Ertuğrul Özkök: Artık iki günde bir iç çamaşırı değiştiriyorum

Ertuğrul Özkök: Artık iki günde bir iç çamaşırı değiştiriyorum

Ama siz “Yuh aynı çamaşırı üç gün mü giyiyorsun pis herif ” diye bana tuhaf tuhaf bakıyorsanız söyleyebileceğim tek şey şu olabilir:

Ertuğrul Özkök: Artık iki günde bir iç çamaşırı değiştiriyorum
16px
24px
29.01.2023 14:14
ABONE OLgoogle

Ertuğrul Özkök, "Pazar Mektubu" başlığı altında, yazdığı ve "newsletter" olarak paylaştığı yazısında bugün, 21 Aralık günü uzaya gönderilen SpaceX CRS-24 roketine yüklenen çamaşır deterjanı, uzayda kuru sistem çamaşır yıkama sistemine değindi. Özkök, "Bana gelince…Geçen yıl bir karar aldım. Evde bulunduğum günlerde artık her gün iç çamaşırı değiştirmiyorum. Çünkü kullanılan su ve deterjanın genç insanlara bırakacağım dünyaya verdiği zarar beni çok rahatsız ediyor. Yaz aylarında bazen aynı tişörtü 3-4 gün giydiğim bile oluyor. Tabii her gün iç çamaşırı değiştiren bir insan için buna alışmak kolay değil. Ne var ki çocuklarımıza bırakacağımız dünya beni çok düşündürmeye başladı." ifadesini kullandı. 

Özkök'ün "Özel haber; bu cuma Ankara'ya 'Her gün iç çamaşırı değiştirme' brifingi" başlıklı yazısı şöyle:

Özel haber; bu cuma Ankara'ya 'Her gün iç çamaşırı değiştirme' brifingi

“Özel” değil, “çok özel” bir haber bu…

Başlığını şöyle de koyabilirdim..

“Uzaya göndereceğimiz ilk astronotumuz kaç günde bir çamaşır değiştirecek…”

Veya Cumhurbaşkanı'nın eşi Emine Erdoğan’ın çalışmalarına atıf yaparak şöyle diyebilirdim:

“Yüzde 70 daha az su ve sıfır atıkla çamaşır yıkama brifingi…”

Ben niye “Her gün iç çamaşırı değiştirme” başlığı koyduğuma gelince, bunun özel bir nedeni var.

Nedenini daha sonra anlatacağım..

Bu cuma açılacak teknoloji fuarına uzaydan sürpriz konuk

Bu hafta cuma günü Ankara’da “Beşinci Teknoloji v ve Verimlilik Fuarı” açılıyor.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın düzenlediği fuara çok ilginç bir de sunum yapılacak.

Ama isterseniz bu hikâyeyi baştan anlatayım.

Las Vegas'ta ekrana yansıyan iki uzaylı

Bu yılın ilk haftasında Las Vegas’ta dünyanın en büyük teknoloji fuarı olan CES açıldı.

Bu fuarda yapılan sunumlardan birinde dünyanın en büyük temizlik ve bakım ürünü şirketi olan “P&G’nin” üst düzey bir yöneticisi de konuştu.

Panelde büyük bir de sürpriz vardı.

Yandaki dev ekrana iki kişinin görüntüsü yansıtıldı.

Bu iki kişi, şu an uzaydaki bir istasyonda bulunan iki astronottu..

Ve ekrana yansıtılan görüntü onlarla canlı bağlantı sonunda geliyordu..

O sayede çok ilginç bir şeyi öğrendik.

Meğer 21 Aralık'ta uzaya giden SpaceX'te şu varmış 

Meğer 21 Aralık günü uzaya gönderilen SpaceX CRS-24 roketine çok ilginç bir madde yüklenmiş.

Bir çamaşır deterjanı..

Adı da “Tide Infinity” imiş.

Yani bildiğimiz Türkiye’de de satılan Tide marka çamaşır deterjanı…

Ama asıl önemlisi bunun sayesinde şunları da öğrendik.

Meğer uzaya gönderilen astronotların en büyük sorunlarından biri iç çamaşırları imiş.

Çünkü uzay aracının içinde çamaşır yıkamak mümkün değilmiş.

Kütle çekimi ve silikon yüzünden uzayda çamaşır yıkamak zormuş

Bunun nedenleri de şuymuş:

(*) Uzay aracında her yer çok sınırlı olduğu için büyük miktarda su götürmek mümkün değil.

(*) Ayrıca kütle çekiminin düşük olduğu bir ortamda soğuk su ile leke ve bakteri temizlemek mümkün değil.

(*) Bir başka neden de uzay aracının kapalı devre bir sistem olması. Yani atık suyu da uzaya salamıyorsunuz.

(*) Uzayda çamaşır suyunda silikon bulunmaması gerekiyor.

(*) Bunun için yıkanmadan atılacak çok miktarda çamaşır götürmek zorunda kalıyorlar. Bu da her gramın hesaplandığı araçta, her astronot için 80 kilo ek yük demek.

Astronotlarda aşırı kaşıntı başlayınca

Sonuç astronotlar açısından hiç hoş değil.

Aynı iç çamaşırı günlerce giymek zorundalar ve bu da kaşıntılara, psikolojik sorunlara yol açıyor.

İşte bu nedenle  P&G ile NASA ortak bir proje yapmaya karar vermişler.

Uzayda kuru sistem çamaşır yıkama…

Bunun için “Bozunabilir” (Bozulabilir değil)  bir temizleyici madde bulunması şart. 

İkinci bi amaç da uzayda suyun kullanılabilir olarak dönüştürülmesi ve bu sayede atık su miktarını sıfıra kadar düşürücük bir çözümün bulunması…

Dört sanayi devrimi yaşamış şirket devrede

P&G 185 yaşında bir şirket.

Yani bugüne kadar “4 sanayi devrimine” tanık olmuş.

Büyümesi ise Amerikan iç savaşına kadar gidiyor.

O ve daha sonrasında askerler için üretilen mum ve sabun kalıpları topluma girmiş.

Nedeni de askerlerin bu mum ve sabun kalıplarını evlerine götürmesi…

Böylece halkta sabun talebi doğmuş.

Şimdi uzayda yapılan bu çalışmaların hepimizin günlük hayatına yansıması da mümkün olacak.

Uzaylı bir araştırmacı Ankara'ya çamaşır yıkamayı anlatacak

Geleyim bu hafta cuma günü Ankara’da açılacak olan fuara...

İşte bu fuara ilginç bir kişi de katılacak.

Şu an uzayda çamaşır yıkama deneyimleri yapan P&G’nin RG yani Araştırma Geliştirme bölümünün en üst yöneticilerinden biri Ankara’ya gelip bu projeyi anlatacak.

Yani uzayda çamaşır yıkama tekniğini…

Emine Erdoğan organik deterjan kullanıyor

Cumhurbaşkanının eşi Emine Erdoğan da o fuara katılacak mı bilmiyorum ama bu onu çok yakından ilgilendiren bir konu.

Çünkü bu çalışmanın son durağı sıfır atık…

Yani onun Birleşmiş Milletler’e kabul ettirmeyi başardığı projenin en önemli hedefi…

Ayrıca bana gelen bilgilere göre Külliye ve evinde organik deterjan kullanıyor.

Artık iki günde bir iç çamaşırı değiştiriyorum

Bana gelince…

Geçen yıl bir karar aldım.

Evde bulunduğum günlerde artık her gün iç çamaşırı değiştirmiyorum.

Çünkü kullanılan su ve deterjanın genç insanlara bırakacağım dünyaya verdiği zarar beni çok rahatsız ediyor.

Yaz aylarında bazen aynı tişörtü 3-4 gün giydiğim bile oluyor.

Tabii her gün iç çamaşırı değiştiren bir insan için buna alışmak kolay değil.

Ne var ki çocuklarımıza bırakacağımız dünya beni çok düşündürmeye başladı.

O nedenle uzaydaki bu buluşlar, sıfır atık çalışmaları başarıya ulaşırsa, bir gün yeniden her gün iç çamaşırı değiştirme imkânına yeniden kavuşabilirim diye düşünüyorum…

Bana yuh diyorsanız bende size yuh derim

Ama siz “Yuh aynı çamaşırı üç gün mü giyiyorsun pis herif ” diye bana tuhaf tuhaf bakıyorsanız söyleyebileceğim tek şey şu olabilir:

Çocukların gözlerinin içine bakın…

Ve bana bir kere daha “Yuh” deyin…

Yine diyebiliyorsanız…

Ben de “Yuh kendinden başka kimseyi düşünmeyen pis bencil” diyeceğim…

İnanın benim ki daha az utanç verici olacaktır…

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde