Tefeci dosya masrafı almış

Siirt’te 13 kişiye 150 bin TL borç para verip, 750 bin TL kazanç sağladığı belirtilen tefecilere yönelik operasyonda 8 kişi gözaltına alındı. Operasyonun ardından ilginç detaylar ortaya çıktı. Tefecilerin banka gibi çalıştıkları, para verdikleri kişilere bankaların dosya masrafı gibi kesintiler yaptıkları belirlendi. Çetenin bu kesintileri ‘çay-şeker parası’ diye adlandırdığı belirlendi.

Gayrimenkul zenginleri

 Siirt Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Haziran ayında şehrin gayrimenkul zengini olarak bilinen kişilere operasyon düzenledi. Birinci dalga operasyonda bir yıl içinde vatandaşa yaklaşık 2 milyon TL faiz borcu yükleyen 14 kişi gözaltına alındı. Zanlılara ait 44 gayrimenkul ve 6 lüks arabaya el konuldu.

Siirt Polisi, ilk operasyonun ardından takip ettiği bir başka çeteye daha operasyon düzenledi. Yaklaşık 7 aylık takibin ardından 10 ayrı adrese yapılan baskında 8 kişi gözaltına alındı. Zanlılarla birlikte 10 gayrimenkul tapusu, 750 bin TL değerinde 13 senet, 19 bin TL nakit para, 26 bin TL değerinde 46 Cumhuriyet Altını, 2 para hareketlerini gösteren banka cüzdanı ve mağdurlara ait banka cüzdanları ve kredi kartları bulundu.

 Gözaltına alınan zanlılar sorgulanmak üzere Siirt Emniyet Müdürlüğü’ne götürülürken ele geçirilen belgeler de tek tek incelendi. Belgelerde tefecilik şebekesinin banka gibi çalıştığı tespit edildi. 10 bin TL borç verilen kişilerden 300 TL kesinti yapıldığı tespit edildi. Kesintinin nedenini zanlılara soran polis çok ilginç bir cevap aldı. Zanlılar borç verdikleri kişilerden bankaların “dosya masrafı” gibi para kestikleri bunu da ‘çay-şeker parası’ olarak adlandırdıkları ortaya çıktı.

Polisin incelemesinde çetenin 1 yıl içerisinde 13 kişiye 150 bin TL borç para verdiği ve 750 bin TL borçlandırdığı belirlendi. Yüzde 500 faiz ile para verdikleri kişilerin borçlarını ödeyemez hale gelmelerinin ardından çetenin mağdurların evlerini ve işyerlerini basarak tehdit ettikleri, bazı kişilerin araçlarını zorla sattırdıkları, bazı mağdurların ise gayrimenkullerinin kira gelirlerine el koydukları anlaşıldı.