Bakan Ergün, işsizlikte hedefi açıkladı

Bakan Ergün, işsizlikte hedefi açıkladı

Bakan Ergün, ''Geçen yıl işsizlerin sayısı 3 milyon 600 bindi. Şimdi ise bu rakam ekonomik krize rağmen yaklaşık 3 milyona gerilemiş durumda'' dedi.

Bakan Ergün, işsizlikte hedefi açıkladı
16px
24px
15.07.2010 15:49
ABONE OLgoogle

Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, ''Türkiye ekonomisi yüzde 6'nın üzerinde sürekli ve istikrarlı bir büyüme trendi gösterdi. İşsizlik rakamlarını yüzde 10'un da altına çekebileceğimiz noktaya doğru ilerliyoruz'' dedi. 

     Ergün, ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere geldiği Tekirdağ'da, Vali Zübeyir Kemelek ve Belediye Başkanı Adem Dalgıç'ı makamında ziyaret etti. 

     Valilik Kültür Merkezi'ndeki toplantı öncesi gazetecilerin sorularını cevaplayan Ergün, Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) Nisan ayı işsizlik rakamlarını açıkladığını belirterek, geçen yıla göre işsizlik oranının düştüğünü belirtti. 

     İşsizlik oranının bir dönem yüzde 13-14 rakamına takıldığını, şimdi ise bu rakamın yüzde 12 oranına düştüğünü ifade eden Ergün, ''Geçen yıl işsizlerin sayısı 3 milyon 600 bindi. Şimdi ise bu rakam ekonomik krize rağmen yaklaşık 3 milyona gerilemiş durumda'' dedi. 

     İşsizlik rakamlarının bir dönem yüzde 16 seviyelerine çıktığını anlatan Ergün, geçen yıl Şubat ayından bu yana kayıpları telafi etmeye başladıklarını söyledi. 

     Ergün, sanayi ve ihracat artışının işsizlik rakamlarını aşağı çektiğini kaydetti.
     Bir gazetecinin, işsizlik oranının düşmesinde mevsimlik işçilerin etkisinin olup olmadığı sorusunu Ergün, şöyle cevapladı: 

     ''Artık TÜİK mevsimsel ve takvim etkilerinden arındırılmış durumda. Bu durumda iken bile işsizlik rakamlarının düştüğü görülüyor. Tabii ki yaz mevsiminde istihdam arttığı gibi kışın gerileme olabilir ama yılın ortalamasında artık çok yüksek rakamlar görmek yerine işsizlik rakamlarının çekildiğini görüyoruz.'' 
     
     ''İŞSİZLİKTE KIRILAMAYAN YÜZDE 10'LUK BARAJ''
     
     İşsizlik oranının yıllardır yüzde 10'un altına düşürülemediğini belirten Ergün, konuşmasını şöyle sürdürdü:
     ''İşsizlikte, yüzde 10 bizim için bir baraj noktası gibi. Çünkü yıllardan beri bu kırılması zor bir nokta. Geçen dönemde 27 çeyrek üst üste ekonomimiz ortalama yüzde 6 civarında arttığı halde işsizlik oranı yüzde 10'lar seviyesinde kaldı. Demek ki bizim bazı Avrupa ülkelerinden farklı özelliklerimiz var. Stok işsizliğimiz var, köyden kente göçümüz var, sürekli teknolojik değişim var, genç nüfusumuz var, kadınların iş gücü oranına katılması gibi stok rakamlar var. Bunlar yüzde 10'luk barajı kırmamazı zorlaştıran özellikler. '' 

     Türkiye ekonomisinin yüzde 6'nın üzerinde sürekli ve istikrarlı bir büyüme trendi gösterdiğini vurgulayan Ergün, ''İşsizlik rakamlarını yüzde 10'un da altına çekebileceğimiz noktaya doğru ilerliyoruz. Şu anda yüzde 5-6'lık büyümeler bizim ancak nüfus artışıyla iş gücüne katılım oranında istihdam sağlayabiliyor. Onun ötesinde stokları eritebilme gibi bir noktaya gelebilmemiz için yüzde 7'nin üzerinde bir büyüme rakamını yakalayabilmemiz lazım. Ama bugünkü rakamlar şunu göstermektedir ki Türkiye ekonomisi dövizin etkilerini üzerinden atmaktadır. Her zaman şunu söyledik. Biz krizin etkilerini dünyada en hızlı şekilde üzerinden atan bir ülkeyiz. Yüzde 10'lar seviyesindeki işsizlik rakamlarını kırılması bu etkilerin tamamının atıldığını bize gösterecektir'' şeklinde konuştu. 
     
    ''ÜRETİM VE İHRACAT KAYIPLARI TELAFİ EDİLMEYE BAŞLANDI''
     
     Bakan Ergün, üretim ve ihracat kayıplarının telafi edilmeye başlandığını belirtti.
     Bunun işsizlik rakamlarına azalma olarak yansıdığını anlatan Ergün, şunları kaydetti:
     ''Bu sevindirici bir gelişme. Ancak bunu yeterli görmüyoruz. Ayrıca bugün açıklanan rakamlar Nisan ayına ait. Şu anda Temmuz ayı içindeyiz. Haziran ayında istihdamda önemli artışlar oldu. Görüyoruz ki Mayıs, Haziran ve Temmuz ayı rakamları geldiğinde bu rakamları çok daha iyi seviyeye çekebileceğimizi daha şimdiden söyleme imkanına sahibim.'' 
     
   ''TÜRKİYE ÜRETEN BİR TOPLUM''
    
     Bakan Ergün bir gazetecinin, ''Türkiye, üretmeden tüketen bir toplum olarak algılanıyor, buna ne diyorsunuz'' sorusu üzerine, bunun yanlış bir algılama olduğunu söyledi.
     Böyle olsaydı Türkiye'nin, 2002 yılında 3 bin dolar olan Gayri Safi Milli Hasıla'sını (GSMH) 2008 yılında 10 bin doların üzerine çıkaramayacağını bildiren Ergün, 36 milyon dolar ihracatın ise 132 milyar dolara çıktığını hatırlattı. 

     Üretim ve ihracattaki rakamların üretmeden tüketen bir tabloyu göstermediğini bildiren Ergün, ''Bu üretim yeterli değil tabi. İşsizlik rakamlarını daha aşağı çekmemiz için daha hızlı büyümemiz, daha çok üretmemiz, ve daha çok ihracat yapmamız lazım'' dedi.
     Bakan Ergün, bugün itibariyle Türkiye'nin ihracatının yüzde 50'sine yakın bir bölümünü Avrupa pazarına yaptığını ifade etti.
     Ekonomik kriz yüzünden en fazla daralmanın Avrupa pazarında olduğunu anlatan Ergün, şunları kaydetti: 

     ''Bu süreçte oralara olan ihracatımızı büyük oranda kaybettik. Ama Afrika, Orta Doğu ve Orta Asya pazarlarına doğru ihracatımızda ciddi artışlar meydana geldi. Bu nedenle krizin etkileri sınırlı olarak kaldı. Şu anda Avrupa ekonomisini de yakından takip ediyoruz. Mesela son 6 aydaki otomotiv ihracatı rakamlarına bakıldığında Avrupa pazarlarında bir artış olduğunu görüyoruz. Geçen yıla göre Avrupa pazarlarında otomotiv ihracatında yüzde 30'un üzerinde bir artış meydana geldi. İlk 6 ay içine bakıldığında tedirgin olmamızı gerektirecek büyük bir sorun görünmüyor.''
     Bakan Ergün, gazetecilerin sorularını cevaplandırdıktan sonra Uygulamalı Kadın Girişimcilik Eğitim Programları Sertifika törenine katıldı. 

''ANAYASA'DAKİ DEĞİŞİKLİKLER, ÜLKENİN DEMOKRASİ VE HUKUK SEVİYESİNİ ÜST SIRALARA TAŞIYACAK OLAN DEĞİŞİKLİKLERDİR

     Ergün, KOSGEB'in Uygulamalı Kadın Girişimcilik Eğitim Programlarında eğitim alan kadınlar için düzenlenen sertifika töreninde konuşma yaptı. Son dönemlerde anayasa değişikliğinin tartışıldığını ifade eden Ergün, (bunun aşla, işle ilgisi var mı?) diye kendisine soru sorulduğunu belirtti.
     Anayasa değişikliğinin, aşla işle çok yakın ilgisi olduğunu bildiren Ergün, yeni anayasanın sağlıklı bir zeminin oluşmasına çok önemli bir katkısının olacağını kaydetti. 
     
     ''SADECE YÜKSEK YARGI GÜNDEMDE
     
     Anayasa değişikliğinde sürekli yüksek yargıyla ilgili konuların gündeme geldiğini anlatan Ergün, şöyle konuştu:
     ''Sadece bu yönü tartışılmasın. Bu pakette ülkede girişimciliği ve yatırımcılığı artıracak çok önemli unsurlar var. Mesela bununla birlikte hayatın her alanında hak ve özgürlükleri geliştirecek konular var. Bu pakette kadınlarımız için getirilmiş olan önemli yenilikler bulunuyor. Bu değişiklikler kadınlar lehine, yasal ve idari düzenlemelerin önünü açan ve onların menfaatlerine uygun.
     Anayasal değişiklik ilkesine göre kadınları gözeten, onlara pozitif ayrımcılık yapan bazı uygulamalar var. Biz bu pakette kadınlarımızı güvence altına alıyoruz. Diyoruz ki biz Türkiye'de kadınlarımızın pozisyonunu güçlendirmeliyiz. Onun için de kadınlara uzun yıllar pozitif ayrımcılık yapmalıyız. Bunu da anayasal güvence altına almalıyız. Önemli unsurlardan bir tanesi bu.'' 

     Bazı alanlarda işe alımlarda kadınlara öncelik verilebileceğini, kadınların iş sahibi olabilmesi için daha fazla bütçe ayrılabileceğini ve daha avantajlı krediler temin edilebileceğini belirten Ergün, bunların eşitlik ilkesine aykırı sayılamayacağını kaydetti. 

     Kadınların siyasette temsiline yönelik de uygulamalara gidilebileceğini ifade eden Ergün, ''Tüm bunlar kadınlarımız için çok önemli avantajlar sağlayacak. Sadece kadınlarımız için değil engelli vatandaşlarımız için de, memurlar için de son derece farklı unsurlar var. Sadece yüksek yargı ile ilgili konular gündeme gelirse tartışma dar bir alanda yapılmış olacaktır. Anayasa'daki değişiklikler ülkenin demokrasi ve hukuk seviyesini üst sıralara taşıyacak olan değişikliklerdir. Demokrasi ve hukuk sistemi güçlendikçe her türlü ekonomik faaliyet de güçlenecektir'' diye konuştu. 
     
     GİRİŞİMCİLİK RUHU
     
     Ergün, Türkiye'de genç nüfusa rağmen girişimcilik ruhunun yeterince gelişmediğini söyledi.
     Türkiye'de her 100 yetişkin içinde şirket kuranların sayısının sadece 4,6 olduğunu, bunun ABD'de 11,7, Güney Kore'de, Meksika'da ise yüzde 18,7 olduğunu anlatan Ergün, bu kadar genç ve dinamik bir nüfusa rağmen girişimciliğin niçin sınırlı kaldığının iyi analiz edilmesi gerektiğini belirtti.
     2002 yılında Türkiye'de 31 bin şirket açılırken, 2009'da küresel krize rağmen 44 bin şirket açıldığını ifade eden Ergün, 2002'den bu yana süren siyasi ve ekonomik istikrarın bundan sonra girişimciliğe çok daha fazla bir şekilde yansıyacağına inandığını bildirdi. 
     
     YENİ GİRİŞİMCİ DESTEĞİ
     
     Türkiye'de çalışan her 100 kadından sadece 12,4'ünün kendi hesabına ve iş veren konumunda çalıştığını anlatan Ergün, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

     ''Özellikle kadınlar ve gençleri hedef alan girişimcilik programlarını yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Bu doğrultuda hazırladığımız yeni KOSGEB destek programlarında girişimcilik konusuna ayrı bir yer açtık. Bu kapsamda girişimcilik eğitimleri verildiği gibi Yeni Girişimci Desteği adında bir destek de sağlıyoruz.
     İşletme kuruluşu için 5 bin liraya, kuruluş dönemi makine, teçhizat ve ofis donanımı için 10 bin liraya ve işletme giderleri için 12 bin liraya kadar geri ödemesiz, sabit yatırım için ise 70 bin biraya kadar geri ödemeli destekler sağlayacağız. Destekleme oranı 1. ve 2. bölgeler için yüzde 60, 3. ve 4. bölgeler için ise yüzde 70 olarak uygulanacaktır. Ayrıca kadın ve özürlüler için destek oranı yüzde 10 fazla olacaktır.''
     Bakanlık olarak teknogirişim sermayesi desteği adında önemli bir program yürüttüklerini ifade eden Ergün, bu program için her yıl 100 genç girişimciye teknoloji fikirlerini hayata geçirmeleri için karşılıksız ve kefilsiz 100 bin lira verdiklerini belirtti. 

     KOSGEB Başkanı Mustafa Kaplan, girişimcilik eğitimlerinin tüm Türkiye'yi kapsayacak şekilde yapılmasına ihtiyaç duyduğunu belirterek, KOSGEB'in iş birliği protokolleri kapsamında Türkiye İş Kurumu, ticaret ve sanayi odaları ve belediyelerle 70 adet uygulamalı girişimcilik programı ve çeşitli üniversitelerde 55 genç girişimci yetiştirme programı gerçekleştirdiğini söyledi. 

     Toplantıda, TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Tekirdağ Milletvekili Ziyaeddin Akbulut, Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü, Çerkezköy Kadınlar El Ele Yardımlaşma Derneği Başkanı Nurhan Altıntaş konuşma yaptı.
     Konuşmaların ardından Bakan Ergün ve beraberindekiler, Uygulamalı Kadın Girişimcilik Eğitim Programına katılan kadınlara sertifikalarını verdi. 

     Bakan Ergün, buradaki törenin ardından Tekirdağ Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği ile AK Parti İl Başkanlığını ziyaret etti. 

     Tekirdağ'daki temaslarına devam eden Bakan Ergün, gün içinde ayrıca Ticaret ve Sanayi Odası'nda Sanayici ve İşadamları ile bir araya gelecek.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde