Finans


TCMB İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Atasoy, Merkez Bankası'nın 'Herkes İçin Ekonomi' projesi kapsamında Eskişehir'de üniversite öğrencilerine fiyat istikrarının önemi ve enflasyonla mücadele konularında bilgi verdi.

Merkez Bankası'nın temel amacının fiyat istikrarı olduğunu, bu şekilde toplumsal refaha katkı sağlanmasının hedeflendiğini söyleyen Atasoy, şöyle konuştu:

"Ev sahibi kirayı artırıyor. İşçi maaşına zam istiyor. Kredi veren faizini yükseltiyor. Çünkü herkes kendisini enflasyona karşı korumaya çalışıyor. Enflasyondan korunma çabası ve enflasyon beklentileri fiyat artışlarını sürekli hale getiriyor. Türkiye'de yaşanılan enflasyonu şu an sizlere sorsam, herkes 'Döviz kuru arttı, ithal malların fiyatları yükseldi, maliyetler yükseldi, tüketim ürünlerinin fiyatları arttı. Bu yüzden enflasyon yüzde 20 oldu' der. Aslında gelirimizden daha fazlasını harcayıp borçlanıyoruz. Ürettiğimizden fazlasını tüketiyoruz. Dövizdeki artışın sebebi de buydu, borçlanarak harcama." 

'3 LİRALIK BORÇ 7 LİRA OLUYOR'

Döviz kurlarındaki ani artışların güncel borçları artırarak kırılganlık yarattığını belirten Atasoy, şöyle devam etti:

"Borcumuz 3 lira. Dövizdeki artışla bir bakıyorsunuz 3 liralık borcumuz 7 lira oluyor. Ödeme gücümüz düşer mi? Evet, düşüyor. Bununla birlikte enflasyon beklentisi nedeniyle herkes kendisini korumaya çalışıyor. Sizler gelecek yıl yüzde 10 enflasyon bekleseniz en az yüzde kaç istersiniz karşı taraftan? Yüzde 10 istersiniz fakat beklentiniz yüzde 15 ise iş değişir. Dolayısıyla enflasyon beklentisi arttıkça faizler yükselir. Faizler yükseldikçe borç ödemek zorlaşır. Ödemenin zorlaştığını gördüklerinde faizler bir tık daha yükselir. Bankalara kredi ödemeleri gerçekleşemez. Bu sebeple bankaların kredi verme iştahı kapanır. Nihayetinde de iktisadi faaliyetler yavaşlar. Bu döngü böyle devam eder. Döngünün terse dönebilmesi için birisinin enflasyon beklentisini yok etmesi gerekir."