Türkiye'deki kadın yönetici sayısı yüzde 6 arttı

Türkiye'deki kadın yönetici sayısı yüzde 6 arttı

Grant Thornton'un araştırmasına göre, Türkiye, kadın yönetici sayısında geçen yıla göre yüzde 6'lık artışla yüzde 31 oranına ulaştı

Türkiye'deki kadın yönetici sayısı yüzde 6 arttı
16px
24px
07.03.2012 15:39
ABONE OLgoogle


Grant Thornton'un araştırmasına göre, Türkiye, kadın yönetici sayısında geçen yıla göre yüzde 6'lık artışla yüzde 31 oranına ulaşarak, yüzde 26 ile Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin (BRIC), yüzde 24 ile Avrupa Birliği, yüzde 22 ile Latin Amerika, yüzde 18 ile G7, yüzde 18 ile Kuzey Amerika ve yüzde 21 ile dünya ortalamalarını geride bıraktı.

Konuya ilişkin açıklamaya göre, Grant Thornton'ın her yıl Dünya Kadınlar Günü öncesinde hazırlanan kadın yöneticiler araştırması, 40 ülkeden yaklaşık 6 bin temsilci ile gerçekleştirildi.

Araştırmada, temsilcilere, şirketlerinde çalışan üst düzey yönetici sayıları ile bunların arasındaki kadın üst düzey yönetici sayıları sorularak üst yönetimdeki kadın çalışan oranları tespit edildi. Geçen yıl başında, araştırmaya Türkiye'den katılan şirketlerde, her 100 üst düzey yöneticiden 25'i kadın iken, bu sene yapılan araştırmada 31'inin kadın olduğu sonucuna ulaşıldı.

Bu sonuçlarla birlikte Türkiye, kadın yönetici sayısında bir önceki yıla göre yüzde 6'lık bir artış göstererek yüzde 31 oranına ulaştı.

Türkiye bu sonuçla, yüzde 26 ile Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin (BRIC), yüzde 24 ile Avrupa Birliği, yüzde 22 ile Latin Amerika ve yüzde 18 ile G7, yüzde 18 ile Kuzey Amerika ve yüzde 21 ile dünya ortalamalarını geride bıraktı.

Türkiye, ülkeler sıralamasında 40 ülke arasında 8. sırada

Türkiye, yüzde 31'lik oran ile 40 ülke arasında 8. sırada kendine yer bulurken, Rusya, Tayland, Gürcistan, İtalya ve Hong Kong'un gerisinde kaldı. Diğer taraftan Kanada, Amerika, İspanya, Fransa, Almanya, İsveç, İsviçre ve Yunanistan'ın ise açık ara ilerisinde bulunuyor.

Sıralamada Hindistan (yüzde 14), Almanya (yüzde 13) ve Japonya (yüzde 5) ise kadın yönetici istihdamında son üç sırayı paylaşan ülkeler olarak dikkati çekiyor.

Araştırmanın şaşırtan sonuçlarından birisi Japonya ile diğer Uzak Doğu ülkeleri arasındaki fark. Tayland (yüzde 39), Filipinler (yüzde 39) ve Hong Kong (yüzde 33) gibi bazı Uzak Doğu ülkeleri listede en üst sıralarda yer alırken, Japonya (yüzde 5) yönetimde neredeyse hiç kadın istemiyor ve 2011 sonuçlarına göre yönetimdeki kadın yönetici oranında 3 puanlık bir azalış gösteriyor.

Türkiye'de kadınlar en çok finans bölümü yöneticiliğinde görev alıyor

Türkiye'de kadınlar en çok finans bölümü yöneticiliği, ardından satış, insan kaynakları ve pazarlama yöneticilikleri görevlerinde rol alıyorlar. Araştırmaya Türkiye'den katılan şirketlerde, kadın yöneticiler yüzde 34'lük bir oran ile en fazla finans bölümlerinde tepe yöneticisi (CFO) veya finans direktörü gibi unvanlarla görev alıyor. Ardından yüzde 21 ile satış birimleri yöneticiliği, yüzde 16 ile insan kaynakları bölüm yöneticiliği ve yüzde 14 ile de pazarlama bölüm yöneticilikleri geliyor. Yönetim Kurulu Başkanı olarak görev yapanların oranı ise yüzde 9.

Global sonuçlara bakıldığında ise, yüzde 27 ile CFO/finans direktörü rolü en çok dikkati çeken rol. Ardından yüzde 21 ile insan kaynakları bölüm yöneticiliği, yüzde 12 ile operasyonlardan sorumlu kıdemli yönetici, yüzde 9 ile yönetim kurulu başkanlığı ve yüzde 8'erlik oranlarla pazarlama veya satış direktörlüğü geliyor. Yönetim kurulu başkanlığı koltuğunda en çok kadın olan ülkeler ise Avustralya ve Tayland olurken, bu konuda en fakir ülkeler ise Brezilya, Japonya ve Birleşik Arap Emirlikleri olarak belirlendi.

''Kadının ekonomik hayata daha fazla katıldığı yeni bir modele doğru ilerleniyor''

Rapor sonuçlarını değerlendiren Grant Thornton Türkiye Pazarlama ve İş Geliştirme Müdürü Hilal Baltacı, kadınların tarih boyunca hem aile hem ülke ekonomileri için birer itici güç görevi üstlendiklerini, global kadın yönetici ortalaması 1 puanlık artış gösterirken, Türkiye'de yaşanan 6 puanlık artışın olumlu karşılanabileceğini belirtti.

Hilal Baltacı, geleneksel aile yapısının değişmesinin de, kadının ekonomik hayata katılımını etkilediğini ifade ederek, Çin'de insanlık tarihinin en büyük iç göçünün 2000'li yıllarda yaşandığını, 2011'de şehirlerdeki nüfusun toplam Çin nüfusunun yüzde 50'sini geçtiğini ve 2020'de bu oranın yüzde 55'i bulacağının öngörüldüğünü bildirdi.

Aynı şekilde, Meksika'da, 2000'de yüzde 74 olan şehir nüfusunun, 2020'de yüzde 80'e ulaşacağını kaydeden Baltacı, ''Türkiye'de de paralel şekilde, nüfusun yüzde 76,8'i il ve ilçe merkezlerinde yaşıyor ve şehirleşme hızla devam ediyor'' dedi.

Hilal Baltacı, tüm dünyada nüfus dağılımlarında yaşanan bu farklılaşmaların geleneksel aile anlayışını değiştirdiğini ve kadının sosyal ve ekonomik hayata daha fazla katıldığı yeni bir modele doğru ilerlendiğini sözlerine ekleyerek, tüm bunlara rağmen toplum genelinde kadın eğitimi ve kadın çalışan oranının ideal düzeyde olmadığını, özellikle sivil toplum kuruluşları, basın ve üniversitelere bu bilincin geliştirilmesi konusunda önemli görevler düştüğünü dile getirdi.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde