Yabancılara şifa dağıtıyor! Almanlar ve İspanyollar sıraya girdi

İlgiden memnun olduklarını dile getiren MLP Care Uluslararası İş Geliştirme Direktörü Murat Ercan, “Şu aşamada Almanlar ve İspanyollar saç ektirmek için bizi tercih ediyor. 2017’de 55,5 milyon dolar olan sağlık hizmetleri ihracatını 2018’de yukarı taşıdık. 2019’da rakamlar daha iyi gelecek” dedi.

Bünyesinde 31 Medical Park ve Liv Hospital şubesini bulunduran MLP Care, sağlık turizmi yatırımlarıyla da öne çıkıyor. 2017’de 55,5 milyon dolarlık ihracat yaparak, ödül alan grup, 2018’de 70 bini aşkın yabancı hastaya hizmet verdi. 2019’a güzel bir başlangıç yapan MLP Care’nin Uluslararası İş Geliştirme Direktörü Murat Ercan, yabancı hastalara sundukları hizmetler ve hedefleriyle ilgili editörümüz Buğra Kardan’ın sorularını cevaplandırdı. 

Hedefimiz pastadan büyük pay almak

l Ülkemizin sağlık turizminde yeri nedir? Kapasite ve potansiyeli açıklar mısınız?

Global sağlık turizmi pastası 87-88 milyar dolar seviyesinde. Ukrayna’dan Belarus’a gidenlerin, Gürcistan’dan Türkiye’ye tedavi olmak için gelenlerin de dahil olduğu ciddi bir pastadan söz ediyoruz. Dünyayı her sene 20-24 milyon sağlık turisti dolaşıyor. Bu bir yana 2019’da 1,9 milyon Amerikalının sağlık turizmi için dünyayı seyahat edeceği öngörülüyor. Dolayısıyla ortada büyük bir pay alabileceğimiz bir pasta var. 

Malum Türkiye, sağlık turizminde başlangıç aşamasında. 2016 verilerine göre ülkemize 750 bin, 2017 verilerine göre 765 bin sağlık turisti geldi. Senelik gelir de 6 milyar doları buldu. İşte onun için daha çok çalışmalı ve çabalamalıyız.

l Şu anda bu alanda hangi ülkeler revaçta?

Kuşkusuz, global sağlık turizminden en büyük payı yüzde 17-18’le Hindistan alıyor.  Hindistan’ın bu oranı 2020’de yüzde 20’ye çıkaracağı belirtiliyor. Yine Tayland ve Singapur’un da sağlık turizminde iddialı ülkeler olduğunu unutmamamız gerekiyor.

Hedef 20 milyar dolar

l Sağlık turizminde neredeyiz, nereye gidiyoruz?

Türkiye, sağlık turizminde 6 milyar dolara varan gelirini 20 milyar dolara taşımayı hedefliyor. Bu hedefi tutturmamız kolay değil ama mümkün.

Global sağlık turizmi pastasının her sene yüzde 17-24 büyüyeceği tahmin ediliyor. Türkiye’nin büyüme oranı daha da yukarılarda. Eğer ülkemiz tanıtıma odaklanır, yatırımlarını arttırırsa Tayland ve Singapur’la yarışabilir.

l Türkiye daha iyisi için hangi adımları atmalı?

İlk olarak biz yabancı dil konusunda Tayland ve Singapur’un gerisindeyiz. Bu ülkelerde hemşireler İngilizce’yi akıcı bir şekilde konuşuyor. Türkiye, bu açığını profesyonel ekiplerle veya yabancı hastalara hizmet veren departmanlarla kapatmaya çalışıyor. Bu sürdürülebilir bir durum değil. Bu nedenle her platformda sağlık profesyonellerine İngilizce bilmeleri gerektiğini vurguluyoruz. Artık insanların hizmet aldığı hasta danışmanından, kan alma hemşiresine kadar herkes İngilizce konuşmalıdır. Bu birinci husus olup sektörün 10-15 sene sonrasını kurtaracaktır. İkinci olarak Türkiye, sağlık turizminde top destinasyonlar haline gelen ülkeleri rol model almalıdır. O ülkeler gibi hastaların güvenini artırıcı adımlar atmalıdır. Yani bizim turistlere “Türkiye’ye geldiğinde güvendesin” fikrini aşılamamız gerekiyor. Tayland, Singapur güvenilir bir marka haline geldi. Ama Türkiye şu anda yeni yeni yürümeye başladı. Koşmak için markamızı çok iyi bir şekilde sunmalıyız. Turistlere ülkemizin güvenilir olduğunu anlatmalıyız.

Markaj yapmalıyız

l Bunlar yeterli mi?

Yetmez. Tanıtım faaliyetlerine de ağırlık vermeliyiz. Müşterilerimizi yakın markaja almalı, ikna etmeliyiz. Her ortamda ülkemizi ve hizmetlerimizi net bir şekilde ifade etmeliyiz.

l Teşvikleri nasıl buluyorsunuz?

Esasında teşvikler gayet iyi kurgulanmış. Kapsamlı olan teşvikleri takdir ediyoruz. Fuar katılımları için yapılan maddi yardımları olumlu karşılıyoruz. Araştırmalar, danışmanlık hizmetleri için sunulan teşviklerden de memnunuz. Teşvik sistemi iyi. Bizim gibi büyük grupların tüm dünyada markalaşması adına hayata geçirilen Turquality yardımlarını da yararlı buluyoruz. Bu yardımların bizim büyümemizde payı büyük.

Turqualıty’yle büyüyoruz

l Turquality’nin size faydaları nedir?

Biz MLP Care olarak dünyada 120’yi aşkın ülkeden hasta alıyoruz. Bu ülkelerin 20’sinden fazlasında ofislerimiz bulunuyor. Turguality teşvikleriyle bunun ötesine geçiyor, pek çok ülkede medikal tıp merkezleri ve küçük hastanelerle büyümeye yöneliyoruz. 

l Hangi ülkelerde ofisleriniz söz konusu?

Bizim grubumuz çok büyük. Dört markamız, 31 hastanemiz var.  Çok geniş bir networkümüz söz konusu. Sınırları Kırgızistan’dan Tanzanya’ya uzanan bir networkten bahsediyoruz. Birçok firmanın gidemediği ülkelere gidiyoruz.

Ofislerimizle Kosova ve Bosna Hersek gibi Balkan ülkelerinde, Ortadoğu coğrafyasında faaliz. Ofislerimiz bizler için kıymetli olup bir elçi konumundalar.

Talep yağıyor

l Hangi ülkelerden talep alıyorsunuz?

MLP Care olarak dünyanın pek çok yerinde hizmet veriyoruz. 7-8 bölgede ilgi görüyoruz. Bu bölgelerin başında Ortadoğu bulunuyor. Körfez ülkelerinden art arda başvuru alıyoruz. 

Balkan ülkelerinden ve Doğu Avrupa’dan da pek çok taleple karşı karşıya kalıyoruz. Batı ve Kuzey Avrupa’dan da öyle. İngilizlerin, İrlandalıların, İskoçların, Hollandalıların bizi tercih etmeleri gurur verici. İspanyollar ile Almanların saç ekimi ve estetik için kapımızı çalmalarından mutluluk duyuyoruz. Bu tabloda uygun fiyatlarımız ve kaliteli hizmetlerimiz önemli rol oynadığını da kaydetmeliyiz.

Şu aşamada Afrika’da Frankofon ve Anglofon ülkeler de (Tanzanya, Çad, Nijer, Cibuti, Angola) bizim için ciddi bir destinasyon. Buralara değer veriyoruz. İskandinav ülkeleriyle de temas halindeyiz. Bu ülkeleri yakından takip ediyor, buralara dönük çalışmalar yürütüyoruz. 

Danışan, başvuran çok

l Sağlık noktasında en çok talep gören hizmetler nelerdir?

Bizim grubumuz niş tedaviler yapıyor. Pediatrik hematoloji ile kemik iliği ve organ nakilleri rağbet gören branşlarımızdan. Komplike tedavilerimiz için pek çok başvuru geliyor. Ayrıca onkoloji, nöroşirurji, beyin cerrahi bölümlerimize danışan ve müracaat eden çok. Bunun yanında Türkiye saç ekiminde ciddi bir marka haline geldi. İspanya’dan ülkemize yönelim görüyoruz. Estetikte de durum aynı.

Organ naklinde devlet anlaşmaları bizim için en önemli hasta kaynağı. Yelpazemiz geniş. Ürdün’den Bahreyn’e Ukrayna’dan Romanya’ya Makedonya’dan Bosna Hersek’e, Kazakistan’dan Kırgızistan’a Çad’dan Nijer’e kadar onlarca ülkeye hitap ediyoruz. Dünyanın önemli sağlık oyuncularından biri olma yolunda ilerliyoruz. Danışmanlıklarla, know how satışlarıyla iyi bir yere gelmeyi amaçlıyoruz.

Buğra Kardan/Yeni Akit