyor

O bankada kadınlar işten atılma korkusu ile hamile kalmaya korkuyor

İnsanlar yıllarca çalıştığı bankadan atıldığını sabah ekranları kapanınca anlıyor.. Personel işten atılma korkusu ile hamile kalmaya korkuyor, Genel Müdür şov yapıyor. Bunun adı SAMİMİYETSİZLİK!

O bankada kadınlar işten atılma korkusu ile hamile kalmaya korkuyor
16px
24px
17.05.2018 13:55
ABONE OLgoogle

Remzi Özdemir o genel müdürü samimiyete davet etti

İnsanlar yıllarca çalıştığı bankadan atıldığını sabah ekranları kapanınca anlıyor.. Personel işten atılma korkusu ile hamile kalmaya korkuyor, Genel Müdür şov yapıyor. Bunun adı SAMİMİYETSİZLİK!

Avrupa Türkiye'ye karşı her zaman iki yüzlü olmuştur.

Almanya, Fransa ve Hollanda hep bize karşı samimiyetsiz.

Bu sadece siyasi anlamda değil aynı zamanda ticarette de böyle.

Avrupa'nın iki yüzlülüğü yıllardır bankacılık sektöründe görülüyor.Avrupa'da çalışanlarına her türlü hakları veren bankalar Türkiye biriminde mobbing, baskı ve ticari ahlaksızlığı Türk çalışanına reva görüyor.Üstelik bunu da yaparken sopa olarak bizim insanımızı kullanıyor.

Mobbing yani psikolojik taciz son yıllarda bankacılık sektörünün en çok duyduğu kelime.Şimdi de cinsiyet ayrımıBir çok banka defalarca mobbingden mahkûm edildi.

Yasalardaki boşluklar nedeniyle bankalar 7-8 bin lira verip mobbing yapmaya devam etti.Bireysel olarak başlayan mobbing son aylarda artık kurumsal olmaya başladı.Kurumsal mobbing ile suçlanan Avrupa sermayeli bir banka. Suçlamayı yapan yüzlerce plaza çalışanının oluşturduğu Plaza Eylem Platformu.Nerede haksızlık, baskı ve zulüm var oraya gidiyorlar.

Orada yaptıkları basın açıklamalarıyla dikkatleri çekiyorlar. Her ne kadar basın açıklamasını gazeteler reklam baskısı ile yayınlamasa da onlar internet ve sosyal medya üzerinden seslerini duyuruyorlar.İşte bu Plaza Eylem Platformu, Avrupalı bankanın Türkiye birimindeki kurumsal mobbing iddiası ile Maslak'ta toplanıp bir basın açıklaması yaptı. Platform basın açıklamasında öyle bir konuya değindi ki, gerçekten yok artık denilecek türden. Platformun iddiasına göre, bankada cinsiyet ayrımı yapılıyor ve bu ayrım mobbing ile sonuçlanıyor.Bu bankayı ve onun bayan genel müdürünü bu köşeden defalarca yazdım.

Ona defalarca sorular sordum ama tek bir yanıt bile vermedi.Sosyal medyada bu bayan yöneticinin attığı her tweet adeta olay oluyor ve işten çıkartıldığı personeller tarafından büyük tepki ile karşılanıyor. Bu bayan genel müdür ortaya çıkıp özeleştiri yapmak yerine, bazı gazetelerin köşe yazarlarına demeçler verip halen iyi polisi oynuyor.Peki kötü polis kim?Bu bankada insanlar neden mobbinge maruz kaldığını iddia ediyor?Yine insanlar bir sabah işe geldiğinde yıllarca çalıştığı ekranı bir anda kapalı buluyor mu?

Evet buluyor.

Sayın Bayan Genel Müdür'e soruyorum:Yıllarca size emek vermiş insanların iş akdini bir gün önce söyleyip fesh etmek yerine sabah erken saatte ekranını kapatıyor musunuz kapatmıyor musunuz?

Süt iznini kullandığı dönemde genç bir anneyi performans gerekçesiyle işten attığınız için Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri tarafından mahkûm edildiniz mi edilmediniz mi?

Siz de bir bayan ve annesiniz. 

Yeni doğumdan gelmiş bir anneyi nasıl olur da normal bir erkek çalışan gibi performans değerlendirmesine sokarsınız.Makamlar geçicidir...

Lütfen hanımefendi artık sizi kendi insanınıza karşı samimi olmaya davet ediyorum.

Koltuklar ve unvanlar geçicidir. Yarın siz de her çalışan gibi o makamdan kovulacaksınız ya da kendi isteğinizle ayrılacaksınız.

İşte o zaman geç olacak.1 saat önce açılmış bir twitter'da yazılan "hamileyken terfi aldım" gibi yapmacık kurgularla kaybettiğiniz itibarınızı bulamazsınız.

Bu başarısız bir PR çalışmasından başka bir şey değil.Yüzlerce insan bankanızın önünde toplanıp basın açıklaması yapıyor.Plaza Eylem Platformu bu bildiriyi çeşitli dillere çevirtip Avrupa'nın bir çok ülkesindeki söz konusu bankanın önünde de dağıtıyor.Avrupalı harekete geçecek mi?Bu bayan genel müdüre "dur" diyecek mi?

Elbette hayır!

Çünkü Avrupalı iki yüzlü ve samimi değil. Onlar Türkiye'yi sömürü malzemesi olarak görüyor ve koltuk için kraldan çok kralcı olan bu tür genel müdürler sayesinde istediğini alıyor.İnsan hakları, çalışan hak ve hukuku onlar için sadece kendi ülkelerinde.Türkiye'de onlar sadece kazandıkları paraya bakarlar.Tüm bunlar olurken Çalışma Bakanlığı ne yapıyor?Aman bankayı kızdırmayalım diye sesini çıkartmıyor. Çünkü borç içinde yüzen Türkiye, maalesef bu yabancı bankalara kayıtsız şartsız teslim olmuş durumda. 

Kaynak Yeniçağ- Remzi ÖZDEMİR 

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde