Kaslowski: Tedarik zincini güçlü konumlandırmalıyız

Kaslowski: Tedarik zincini güçlü konumlandırmalıyız

Sanayide Dijital Dönüşüm Programı Step Etkinliğinin açılış konuşmasını yapan Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği Başkanı (TÜSİAD) Simone Kaslowski, Türkiye'nin yeniden yapılanan küresel tedarik zincirlerindeki yerini güçlü bir şekilde konumlandırmayı hedeflemek gerektiğini söyledi.

Kaslowski: Tedarik zincini güçlü konumlandırmalıyız
16px
24px
27.10.2020 15:21
ABONE OLgoogle

TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski uzun bir süredir küresel rekabetçiliği belirleyen unsurların değiştiğini gözlemlediklerini ve COVID-19 salgınının bu süreci daha da hızlandırdığını söyledi.

Hızla değişen tüketici ihtiyaçlarına nasıl cevap verildiğinin ve üretimin yarattığı katma değerin ayırt edici olduğuna işaret eden Kaslowski, "Küresel tedarik zincirinde yerinizi perçinliyor ve üst sıralara taşıyor. Bu gerçekleri bilerek, yeniden yapılanan küresel tedarik zincirlerindeki yerimizi güçlü bir şekilde konumlandırmayı hedeflemeliyiz. Büyük pazarlara yakınlık kuşkusuz hala çok önemli fakat daha da önemlisi ülkelerin yarattıkları değer. Küresel ve bölgesel tedarik zincirlerine daha sofistike ve katma değerli ürünlerle entegre olmamız bundan sonraki dış ticaret hacmimizi belirleyecek. Pandemi çevik ve değişime hazırlıklı olmanın toparlanma hızı üzerinde de doğrudan etkisi olduğunu gösterdi. Daha hızla uyum sağlayabilenler dijitalleşme ve inovasyon yetkinlikleri güçlü olanlar oldu. Bugün sizlerle birlikte olmamızı sağlayan iletişim teknolojileri dahil olmak üzere dijital dönüşümün tüm bileşenleri bu süreçte çok kritik bir rol oynadı. Tüm bunlar için yenilikçilik ve inovasyona yatırım dijital yetkinliği yüksek insan gücü artık her zamankinden daha kritik" dedi.

"Tüm ekonomiler ölçeği ve araçları değişmekle birlikte ciddi bir toparlanma politikası uyguluyor. Bu süreçte ön plana çıkan çok önemli bir husus değer zincirinin halkalarının ne kadar güçlü ve uyumlu bir şekilde birbirine entegre olduğudur. Bu dönemde her seviyede izleyeceğimiz politikalarda 3 temel odağın gözetilmesini önemli görüyoruz: bunlardan biri, ekonominin aktörlerinin pandemi sonrası rekabet ortamının dinamiklerini yakından takip etmesi ve bu dinamiklere hazırlanması. Diğeri, yatırım ortamında hammaddeden, ürüne üründen tüketiciye giden yolculukta ekosistemdeki tüm paydaşların sinerjisinin artırılması" siyen Kaslowski, ekonomi politikalarında normalleşme adımlarının istikrarlı bir şekilde atılmaya devam edilmesi gereğininn altını çizdi.

COVID-19 salgınının Türkiye ekonomisinin makroekonomik dengelerinde önemli bir tahribat yarattığını ve bunun telafisi için kura yapılan müdahalelerin olumlu sonuçlanmadığını ifade eden Kaslowski, hem kurda hem faizlerde artış ve rezervlerde de önemli bir kayıp olduğunu söyledi.

Kaslowski, "Bu ortam ekonomik istikrarın rekabetçilik açısından da ne kadar önemli olduğunu bize hatırlatıyor. İstikrarsızlık yatırım iştahını azaltıyor, maliyetleri artırıyor. Rekabette kurun seviyesinden ziyade öngörülebilir bir finansal ortam artık çok daha önem kazandı" dedi.

Yatırım ortamı açısından öngörülebilirliğin son derece önemli olduğunu söyleyen Kaslowski, "Mülkiyet hakkına gölge düşürebilecek net ve iyi tanımlanmamış bazı kavramlar üzerinden yapılan düzenlemeler yatırımcıda endişe yaratıyor. Oysa ki tedarik zincirleri içerisindeki yerimizi güçlendirmek istediğimiz bir dönemde yatırım ortamının iyileştirilmesi için tam anlamıyla "güvenilir ülke" olmalıyız. Bu yönde temel hak ve özgürlükleri genişleten, hukuk devletini güçlendiren, kurumlarımızın bağımsız ve piyasa odaklı çalışmasını sağlayacak adımların atılması gerekiyor" dedi.

Normalleşme sürecinde fırsatların ve risklerin doğru okunması gereği ve ekonomik ve yapısal öngörülebilirliği artırarak yatırım ortamını cesaretlendirme ihtiyacına işaret eden Kaslowski, "Ülkemizin cazibe merkezi olabileceği alanları güçlü bir şekilde inşa etmeye odaklanmalıyız. Bu hedefe yönelik tüm aşamalarda da ekonomi ve ticaret gündeminin artık ayrılmaz birer maddesi olan dijitalleşme ve iklim değişikliği ile mücadele konularını içselleştirmeliyiz" dedi.

"Gelecek neslin bu alanlara yönelik güçlü talebi ve ileri seviyedeki farkındalığı hepimiz için itici güç olmalı" diyen Kaslowski ekledi, "Girişimciliği ve Ar-Ge'yi bu alanlarda gelişme kaydedebilmemiz için kaldıraç olarak daha etkili kullanmalıyız. En güçlü ticaret ortağımız Avrupa Birliği'nin büyüme stratejisi olarak belirlediği Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın odaklandığı alanları titizlikle takip etmeli ve uyumlanmalıyız. Rekabet bu dinamikler üzerinden şekillenecek"

Pandeminin yarattığı ekonomik ve sosyal sancıların AB'nin bu hedefe yönelik kararlı adımlarını yavaşlatmadığını ve bu süreçte değiştirilmekte olan kazanımların Türkiye dahil AB ile ticaret ilişkisi olan birçok ülkeyi etkileyeceğini ifade eden Kaslowski, "Küresel düzeyde zorlu bir dönemdeyiz ve öngörülerin çok ötesinde bir hızla bizleri saran dönüşüm atmosferi içindeyiz. Bu yapı sektörel farklılıklar gösterse de aynı dokuya sahip. Bu dokunun özellikleri ise bellidir: değişen taleplere hızla cevap vermek farklı tercihlere çoklu alternatifler sunmak yenilikçiliği iş modeli yapmak düşük karbonlu, kaynak verimli ve döngüsel ekonomi yaklaşımını kurumsal kültürün omurgası yapmak" dedi.

Kaslowski sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

"Ana hatlarıyla değinmeye çalıştığım tüm bu unsurlar dijital teknolojilerin ürün ve üretim skalamızda daha etkili bir şekilde yer almasını gerektiriyor. Bunu sürdürülebilir şekilde mümkün kılacak olan da bu teknolojileri üretecek ekosistemi ülkemizde güçlendirmektir.

"Dijital dönüşümün tüm sektörlerde, tüm ölçeklerde sağlıklı temellerle oluşturulması yönünde bütüncül ve kararlı adımlarla katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Birçok farklı proje ve etkinlik ile yoğun bir mesaiyi bu alana vakfediyoruz.

"Üçüncü senesindeki TÜSİAD SD2 Programında geldiğimiz aşama bu yoldaki heyecanımızı daha da körüklüyor. Pilot bir proje olarak başlattığımız TÜSİAD SD2 bugün çok güçlü bir ekosistem yarattı.

"Paydaşlarımıza farklı eksenlerde katkı sağladı. Katılan şirketler ve teknoloji tedarikçileri için ihtiyaçlar ve çözümler üzerinden değer yarattı yüksek hacimde bir networking ortamı yarattı politika yapma süreçlerine tecrübeleriyle girdi oluşturdu birçok benzer programa ilham oldu. Program sürecinde aldığımız değerlendirmeler, dönüşümün ihtiyaçları doğrultusunda bizi daha ileri adımlar atma yönünde de cesaretlendirdi. Bugün sizlerle bilgisini paylaştığımız ve gelecek dönemde hayata geçireceğimiz TÜSİAD SD2 Dijital Platformu ile daha fazla çözüm arayışına aracılık yapmak istiyoruz. Teknoloji tedarikçisi ağımızı genişletirken ürün ve hizmetlerini daha da görünür kılacak bir altyapı oluşturmaya çalışıyoruz. Dijital dönüşüm ekosisteminin farklı paydaşlarının aktif bir şekilde yer alabileceği bir platform hedefliyoruz. TÜSİAD SD2 yolculuğumuzu başarılı kılan Sanayi Politikaları Yuvarlak Masa Başkanı Bahadır Balkır'a, Görev Gücümüzün Başkanı Perihan İnci'ye ve her bir değerli üyesine ve ekibimize içtenlikle teşekkür ediyorum."

Kaslowski, "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız tüm birimleriyle, bağlı kurumlarıyla bu süreçte bize hep güç verdi. Teşekkür ediyorum. İşbirliğimizin daha da güçleneceğine inanıyorum" diyerek sözlerini sonlandırdı.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde