'Ek vergiler, sektörün kimyasını bozdu'

'Ek vergiler, sektörün kimyasını bozdu'

Hazır giyime gelen ek vergiler sektörün kimyasını bozdu, sektör tekstilcilere ''Bizim adımıza konuşma'' mesajı gönderdi..

'Ek vergiler, sektörün kimyasını bozdu'
16px
24px
22.12.2011 14:55
ABONE OLgoogle

Hazırgiyim ve Konfeksiyon Platformu kuruldu.
     Platformun kuruluş protokolü, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Yılmaz Yılmaz, Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Cem Negrin, Hazırgiyim Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık, Uludağ Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Şenol Şankaya, Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı (EKHİB) Başkanı Emre Kızılgüneşler, Akdeniz Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Tarık Bozbey, Osmanbey Tekstilci İşadamları Derneği (OTİAD) Başkanı Ali Ulvi Orhon, Merter Sanayici İşadamları Derneği (MESİAD) Başkanı Gülgün Korkusuz, Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (AMPD) başkanı Mehmet Nane, Tüm İç Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı İrfan Hamaratlı, LASİAD Başkanı Gıyaseddin Eyüpkoca ile Merter Platformu Başkanı Cengiz Acar'ın katıldığı basın toplantısıyla imzalandı.

      İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi, konuşmasında, 2011 yılı eylül ayında hazır giyim ihracatında başlayan düşüş eğiliminin ekim ayında da devam ettiğini dile getirerek, eylülde yüzde 1,8 azalan hazır giyim ihracatında ekim ayında yüzde 2,4 düşüş olduğunu hatırlattı.

      1-20 Aralık 2011 dönemi ile 2010 yılının aynı dönemi kıyaslandığında yüzde 9 oranında azalış gözlendiğine işaret eden Tanrıverdi, AB ülkelerine hazır giyim ve konfeksiyon ihracatın AB ülkelerine ihracatının yüzde 15,1 oranında düştüğünü belirtti.

      Tanrıverdi, Kasım 2011'de ürün bazında ihracat eğilimine göre toplam hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı yüzde 2,4, dokuma giyim ihracatının 3,8 düştüğünü kaydederek, miktar bazında dokuma giyim ihracatının yüzde 15,3 oranında azaldığını, bunun sonucunda son 3 aylık dönemde toplam yüzde 3,4 oranında düşüş meydana geldiğini anlattı.

      Hazır giyim ve konfeksiyon ihracatında eylül ayından itibaren başlayan düşüş eğiliminin Türkiye genel ihracatının artış eğiliminde 2-3 puan azalmaya yol açtığına dikkati çeken Tanrıverdi, ''Aynı dönemde hazır giyim ve konfeksiyon ihracatı yüzde 10'larda artış göstermiş olsa, Türkiye toplam ihracatında bu dönemde artış oranı 4-5 puan daha fazla olacak ve 650-700 milyon dolar daha fazla ihracat gerçekleştirilecekti. Ek vergilerin hazır giyim sektöründeki etkileri yavaş yavaş görülüyor'' diye konuştu.

      AB'nin dokuma giyim ithalatında Ocak-Eylül 2011 döneminde yüzde 13,2, eylül ayında yüzde 1,5 artış görüldüğüne değinen Tanrıverdi, AB'nin Türkiye'den yaptığı dokuma giyim ithalatında eylül ayında yüzde 7,1 azalma gözlendiğini söyledi.

      Tanrıverdi, korunma önlemleri sonucunda, önlem uygulanan dokuma kumaşların ithalatının Ağustos-Ekim aylarında yüzde 40'lar düzeyinde düşüş gösterdiğini, dokuma kumaş hammaddesini kullanan dokuma giyim ihracatında ise Nisan-Ağustos ayları arasında yüzde 20'lerin üzerinde artış eğiliminin, Eylül-20 Aralık döneminde yüzde 1,8-yüzde 4,5 arasında düşmeye döndüğünü açıkladı.

      Dokuma giyim ihracatında yüzde 20'lik artış seyrinin korunması durumunda, dokuma kumaş ithalatında korunma önlemleriyle elde edilen 200-250 milyon dolarlık daha az ithalata karşılık 350-400 milyon dolarlık daha fazla dokuma giyim ihracatı, toplamda 700 milyon dolarlık daha fazla ihracat gerçekleştirilmiş olacağına dikkati çeken Tanrıverdi, şöyle devam etti:

      ''Türkiye'nin Ocak-Ekim 2011 döneminde toplam ithalatı 201,6 milyar dolar, tekstil ithalatı 8,9 milyar dolar, dokuma kumaş ithalatı 2,1 milyar dolar. Korunma önlemi alınan dokuma kumaş ithalatı yalnızca 2,1 milyar dolar olup, Ocak-Ekim 2011 dönemi itibariyle 201,6 milyar dolarlık ithalatın ancak yüzde 1'ini oluşturmaktadır. Bu da dokuma kumaşa yönelik alınan önlemlerin cari açığa katkısının oldukça sınırlı olacağını göstermektedir.''
      
     ''(Fransa'ya ambargo) Hükümetin alacağı kararı destekleyeceğiz''
     
     Tanrıverdi, 2012'de kur etkisini sektörün pozitif olarak hissedeceğini belirterek, ''Ek vergiler gözden geçirilirse, 2012'de Türkiye'deki en hızlı büyüyen, hatta şampiyon sektör hazır giyim olur diye düşünüyorum'' dedi.

      Soruları da yanıtlayan Tanrıverdi, tekstil ve hazır giyimde ''bu şirketler batıyor'' şeklindeki, ''kara liste'' iddialarına ilişkin olarak, ''Bu tip kötü niyetli dedikoduları yayanlar hakkında suç duyurusunda bulunduklarını'' açıkladı.

      Tanrıverdi, ''Fransa'ya ambargo'' konusunda bir soruya, ''Hazır giyim olarak ciddi pazar payımız olmasına rağmen Hükümetin alacağı kararı desteklediğimizi bildirmek istiyorum'' yanıtını verdi.
      
    ''Tekstil ve hazır giyim aynı gemide, bizim adımıza konuşma''
     
     Hazır giyim Sektör Kurulu Başkanı Ahmet Akbalık da, hammadde üzerine vergi konulmasının, yurt dışında da çok fazla örneği olmayan ve tercih edilmeyen bir yöntem olduğunu belirterek, ''Bu tarz korumacılık tedbirleri ile sektörlerin zor duruma düştüğü hatta yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldıkları görülmüştür. Korumacılık önlemleri, sektörlerin uluslararası arenada rekabetçiliğine büyük zarar verir'' diye konuştu.

      Tekstilcilerin bu vergileri talep ettiği dönemin şartları ile günümüz şartları arasında büyük fark olduğunu, o dönemde kapasite sorunu yaşayan tekstilcilerin, şu anda yeni makine siparişleri verdiğini anlatan Akbalık, tekstilcilerin o dönemde fiyat tutturamadıklarından şikayet ettiklerini, ancak günümüzde pamuk fiyatlarının düştüğünü, dövizin artığını ve fiyat sorunlarının kalmadığını söyledi.

      Akbalık, tekstil ve hazır giyim sektörünün aynı gemide olduğunu ifade ederek, ''Birbiriyle etkileşim halinde olan bu sektörlerden birinin zarar görmesi, diğerinin de zarar görmesi demektir. Yurt içindeki konfeksiyonculara uygulanan fiyat politikası zamanla tekstilcilere de zarar verir hale gelecektir. Konuyla ilgili açıklama yapan kişilerin, bireysel çıkarlarını değil sektörün ve ülkemizin çıkarlarını ön planda tutmaları ve bulundukları makamın temsil ettiği herkes adına konuştuklarını unutmamaları gerekir. Sonuç olarak bu vergiler kaldırılmalı. Kaldırılmazsa tablonun gittikçe kötüye gittiği ortadadır'' dedi.

      Soruları yanıtlayan Akbalık, Türkiye'deki firmaların, yurt dışındaki rakiplerinden yüzde 20 oranında daha pahalı mal tedarik ettiğini söyledi.
      
     ''Ek vergiler, sektörün kimyasını bozdu''

     
     BMD Başkanı Yılmaz Yılmaz da getirilen ek vergilerin ''sektörün kimyasını bozduğunu'' kaydederek, ek vergilerin, Türkiye'de konuşlanmış markaların rekabet gücünü azalttığını, yabancı rakiplerle eşit şartlarda rekabet edilemediğini anlattı.

      Yılmaz, kumaş fiyatlarında artış meydana geldiğini belirterek, ''Türkiye'de hammaddelerdeki fiyat artışı, hazır giyim üretimini etkiliyor. İhracat düşmeye başladı, daha sonra hazır giyim üretim fiyatlarına yansıdı. Önümüzdeki yıl Türkiye'deki enflasyona yansıyacak. Hazır giyimde yüzde 20'yi aşan enflasyona hazır olun'' diye konuştu.

      TGSD Başkanı Cem Negrin ise ek vergilerin, ''pahalı Türkiye'' algısı doğurduğunu ve Avrupa'daki firmaların daha dikkatli alım yapmasına neden olduğunu belirterek, ''Ek vergiler sektöre zarar veriyor. Bu kritik dönemde Türkiye'nin böyle bir vergiden çıkması lazım'' dedi.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde