ABD'li ünlü bankacı GSM hattı yüzünden Ankara'da gözaltına alındı

ABD'li ünlü bankacı GSM hattı yüzünden Ankara'da gözaltına alındı

Hikâye bugüne kadar basından gizli tutulmuştu.

ABD'li ünlü bankacı GSM hattı yüzünden Ankara'da gözaltına alındı
16px
24px
13.01.2020 14:40
ABONE OLgoogle

Japonya’da ev hapsinde tutulan Nissan’ın eski CEO’su Carlos Ghosn'un filmleri aratmayacak İstanbul üzerinden kaçış hikâyesi dünya gündemini meşgul ederken uluslararası bankacılık yapan bir ismin yaşadıkları da ortaya çıktı.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu'nun köşesine taşıdığı hikâyeye göre, Goldman Sachs gibi ünlü şirketlerin üst düzey yöneticiliğini de yapmış olan ABD vatandaşı Hobart Lee Epstein'in 22 Aralık 2016'da İstanbul Havalimanı'nda gözaltına alınmış.

Terkoğlu, Epstein'ın gözaltına alınış sürecini şöyle aktarıyor:

"Epstein’ın oğlu bir Türk kızını sevdi. Evlenip Ankara’ya yerleşmişlerdi. Epstein, zaman zaman gelip ailesini görüyordu. 22 Aralık 2016 günü de İstanbul’a bunun için indi. Pasaport kontrolüne geldiğinde ise hayatını değiştiren olay yaşandı. Polis, Epstein’a hakkında yakalama kararı olduğunu, gözaltına alındığını söyledi. Suçlama hırsızlıktı. Epstein, Mersin’de bir arabanın camını kırarak içindekileri çalmakla suçlanıyordu.

Türkçe bilmiyordu, çevirmen yoktu. Bir bölmeye konuldu. Önden, yandan fotoğrafları çekildi. Parmak izi alındı. Türk gelinini arayarak gözaltında olduğunu haber verebildi. Yakınları Epstein’ı kurtarmak için harekete geçti."

Epstein'ın, Türkiye’ye geldiğinde havalimanında stand kuran iletişim şirketlerine gittiği, pasaportuyla başvurduğu ve kendisi adına kontörlü hat aldığı belirtiliyor. Türkiye’de olduğu sürece daha ucuza geldiği için kullandığı hat, kimi zaman hareketsizlikten iptal olurken Epstein, bu durumda işlemi tekrar etmiş.

Gözaltına alınmasına yol açan olay ise 21 Ağustos 2014’te yaşanmış. O dönem Türkiye’ye geldiğinde Türk Telekom gişesinden hat satın alan Epstein, sonrasında şunları yaşıyor:

"5 Eylül 2014 tarihinde Türkiye’den ayrılana kadar, daha sonra 22 Aralık 2014 - 21 Ocak 2015 arasındaki sonraki ziyaretinde de kullanmaya devam etti. 16 Eylül 2015’te Türkiye’ye döndüğünde, aynı gişeden, hattının 180 gün kullanılmadığı için iptal edildiğini öğrendi. Yeni bir hat alıp yoluna devam eden Epstein’ın bilmediği bir şey vardı. O da Türkiye’de hırsızlık ve yolsuzluk sisteminin sandığından çok daha karmaşık olduğu.

Türkiye’deki çeteler, iletişim şirketlerindeki işbirlikçileriyle kapanan bu hatları takip ediyorlardı. Özellikle yabancılar üzerine kayıtlı olanlar 'sarı çizmeli Mehmet Ağa' durumundaydı. O nedenle daha işlevliydi.

Epstein’ın kapanan hattı, 28 Temmuz 2015’te Türk Telekom’da yeniden etkinleştirilmiş, 31 Temmuz 2015’te ise Turkcell’e taşınmıştı. Bütün bunları ise Epstein’ın adını taşıyan ama vatandaşı olduğu ülke (ABD) dahil hiçbir bilgisi uyuşmayan sahte bir pasaportla (Avustralya) yapmışlardı.

5 Ağustos 2015 tarihinde, Mersin’de bir arabanın camını kırarak iki cep telefonu ve 1500 lirayı çalan hırsızlar, yakalanmamak için çaldıkları telefona Epstein adına açtıkları hattı takarak rahatça kullanmışlardı. Hırsızlık soruşturması 'Hobart Lee Epstein' adına Mersin Asliye Ceza Mahkemesi’nin yakalama kararı vermesiyle sürmüştü."

Terkoğlu'nun aktardığına göre Epstein, hayatında hiç Mersin’e gitmediğini, suç olaylarının yaşandığı tarihlerde Türkiye’de bile olmadığını ispatladı. Sonunda da serbest kaldı.

Olay sayesinde Epstein adına kayıtlı ve kapanmış başka hatların da sahte pasaportla kullanıldığını belirten Terkoğlu, "Türkiye’de milyonlarca kapanmış telefon hattı, hangi çetelerin elinde, ne tür suçlarda kullanılıyor acaba? Her ay fatura kesmeyi iyi bilen şirketler ya da hırsızlığı “sıradan vaka” sayan devlet, çetelerin işbirlikçilerinin peşine düşüyor mu?" sorusunu yöneltiyor.

Kapanan hatlar kimlerin eline geçiyor     

2016’nın aralık ayında yaşadığı olayı yıllar sonra ise şöyle anlatıyordu:

“3 yıl sonra bile, o tarihte yaşadığım aşağılayıcı ve korkutucu deneyimin üstesinden gelmeye çalışıyorum. Haksız yere gözaltına alındığımı hissediyorum. Çünkü yakalama kararı, ben yani Amerikan vatandaşına yönelik olmayıp, Avustralya vatandaşı olan sahte Hobart Lee Epstein'a ilişkindir. Ayrıca sahte ve geçersiz pasaportta yer alan fotoğraf, Avrupa görünümlü bir adamdı. Ben, aslen Kore kökenli bir Asyalıyım ve Amerika Birleşik Devletleri'nde evlat edinildim ve bu yüzden soyadım Epstein'dır. Sahte ve geçersiz Avustralya pasaportundaki doğum tarihi de verdiğim imzalı bilgiden farklıydı. Eğer havaalanı polisi, yakalama kararındaki bilgileri karşılaştırsaydı, aradıkları kişinin ben olmadığımı anlardı.”

Nissan CEO’sunun kaçışı sayesinde Türk havaalanlarındaki güvenlik açığını görmüş olduk. Epstein’ın hikâyesi ise bize daha korkutucu bir uyarıda bulunuyor. Türkiye’de milyonlarca kapanmış telefon hattı, hangi çetelerin elinde, ne tür suçlarda kullanılıyor acaba? Her ay fatura kesmeyi iyi bilen şirketler ya da hırsızlığı “sıradan vaka” sayan devlet, çetelerin işbirlikçilerinin peşine düşüyor mu?

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde