Devleti soyma taktikleri...

Devleti soyma taktikleri...

Bu ülkede inanılmaz işler oluyor. Hortumcuları dilinden düşürmeyenler, bu ülkeyi kendi çapında tokatlamaktan da geri durmuyor. Devleti soymak için öyle yöntemler uyguluyor ki.. İşte size birkaç örnek..

Devleti soyma taktikleri...
16px
24px
04.08.2005 13:42Güncelleme: 25.10.2023 11:54
ABONE OLgoogle

Bu ülkede inanılmaz işler oluyor. Hortumcuları dilinden düşürmeyenler, bu ülkeyi kendi çapında tokatlamaktan da geri durmuyor. Devleti soymak için öyle yöntemler uygulanıyor ki, yaşanan örneklerden her biri ancak bu kadar olur cinsinden. Biz bugün burada sadece, vatandaşın dahiyane buluşlarıyla sosyal güvenlik kurumlarını nasıl soyduğuna örnekler vereceğiz. Yasalara göre, erkek yetim ve öksüzler 18 yaşına kadar, tahsilleri devam ediyorsa 25 yaşına kadar, kız yetim ve öksüzleri evlenmemek koşuluyla ölene kadar maaş alabiliyor. Vatandaşın bu haktan yararlanmak için başvurduğu yöntemler ise inanılır gibi değil. İşte onlardan bazıları.
Gelinle evlilik
BABASI ya da annesinin emekli maaşını alabilmek için cinsiyet değiştirip, pembe nüfus kağıdı alanlar... Oğlunun imam nikahlı karısı (gelini) ile anlaşmalı resmi nikah yaparak öldükten sonra emekli maaşlarının geliniyle oğluna kalmasını sağlayanlar. Hem annesinden, hem babasından kalan maaşları aldığı gibi, boşandığı eşinden nafaka ve hatta kendi özel sigortasından maaş alarak her ay dört maaşla geçinenler... Bakıma muhtaç derecede hasta, dul ve emekliye, yaşadığı sürece bakmak koşuluyla anlaşmalı evlenip, karşılığında emekli maaşa konanlar... Emekli Sandığı'ndan emekli birinci kocasının dul maaşını aldıktan sonra, Bağ-Kur ya da SSK'dan emekli ikinci kocasının dul maaşını alarak çifte maaş alanlar... Ölümcül hastalığı bulunan yüksek maaşlı kişilere aile fertleri tarafından Moldovya, Azerbaycan ya da Romanya'dan eş getirterek anlaşmalı evlilik yaptıran ve hastanın ölümünden sonra emekli maaşını paylaşanlar... Vefat etmiş memur emeklisi eski eşinin maaşını almak için ikinci eşinden anlaşmalı olarak boşanıp maaş bağlatanlar... Emekli maaşı yüksek dul ve emekli erkekler ile evlenerek hayatlarını garantiye alanlar... Kendi emekli maaşından ayrı olarak, aynı kurumdan emekli ve ölmüş kocasından da dul maaşı alanlar...
Boşanmalardaki artış
2000 yılında 131 bin olan boşanma sayısına karşılık, 2001'de bu rakam 150 bine, 2002 yılında 154 bine ulaştı. Uzmanlar bu artıştaki en önemli etkenin, ölen annesinden ya da babasından emekli maaşı almak için kocasından anlaşmalı olarak boşananlardan kaynaklandığını ifade ediyorlar. Tam sayıyı devlet bile saptayabilmiş değil. Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve SSK'dan emekli dul ve yetim aylığı alanların sayısı 5 milyon kişiyi buluyor. Kuşkusuz bu çarpık yapıda, farklı sosyal güvenlik kurumları arasındaki koordinasyonsuzluğun, yasalardaki boşluğun da etkisi vardır. Türkiye dışındaki tüm ülkelerde, boşanmaların ekonomik kriz dönemlerinde azaldığı, refah dönemlerinde arttığı görülmektedir. Türkiye'de ise tam tersidir. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerinin ardından boşanma oranları yüzde 20 artmıştır. 1999 Marmara depreminden sonra bu bölgede boşanma oranları iki katına çıkmıştır. Depremden sonra Sakarya Sanayi ve Ticaret Odası üyelerinin yüzde 80'inin ekonomik durumunun kötüleştiği, sanayi kuruluşlarının kapasite kullanım oranlarının yüzde 75 azaldığı görülmüştür. Halk bu gibi durumlarda gözünü baba olarak nitelediği devlete dikmektedir. Üzülerek ifade edelim ki, balık baştan kokmuştur. Topluma örnek teşkil etmesi gereken kişilerin kirlenmenin bir parçası olması, bazılarında, madem öyle, işte böyle anlayışının yerleşmesine neden olmuştur. Göz göre göre devletin soyulmasına neden seyirci kalındığını bir türlü anlayamam. Bizim bilmediğimiz bir şey mi var acaba?
 

Osman özsoy/HO Tercüman

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde