Erdoğan, Sabancı'ya tepki göstermişti.. Orada konuştu..

Erdoğan, Sabancı'ya tepki göstermişti.. Orada konuştu..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İngiltere'de düşünce kuruluşu Chatham House'da konuştu..

Erdoğan, Sabancı'ya tepki göstermişti.. Orada konuştu..
16px
24px
14.05.2018 13:18
ABONE OLgoogle

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İngiltere'de düşünce kuruluşu Chatham House’da konuştu.

Chatham House'daki programda,Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Enerji ve Tabii Kaynakları Bakanı Berat Albayrak, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı Nurettin Canikli ile Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı ve Sözcüsü İbrahim Kalın da yer aldı.

Erdoğan, burada yaptığı konuşmada "Son adımıyla ABD, çözümün değil sorunun bir parçası olmayı tercih ederek, Ortadoğu barış sürecindeki arabuluculuk rolünü yitirmiştir." dedi.

ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs'e taşımasına dair, "Uluslararası hukuku çiğneyen, BM kararlarına aykırı bu kararı bir kez daha reddediyoruz" ifadelerini kullanan Erdoğan, "Uluslararası toplum bir an önce üzerine düşeni yaparak, İsrail'in artan saldırganlığını sona erdirmek için süratle harekete geçmelidir." şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜSİAD'da kime çıkıştı?

ERDOĞAN, 2014'DE TEPKİ GÖSTERMİŞTİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2014 yılında katıldığı TÜSİAD toplantısında Chatham House Mütevelli Heyeti Üyesi Suzan Sabancı Dinçer'in açıklamaları eleştirmişti.

Erdoğan o gün, "Bir bankamızın yönetim kurulu başkanı bir ifade kullanıyor: Neymiş, elde edilen başarılara gölge düşmüş. Türkiye'nin itibarı zedelenmiş, hukuk sistemi sorgulanmaya başlamış" diye konuşmuştu. 

Erdoğan'ın 4 yıl sonra Chatham House'da konuşması dikkat çekti. Chatham House'un kurumsal ortağı ve Türkiye Projesi'nin ana destekçisi ise Koç Holding.

CHATHAM HOUSE'UN TARİHÇESİ

Bu Chatham House hakkında biraz bilgi vereyim.

Resmen 1920’de kurulsa da kökleri 1900’lerin başına gidiyor. O zamanki adı “Yuvarlak Masacılar”dı. İsrail devletinin kuruluşuna öncülük eden, Osmanlı’yla, Orta Doğu’yu ilk parçalayan Sykes–Picot haritalarını çizen ve Sevr’i yapan bu masaydı.

Sonradan resmi bir kuruma dönüştürülüp, “Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstütüsü” adını aldı.

O günden beri de dünyanın sorunları ve doğabilecek krizlerin tartışılıp, yönlendirildiği ilk adres oldu.

Türkçesi, bir düşünce kuruluşundan çok, dünyaya yön veren bir merkez…

İLK ÖDÜLÜ KİM ALDI

İngiliz Kraliçesi’nin ilk madalya taktığı kişi Sultan Abdülaziz’dir.

Bundan 100 yıl sonra bir başka İngiliz Kraliçesi ülkemize gelip, Abdullah Gül’e, “Büyük Şövalye Nişanı” taktı.

DÜNYANIN ÇİVİSİ ÇIKMIŞ

Erdoğan Chatham House'da şunları söyledi:

"Suriye'de yıllardır gözlerinin ününde çocukları katledilen annelere bakıp da dünyanın çivisi çıktı demekten başka ne söylenebilir? Uluslararası toplum henüz terörle mücadelede ortak hareket etmeyi başarmadı. Türkiye Suriye'nin toprak bütünlüğü ve egemenliği konusunda en samimi ülkedir. DEAŞ'la mücadelede en etkili operasyonu Türkiye yapmıştır. Bu örgüte en büyük darbeyi biz vurduk. Bizim karşımızda bir başka terör örgütü daha var. PYD/YPG teröristlerine karşı mücadelemizde karşımıza güya müttefikimiz çıkıyor

AB'DEN DESTEK GÖRMEDİK

Sığınmacılar için 31 milyar dolar harcadık. Sığınmacılar için AB ve düğer kurumlardan ciddi bir destek alamadık.Suriye'de insanlar karşılarındakilerin DEAŞlılar gibi eli kanlı teröristler odluğunu biliyor, güvende hissetmediği için geri dönmüyor, bu terör örgütünün içinde Batı'nın birçok ülkesinden insanlar var ama adı Kürtçülükle kamufle ediliyor.

İADELERİNİ BEKLİYORUZ

Biz terör örgütleriyle mücadelemizi ilkeli şekilde sonuna kadar sürdüreceğiz. Kararlı mücadelenin hedeflerinden biri de FETÖ'dür. FETÖ'nün işlediği suçlar buzdağının görünen yüzüdür, ülkemizde bu örgütle ilgili kapsamlı davalar açılmış adli takipler başlatılmıştır. Bu örgütün ihtirasları tüm dünyayı tehdit edecek sapkınlıklara sahiptir. Ülkemizde davalar açılmıştır. İngiltere dahil bütün ülkelerden sınırları içinde örgüt üyelerinin ülkemize iadesini bekliyoruz.

KUDÜS ÇIKIŞI: İTİRAZ EDİYORUZ

İç siyasi hesaplarla Kudüs'ün statüsünü değiştirmeye yönelik adımlar tüm itirazlara rağmen bugün hayata geçiriliyor. Bu tablo karşısında kendimizi 2. Dünya Savaşı öncesi gibi karanlıkta hissetmekten alıkoyamıyoruz. Dayatılmaya çalışılan bu tabloya biz itiraz ediyoruz. Biz BM'nin 5 daimi üyeyle yönetilmesini kabul etmiyoruz. Eğer adaleti arıyorsak BM adalet üzere tesis edilmişse bunun gereğini yapmalıyız. Dünyanın çivisi çıktıysa o çiviyi yerine koyacak sert bir çekiç darbesi değildir, umuttur, paylaşmaktır. Bir seçim yapmak gerekiyor ya birbirimizin kurdu olup birbirimizi yiyip tüketeceğiz ya da birbirimize derman olacağız.

SİVİLLERE ZARAR VERMİYORUZ

İnsani yardımda Türkiye olarak açık ara öndeyiz. Türkiye olarak girişimci ve vicdani bir dış politika izliyoruz. Çok taraflı işbirliği önemlidir. Türkiye olarak hem bölgemizde, hem de dünyada dostluklarımızı kazan-kazan ilkesiyle yönetiyoruz. Sekizinci yılına giren Suriye ihtilafı, siyasi, insani, güvenlik ve ekonomik boyutlarıyla 2. Dünya Savaşı'ndan bu yana görülmemiş yıkıma neden olmuştur. Cenevre sürecine dahil olduk ve Astana'da büyük çaba sarf ettik. Sahada gerilimin azaltılması için her türlü inisiyatifi aldık.  Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatıyla 4 bin kilometrekarelik alanı teröristlerden temizledik.  İdlib bölgesinin güvenliği için Rusya ile yaptığımız çalışmaları önemli noktalara getirdik. Doğu Guta ve Duma'da vahşeti önleyemediğimiz için derin bir üzüntü içerisindeyiz. Sivilleri kendilerine kalkan yapan teröristler karşısında, gerekirse biz kayıp veriyoruz ama sivillere zarar vermiyoruz.

İRAN İLE DİYALOĞUMUZ YARARLI

Son günlerde giderek tırmanan başka sorun alanı da İran konusudur. İran'ın yapıcı katkılarından istifade etmekte yarar görüyoruz. İran ile siyasi diyaloğumuzun uluslararası toplumun da yararına olduğunu düşünüyoruz. Seçimlerin yeni yapıldığı ülkede uzlaşmacılık çerçevesinde bir hükümetin kurulmasını bekliyoruz.Başka bir sorun Yemen ve Libya'daki gelişmelerdir. Türkiye olarak Yemen'in toprak bütünlüğü temelinden yanayız. Libya da normale dönmeyi hak eden bir ülke.

ABD'YE KUDÜS TEPKİSİ

Biz 1967 sınırları çerçevesinde, başkenti Doğu Kudüs olan egemen bir Filistin devletinin kurulmasının bölgede sorunun çözümü olduğunu düşünüyoruz. ABD'nin Kudüs kararını çok çok talihsiz buluyoruz. ABD, çözümün değil sorunun bir parçası olarak arabulucu rolünü tamamen kaybetmiştir. Bu atılan adımın bölgeyi karıştırmak için adeta bir fitil ateşlemesi olduğunu hatırlatmak isterim.

AB ÜYELİK SÜRECİ SİYASALLAŞTI

Türkiye'nin Avrupa ile bağları tarihidir. AB'ye tam üyelik her şeye rağmen stratejik hedefimiz olmayı sürdürüyor. Ancak teknik bir konu olan üyelik süreci siyasileştirilmiştir.

KIBRIS UYARISI: AÇIKCA SÖYLÜYORUM...

Kıbrıs meselesine değinmek istiyorum. KKTC, yarım asırdır sorunun çözümü için çaba harcamıştır. Rum tarafı Doğu Akdeniz'de faaliyetlerine devam ederse, bölgedeki güvenlik ve istikrar sürekli tehlikede olacaktır. Bunu açıkça söylüyorum.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde