Türkiye yaşlanıyor peki yaşlılık planınız var mı?

Türkiye yaşlanıyor peki yaşlılık planınız var mı?

Türkiye nüfusu artık yaşlanıyor. Resmi veriler de bunu ortaya koyarken Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, herkesin bir yaşlanma planı olması gerektiğinin altını çiziyor ve 'yaşlıları dışlamayın' uyarısında bulunuyor

Türkiye yaşlanıyor peki yaşlılık planınız var mı?
16px
24px
04.05.2024 09:46Güncelleme: 04.05.2024 09:53
ABONE OLgoogle

Prof. Dr. Osman Müftüoğlu, giderek nüfusu yaşlanan Türkiye'de hem bireysel hem de devletin neler yapması gerektiğini anlattı. İşte o yazı; 

Bunu sadece ben söylemiyorum, resmi veriler de bu bilgiyi net ve açık olarak doğruluyor. Zira Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre de ülkemizde 65 yaş üstü nüfusun oranı yüzde 10’ları geçiyor. Bu nedenle geç kalmadan ülke düzeyinde ciddi bir hazırlığa girmek, sağlıkta, çevrede, sosyal yapılanma ve daha pek çok alanda yaşlanmaya doğru yelken açan yeni, farklı ve güçlü bir toplum yapılanması oluşturmak zorundayız. Diğer taraftan sadece devletin değil bizim de bir yaşlanma planımız olmalı ve bu plan sadece “bedensel ve ruhsal yaşlanma”nın sonuçlarına odaklanmamalı; “ekonomik yaşlanma”, “sosyal yaşlanma” gibi altbaşlıkları da içine almalı. Peki nasıl ve neden?

BİR UYARI

YAŞLILARI DIŞLAMAYIN

Daha önce de yazdım: Yaşlıları dışlamanın bedeli Batılı toplumlarda beklenenin çok daha üzerinde sonuçlarla ve yaralarla ödendi. Zedelenmiş, hasar görmüş, hatta paramparça olmuş ailevi bağlar, bozulmuş ve azalmış ekonomik, sosyal ve sanatsal üretkenlik ve daha pek çok alanda gelişmiş/Batılı ülkeler yaşlıları dışlamanın bedelini düşündüklerinden çok daha ağır ölçüde ödedi. Yaşlıları bir kazanç, kaynak, tecrübe birikimi olarak görmek yerine yük olarak gören bu toplumlar zaman zaman da başka ülkelerden “genç beyin ve beden”ler ithal etmek zorunda kaldılar.

Evet doğrudur: Yaşlılık bir ölçüde -az ya da çok- kayıpları da içerir. Yaşlanan beden ve ruh yorgundur, ağrılıdır, uykusuzdur. Görme ve işitme gücünü az da olsa kaybetmiş, kas, kemik ve eklem gücü bakımından da eksilmelerle karşı karşıya kalmıştır. Ama aynı kişilerin birer tecrübe topu, deneyim deposu, sabır ve tahammül zengini, daha da önemlisi birer hoşgörü ve empati abidesi oldukları da unutulmamalıdır.

Yaşlılarla ilgili önemli bir hatırlatma daha yapmak isterim: Araştırmalar da önemli bir iyi yaşlanma uzmanı olan Dr. Daniel J. Levitin de kişinin hayatının en mutlu zamanı olarak 50’li yaşlar sonrasını gösteriyor. Dr. Levitin kişinin hayatının en mutlu zamanı olduğunu belirttiği yaş rakamının ise 82 olduğunu yazıyor. 

patronlardunyasi.com

 

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde