Çelebi Holding'de kimin sözü geçiyor?

Çelebi Holding'de kimin sözü geçiyor?

Canan Çelebioğlu, 12 bin kişi istihdam eden Çelebi Holding'i ağabeyi ile birlikte yönetiyor.

Çelebi Holding'de kimin sözü geçiyor?
16px
24px
19.09.2011 13:44
ABONE OLgoogle

Canan Çelebioğlu, 12 bin kişi istihdam eden Çelebi Holding'i ağabeyi ile birlikte yönetiyor. "Bazen onunla saatlerce tartışırdık. Son 10 yılda daha katılımcı bir yönetime yöneldi" diyor.

Yıl 1982. Baba ölüyor. Kız kardeş (Canan Çelebioğlu Tokgöz) 16, ağabey (Can Çelebioğlu) 19 yaşında. Emekli hava subayı baba Cavit Çelebioğlu’nun yolcu uçaklarına yer hizmeti vermek için kurduğu şirket henüz emekleme döneminde. Toplam 100 kişi çalışıyor. Üst düzey yönetici olarak iki üç kişi var. Şirketin muhasebesi bile dışarıya tutturuluyor. Her karar Cavit Çelebioğlu’ndan çıkıyor.

Son 4-5 senesini rahatsız geçirmekle birlikte ölümünün 2-3 ay öncesine kadar aktif iş hayatında olan babanın gidişi büyük bir boşluk yaratıyor. Bugün hem yurtiçinde hem de yurtdışında 11-12 bin kişiyi istihdam eden Çelebi Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Canan Çelebioğlu Tokgöz o günleri şöyle anlatıyor:

“Aslında tam bir aile şirketi şeklinde çalışan bir yapıydı. Bize şöyle bir lafı vardı: Şirkete gelmesem, buraya paltomu assam bu iş yürür. Kastettiği de her şeyden, her zaman haberim olur, dolayısıyla gerektiği yerde gereken müdahaleyi yapabilirimdi. Nitekim son üç-dört senenin önemli bölümünde şirketi evden idare etti. Paltosunu astı mı bilmem ama rahatsızlığı nedeniyle evde kalmak zorundaydı. Toplantıları evde yapıyor ve bir kısmına bizi de alıyordu. Ne kadarını anlıyordunuz, ne kadarını anlamıyordunuz diye sorarsanız o başka.”

Babanın gidişiyle ortaya çıkan duruma alışmak zor olsa da iki kardeşin çocuk yaşlarda havaalanlarına yaptığı ‘ziyaretler’ uyum sürecini kısaltmış. Canan Çelebioğlu’nun muhasebe ve sekreterlik, Can Çelebioğlu’nun teknik konularda edindiği deneyimin ardından komple bir havayolu hizmetinin nasıl yapıldığını öğrenmiş olmaları zor günlerde işe yaramış.

1982, Çelebioğlu ailesinin hem babalarını kaybettikleri hem de sahip oldukları işin geleceğiyle ilgili çok önemli bir kararı vermek zorunda oldukları bir yıl. Canan Çelebioğlu o kararı şöyle anlatıyor:
“Bir grup bürokrat özel sektörün yer hizmetlerinde olmasını istemiyordu. Bu nedenle de 1974’te tüm yer hizmetleri şirketlerine belli bir çalışan ve ekipman sahibi olma zorunluluğu getiren bir tebliğ çıkartmışlardı. Bizim dışımızdaki birkaç ufak şirket bunun üzerine, ekipmanlarını devredip çıkmışlar.

Babam devam edeceğim demiş ama ülkede ekonomik kriz var. Ekipman ithal edemiyor, sonunda izin almış. Vefatından çok kısa süre önce önemli miktarda ekipman sipariş etmişti. Vefat ettiğinde ekipmanlarımız henüz gelmemiş, parası da daha ödenmemişti. Dolayısıyla aile olarak şu noktadaydık: Elimizde 1 milyon dolar nakit para var, çok büyük bir para o gün için. Ama bu para ya ekipmana yatırılacak ya da biz bu işi beceremeyiz deyip onunla aile olarak geleceğimizi garanti altına almaya çalışacaktık. Ama ailenin hiçbir ferdi bu konuda farklı düşünmedi. Çünkü babamla birlikte o kadar mücadelenin ruhunu almışız ki parayı yatırdık, ekipmanlar da geldi ve devam ettik.”

‘Hep profesyoneller oldu’

Şirket ilk yılın sonunda müşterilerini batmayacağına inandırmış. Ardından o zamanlar Türkiye’ye uçan en büyük tarifeli şirket Lufthansa müşteriler arasına katılmış. Ancak Lufthansa’nın gelişiyle sıkıntılar bitmemiş. Bürokratların, “yer hizmetlerini devlet şirketlerinin verebileceği ve özel sektörün bu konudaki faaliyetini 31 Aralık 1984’e kadar sona erdirmesi” gerektiği şeklinde yönetmelik çıkartmaları işleri zora sokmuş. Yönetmelik ancak özel sektörün önünü açmak isteyen dönemin Başbakanı Turgut Özal sayesinde kapıya kilit vurulmazdan 3 gün önce yani 28 Aralık’ta değiştirilmiş. Ancak bürokrasi son dakika manevrasıyla yeni yönetmelikte özel sektöre charter şirketlerini kapatmış. Yanlıştan dönülmesi ise tam yedi yılı almış.

Bugün Çelebi Grubu’nun havacılık yatırımları Çelebi Havacılık Holding, diğer alanlardaki yatırımları da Çelebi Yatırım Holding bünyesinde toplanmış. İşlerin hızlı büyümesi ve yeni faaliyet alanları bir buçuk yıl önce böyle bir yapılanmayı zorunlu kılmış.

Anne Engin Çelebioğlu ve iki kardeş, iki holdingin de büyük ortakları. Havacılık alanında Macaristan ve Almanya’daki girişimler Çelebi Grubu’nun. Hindistan’da Mumbai ve Yeni Delhi’deki yatırımlarda ise yabancı ortaklar var.

Grubun ana işinin havacılık olduğu ilk 15 yıl Can Çelebioğlu genel müdürlük, Canan Çelebioğlu ise genel müdür yardımcılığı yapmış. İnsan kaynakları ve finans Canan Hanım’dan, operasyon ve teknik konular Can Çelebioğlu’ndan sorulmuş. Müşteri ilişkilerini ise iki kardeş birlikte götürmüş. Şirketin büyümesiyle birlikte 1996’da ilk genel müdür gelmiş ve kardeşler yönetim kuruluna çıkmış. Bunun bir nedeni de günlük işleyişin dışına çıkıp, yeni sektörlere yoğunlaşmak istemeleriymiş. Ancak genel müdür kısa süre sonra gitmiş. Aradan üç dört ay geçtikten sonra beş buçuk yıl bu görevi yapacak yeni bir genel müdürü göreve getirmişler. Başlangıçta Canan Çelebioğlu ağırlıklı yer hizmetlerinde kalmış, ağabeyi ise yeni sektörlerde yoğunlaşmış.

Birliktelik genel müdürün şirket bilgilerini, oluşturduğu kadronun büyük bölümünü alarak 2002’de rakip şirkete gitmesiyle sona ermiş. Aynı yıl ikinci çocuğunu doğuran Canan Çelebioğlu, buna rağmen işin başına geçmek zorunda kalmış. Bu durum bir sene sürmüş. Canan Çelebioğlu “O kısa dönemi saymazsak 1997’den beri Çelebi Hava Servisi’nde hep profesyonel genel müdür ve profesyonel ekip oldu. Yeni şirketlerimizde hep dışarıdan genel müdür oldu” diyor.

Canan Çelebioğlu’na “Kararları nasıl alıyorsunuz? Ağabeyinizle hep aynı mı düşünürsünüz?” diye soruyor ve şu yanıtı alıyoruz:

‘Hepimiz büyüdük’

“Bizi yakından tanıyanlar, bizimle çalışanlar hep şunu söylemiştir: Can ile hep birbirimizi tamamlayan iki kardeştik. Ama bu, karar alma sırasında çok anlamlı olmayabiliyor. Genç yaşlarda tabii daha da farklı oluyor. Ben hiç bir zaman hep ön planda olayım, hep dediğim olsun düşüncesinde olmadım. Dolayısıyla Can’ın birinci adam rolünü üstlenmesi beni hiç rahatsız etmedi. Ama karar almada tek başına davranma gibi bir tavır içinde de olmadı. Bunu ikimiz de düşünmedik. Ama kim ikna ediciydi derseniz o benim. Belli konularda Can ile saatlerce tartışırdım. Can hele eskiden çok konuşmazdı. O genelde dinler, kısa kısa kendi yorumunu yapar. Eskiden Can biraz daha ben söyleyeyim yapın yaklaşımında olurdu, ama son 10 senedir daha katılımcı yönetime yöneldi. Yani hepimiz büyüdük. Ben daha çok şunu yapıyordum: Can çok hızlı, ben yavaş karar alırım. Dolayısıyla ben burada bir yönüyle Can’ın aldığı kararları kendi mantığıyla sorgulatma işini yapardım. Bana göre şu nedenle bunu yapmamız yanlış, sana göre niye doğru derdim. O zaman o da düşünürdü.”

‘Eşlere şirkette çalışma izni yok’

Çelebi Grubu’nun Aile Anayasası’ndaki önemli maddelerden biri de “Eşlerin grup şirketlerinde çalışamayacağına” ilişkin olanı. Çelebioğlu, bu konuda şunları söylüyor: “İster benim, ister Can’ın eşi olsun bazen otomatikman işte var olmak istiyorlar ve bu konuda hayır diyen kişinin bir eş olarak sizin olmanız çok doğru olmuyor. Eşinizi çalıştırmak istemiyorsunuz ya da kardeşiniz istiyor siz bunu doğru bulmuyorsunuz gibi algılanıyor. Bu nedenle Aile Anayasası’na ‘Eşler şirkette çalışamaz’ diye madde koyup çok net düzenledik.” Aile şirketlerinde çalışmak isteyen çocukların da önce dışarıda bir şirkette profesyonel olarak beş yıl çalışma zorunlulukları var. Bunun nedeni ise bir profesyonelin ne hissettiğini anlamalarını sağlamak.

‘Çocuklar sanatçı veya bilim adamı olsun’

Canan Çelebioğlu Tokgöz, iki çocuğunun iş hayatında olmasını istemiyor. “Mümkünse sanatçı ya da bilim adamı olmalarını istiyorum” diyen Çelebioğlu şöyle devam ediyor:

“İnşallah o yönlerde yetenekleri olsun da yapsınlar. Ağabeyimin ise bu konuda çok net bir söylemi yok. Çocukları yetenekleri olan alanlarda desteklemekten yana ama sonuçta o aile işinde çalışsınlar da istiyor bence. Ama aile işinde çalışmasalar bile şirket var olduğu ve bizim ortaklıklarımız devam edebildiği sürece bir yönetim kurulu üyesi olarak bulunmaları gerekecekleri durumda şirketle ilgili yorum yapabilecek, karar verme konusunda fikir verebilecek bir temel eğitimi almaları arzusundayım. Çocuklarıma çok yüksek paralar da bırakmak istemiyorum. Belli vakıflar çerçevesinde ihtiyaç olan alanda bu parayı değerlendirmek istiyorum. Onun için bir gün hani gelir de çok doğru bir fiyat görürsem hisselerimi satabilirim.”

Çelebİ Holdİng’İn kİlometre taşları

1958: Türkiye’nin ilk özel yer hizmetleri şirketi olan Çelebi Hava Servisi kuruldu.
1969: Çelebi Hava Servisi’nin İstanbul Şubesi hizmete girdi.
1973: Seyahat acenteliği faaliyetlerinde bulunmak üzere Çelebi Turizm kuruldu.
1974: Taşımacılık ve filo araç kiralama hizmetleri sunan Çe-Tur kuruldu.
1975: Çelebi Hava Servisi Genel Müdürlüğü İstanbul’a taşındı.
1984: İstanbul’da Lufthansa Havayolları’na hizmet verilmeye başlandı.
1991: Çelebi, charter uçuşları dahil olmak üzere tüm uçuş tiplerine hizmet vermeye başladı.
1995: Çelebi Holding kuruldu.
2005: Türk Hava Yolları’na toplam 11 ilde hizmet verilmeye başlandı.
2009: Delhi Indira Gandhi Uluslararası Havalimanı kargo ihalesini kazanarak yurt dışındaki 3. büyük adımını attı.

Ruhi Sanyer/Radikal

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde