Patronlar Kulübü TÜSİAD nasıl bir hükümet istiyor?
2001 krizinden sonra istikrarı tek parti iktidarında gören TÜSİAD, son seçim sonuçları üzerine bu ısrarından vazgeçmiş görünüyor.
10.06.2015 10:54
ABONE OL
2001 krizinden sonra istikrarı tek parti iktidarında gören TÜSİAD, son seçim sonuçları üzerine bu ısrarından vazgeçmiş görünüyor. Başkan Cansen Başaran Symes, “Hangi partiler kurarsa kursun o koalisyonla çalışırız” mesajı verdi.
TÜSiAD güçlü bir koalisyon hükümeti bekliyor
Gergin ve olaylı geçen parti kampanyalarının ardından genel seçimlerden alınan sonuçlar, iş dünyasını da rahatlatmış görünüyor.
İş derneklerinden ve örgütlerinden ilk gelen mesajlar, TBMM’ye giren 4 partiyi yani AKP, CHP, MHP ve HDP’yi, ülke gerçeklerini, ülke çıkarlarını göz önüne alarak uzlaşı içinde hareket etmeye yönelik oldu. Genel anlamda bakıldığında iş dünyası şimdilik “erken seçim”den söz etmiyor.
Tek parti ısrarı yok
Büyük patronları çatısında toplayan TÜSİAD’ın Başkanı Cansen Başaran Symes dahil, konuştuğum üyelerin en büyük arzusu bir an önce güçlü bir koalisyon hükümetinin kurulması ve istikrarın yeniden rayına oturtulup yola devam edilmesi.
Bilindiği gibi 2001 krizinden sonra koalisyon hükümetlerine karşı çıkan TÜSİAD, seçimden sonra ortaya çıkan paradigma değişikliği nedeniyle “istikrar için tek parti” görüşünü yenilemiş görünüyor. Koalisyonla da pekala istikrar sağlanabileceği yaklaşımını sergiliyor. Bu yaklaşımda en önemli koşul ise “güçlü bir koalisyon” olması.
Yeter ki koalisyon kurulsun
Symes, TÜSİAD açıklamasına getirdiği yorumla dernek önemli noktaların üzerinde durdu ve şu değerlendirmeleri yaptı: “Vatandaş güvenli bir şekilde oyunu kullandı ve bütün partileri göreve çağırdı. Şimdi siyasiler, gerekeni yapmalı, AKP, en çok oyu alan parti olarak güçlü bir koalisyon kurulması için harekete geçmeli. Biz TÜSİAD olarak hangi partiler kurarsa kursun o hükümetle çalışmaya hazırız.”
Hangi senaryo uyarsa
TÜSİAD, şimdilik ortaya çıkan senaryoların nasıl uygulamaya sokulacağını izlemekle yetiniyor. Bu konuda bir yorum yapılmıyor.
Daha önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetiyle olan polemikler ve gerginlikler de TÜSİAD açısından artık geride kalmış sayılıyor. En çok oyu alan AKP’nin koalisyon oluşturmada öncelikli olduğunu düşünen iş insanları, bu olmazsa 7-8 senaryo içinden en uygun hükümetin çıkabileceğini düşünüyorlar.
Türkiye’nin menfaatleri gözetilmeli
Symes, bu anlamda arkadaşlarının ortak anlayışını şöyle izah ediyor: “Türkiye’nin rekabet gücünü, iş dünyasının rekabet gücünü köreltmeyecek dünyada Türkiye’yi iyi temsil edecek her koalisyona açığız ve saygılıyız. Her vatandaş gibi parti liderleri de sorumludur. Türkiye’nin menfaatini iyi gözetip geçici seçeneklerle vakit geçirilmemelidirler.”
Ekonomi programımızı sunmak için bekliyoruz
TÜSİAD Başkan Yardımcısı Şükrü Ünlütürk de TBMM’ye giren partilerin bir koalisyon hükümeti kurmaları konusunda iyimser olduğunu belirtti ve “Ülkenin öncelikleri var. TÜSİAD olarak ekonomik programımızı hazırladık. Yeni hükümete sunmayı bekliyoruz” dedi.
Kolisyonu gündeme getiren sonuçları değerlendiren TÜSİAD’ın Ali Koç ile birlikte iki Başkan Yardımcısından Ünlütürk, “Siyasi parti yetkililerinin demeçlerini iyimser ve umut verici buluyorum. Umuyorum ki, önümüzdeki günlerde ortak bir uzlaşı için daha çok çalışacaklardır” değerlendirmesini yaptı.
Çağdaş demokrasi
Şükrü Ünlütürk’le İzmir’in seçimdeki tavrını da konuştuk. İzmir’in HDP’ye yüzde 10 civarında oy vermesini, “İzmir demokrasiyi sever. Çağdaş demokrasi adına da ilk kez bir partiye yüzde 10’un üzerinde verdi” dedi.
Bu oranın Cumhurbaşkanlığı seçiminde bile gerçekleşmediğini belirten Ünlütürk, “HDP’ye bu kadar yüksek oy verilmesinde barış sürecinin bir an önce sonuçlanması gayesi de vardır. Bu nedenle HDP’ye de büyük sorumluluklar yüklenmiştir” değerlendirmesini dile getirdi.
KAGİDER: Fırsat eşitliği sağlanmalı
KAGİDER Başkanı Sanem Oktar, örgütü açısından seçim sonuçlarını değerlendirdi. Kadın vekil sayısının 95'e ulaşmasının kendilerini mutlu ettiğini vurgulayan Oktar şöyle devam etti:
"Yönetimde söz sahibi otoritelerden Türkiye’de yaşayan tüm kadınlar adına talebimiz, ülkemizin en büyük ihtiyacı olan bireysel hak ve özgürlükler ve fırsat eşitliği konularında gerçekleşecek zihinsel dönüşümün sağlanabilmesi ve bu paralelde yeni Hükümet planlarının hazırlanıp ivedilikle uygulamaya konulmasıdır."
Güçlü ve açık bir Türkiye’ye
Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu BUSINESSEUROPE seçimler sonrası Türkiye'de demokrasinin ve AB üyeliği sürecinin önemine dikkat çeken bir açıklama yaptı.
Avrupa iş dünyasının demokratik, güçlü ve açık bir Türkiye’yi desteklediğini vurgulayan Genel Direktörü Markus Beyrer, AB ve Türkiye arasındaki Gümrük Birliği’nin günümüz koşullarına uyarlanacağına yönelik açıklamalarının da önemli olduğunu belirtti.
Perihan Çakıroğlu/Bugün
TÜSiAD güçlü bir koalisyon hükümeti bekliyor
Gergin ve olaylı geçen parti kampanyalarının ardından genel seçimlerden alınan sonuçlar, iş dünyasını da rahatlatmış görünüyor.
İş derneklerinden ve örgütlerinden ilk gelen mesajlar, TBMM’ye giren 4 partiyi yani AKP, CHP, MHP ve HDP’yi, ülke gerçeklerini, ülke çıkarlarını göz önüne alarak uzlaşı içinde hareket etmeye yönelik oldu. Genel anlamda bakıldığında iş dünyası şimdilik “erken seçim”den söz etmiyor.
Tek parti ısrarı yok
Büyük patronları çatısında toplayan TÜSİAD’ın Başkanı Cansen Başaran Symes dahil, konuştuğum üyelerin en büyük arzusu bir an önce güçlü bir koalisyon hükümetinin kurulması ve istikrarın yeniden rayına oturtulup yola devam edilmesi.
Bilindiği gibi 2001 krizinden sonra koalisyon hükümetlerine karşı çıkan TÜSİAD, seçimden sonra ortaya çıkan paradigma değişikliği nedeniyle “istikrar için tek parti” görüşünü yenilemiş görünüyor. Koalisyonla da pekala istikrar sağlanabileceği yaklaşımını sergiliyor. Bu yaklaşımda en önemli koşul ise “güçlü bir koalisyon” olması.
Yeter ki koalisyon kurulsun
Symes, TÜSİAD açıklamasına getirdiği yorumla dernek önemli noktaların üzerinde durdu ve şu değerlendirmeleri yaptı: “Vatandaş güvenli bir şekilde oyunu kullandı ve bütün partileri göreve çağırdı. Şimdi siyasiler, gerekeni yapmalı, AKP, en çok oyu alan parti olarak güçlü bir koalisyon kurulması için harekete geçmeli. Biz TÜSİAD olarak hangi partiler kurarsa kursun o hükümetle çalışmaya hazırız.”
Hangi senaryo uyarsa
TÜSİAD, şimdilik ortaya çıkan senaryoların nasıl uygulamaya sokulacağını izlemekle yetiniyor. Bu konuda bir yorum yapılmıyor.
Daha önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetiyle olan polemikler ve gerginlikler de TÜSİAD açısından artık geride kalmış sayılıyor. En çok oyu alan AKP’nin koalisyon oluşturmada öncelikli olduğunu düşünen iş insanları, bu olmazsa 7-8 senaryo içinden en uygun hükümetin çıkabileceğini düşünüyorlar.
Türkiye’nin menfaatleri gözetilmeli
Symes, bu anlamda arkadaşlarının ortak anlayışını şöyle izah ediyor: “Türkiye’nin rekabet gücünü, iş dünyasının rekabet gücünü köreltmeyecek dünyada Türkiye’yi iyi temsil edecek her koalisyona açığız ve saygılıyız. Her vatandaş gibi parti liderleri de sorumludur. Türkiye’nin menfaatini iyi gözetip geçici seçeneklerle vakit geçirilmemelidirler.”
Ekonomi programımızı sunmak için bekliyoruz
TÜSİAD Başkan Yardımcısı Şükrü Ünlütürk de TBMM’ye giren partilerin bir koalisyon hükümeti kurmaları konusunda iyimser olduğunu belirtti ve “Ülkenin öncelikleri var. TÜSİAD olarak ekonomik programımızı hazırladık. Yeni hükümete sunmayı bekliyoruz” dedi.
Kolisyonu gündeme getiren sonuçları değerlendiren TÜSİAD’ın Ali Koç ile birlikte iki Başkan Yardımcısından Ünlütürk, “Siyasi parti yetkililerinin demeçlerini iyimser ve umut verici buluyorum. Umuyorum ki, önümüzdeki günlerde ortak bir uzlaşı için daha çok çalışacaklardır” değerlendirmesini yaptı.
Çağdaş demokrasi
Şükrü Ünlütürk’le İzmir’in seçimdeki tavrını da konuştuk. İzmir’in HDP’ye yüzde 10 civarında oy vermesini, “İzmir demokrasiyi sever. Çağdaş demokrasi adına da ilk kez bir partiye yüzde 10’un üzerinde verdi” dedi.
Bu oranın Cumhurbaşkanlığı seçiminde bile gerçekleşmediğini belirten Ünlütürk, “HDP’ye bu kadar yüksek oy verilmesinde barış sürecinin bir an önce sonuçlanması gayesi de vardır. Bu nedenle HDP’ye de büyük sorumluluklar yüklenmiştir” değerlendirmesini dile getirdi.
KAGİDER: Fırsat eşitliği sağlanmalı
KAGİDER Başkanı Sanem Oktar, örgütü açısından seçim sonuçlarını değerlendirdi. Kadın vekil sayısının 95'e ulaşmasının kendilerini mutlu ettiğini vurgulayan Oktar şöyle devam etti:
"Yönetimde söz sahibi otoritelerden Türkiye’de yaşayan tüm kadınlar adına talebimiz, ülkemizin en büyük ihtiyacı olan bireysel hak ve özgürlükler ve fırsat eşitliği konularında gerçekleşecek zihinsel dönüşümün sağlanabilmesi ve bu paralelde yeni Hükümet planlarının hazırlanıp ivedilikle uygulamaya konulmasıdır."
Güçlü ve açık bir Türkiye’ye
Avrupa özel sektörünün temsil kuruluşu BUSINESSEUROPE seçimler sonrası Türkiye'de demokrasinin ve AB üyeliği sürecinin önemine dikkat çeken bir açıklama yaptı.
Avrupa iş dünyasının demokratik, güçlü ve açık bir Türkiye’yi desteklediğini vurgulayan Genel Direktörü Markus Beyrer, AB ve Türkiye arasındaki Gümrük Birliği’nin günümüz koşullarına uyarlanacağına yönelik açıklamalarının da önemli olduğunu belirtti.
Perihan Çakıroğlu/Bugün
