Otellere bidon bidon kaçak rakı

Otellere bidon bidon kaçak rakı

Mey İçki CEO'su Galip Yorgancıoğlu, güneydeki otellere bidon bidon kaçak rakı ve votka gittiğini, vergilerin artırılması durumunda kaçakçılığın ve kayıtdışının daha da artacağını söyledi.

Otellere bidon bidon kaçak rakı
16px
24px
15.11.2007 10:35
ABONE OLgoogle

Yorgancıoğlu, Avrupa Birliği'nin, rakıdaki ÖTV'nin artırılması talebi ve  sektördeki diğer konularla ilgili bir açıklama yaptı.

Türkiye'de asgari ÖTV tutarlarının litre başına rakı için 35,85 YTL, votka ve cin için 41,42 YTL ve viski için 70,93 YTL olduğuna işaret eden  Yorgancıoğlu, yerli üretim ile ithalata uygulanan vergilere bakıldığında aynı ürün grubu için herhangi bir ayrımcılığın söz konusu olmadığını,  AB'deki uygulamanın tek farkının, tüm ürün gruplarına aynı vergi oranının uygulanmaması olduğunu söyledi.

Buna karşılık AB'nin geleneksel ve milli içki olarak tanımlanan bazı  içkiler için düşük vergi istisnası tanımladığını belirten Yorgancıoğlu,  şöyle devam etti:

"Bunlar Yunanistan'da Uzo, Fransa'nın deniz aşırı bölgelerinde üretilen Rom'dur. AB, 1992 yılında Yunanistan'a Uzo ve Fransa'nın bu bölgelerinde  üretilen Rom için, bu içkilerin söz konusu ülkelerin milli içkileri  olduğu gerekçesiyle ayrıcalıklı vergi izni vermiştir. Bu ayrıcalık  sayesinde Fransa Rom'a, Yunanistan da Uzo'ya, aynı derecede üretilen  içkilere oranla yüzde 50 daha az ÖTV uygulamaktadır. Portekiz de, 2002  yılında yine deniz aşırı belli bölgelerde üretilen içkileri için yüzde  75 daha düşük vergi ödeme izni almıştır. Bu istisnai uygulamalar halen  yürürlüktedir.”

RAKI İÇİN DE İSTİSNALAR UYGULANSIN

Galip Yorgancıoğlu, rakının da Türkiye'ye özgü milli içki olduğunu  vurgulayarak, söz konusu ülkelere ve adı geçen ürünlere tanınan vergi  istisnasının gerekçelerinin rakı için de geçerli olduğunu, AB ile  müzakere sürecinde rakının milli içki olarak kabul edilmesi ve vergi  ayrıcalığının sürdürülmesi gerektiği, aksi takdirde Türkiye'de  sanayici, üzüm ve anason yetiştiren çok geniş bir çiftçi kitlesi ile  esnaf ve tüketicinin mağdur olacağını söyledi.

Türkiye'de 1997 yılında 73 milyon litre rakı satılırken, bu miktarın şu  anda 50 milyon litreye gerilediğine dikkati çeken Yorgancıoğlu, şu  görüşleri aktardı:

"O günden bugüne rakının düşmesinin en önemli sebebi, fiyatının arka arkaya gelen ÖTV artışıyla yükselmesi. ÖTV artışının, illa vergi  artışıyla sonuçlanmadığı ortaya çıktı. ÖTV'yi artırdığınız zaman, üretim  sahte ve kaçağa kayıyor. Türkiye'de böyle bir risk var.

Şu anda hala  güneydeki otellere bidon bidon rakı, votka gidiyor. Kaçak ve kayıt  dışı... Şu anda zaten Maliye ve devlet, alkollü içeceklerde kayıt  dışının farkında olduğu için bandrol sistemine geçildi. ÖTV'ye yapılacak  artışlar, kayıt dışını daha fazla körükleyecektir. Bandrol bir çözüm  olabilir, ama kontrolün çok ciddi yapılması lazım.”

5 Kasım 2007'den itibaren tüm nihai satış noktalarında içkilerin  bandrollü satılmak zorunda olduğunu hatırlatan Yorgancıoğlu, uygulamanın  ve denetlemelerin kusursuz olması konusunda devleti çok kararlı  gördüklerini, bandrolsüz ürün alana, satana ve dağıtana çok ciddi hapis,  para cezaları, kapatma ve el koymaların söz konusu olacağı duyumunu  aldıklarını söyledi. Yorgancıoğlu, sektör olarak bu yaptırımların bir an  önce devreye girerek hem devlete hem de sektöre zarar veren kişi ve  kuruluşların etkisiz hale getirilmesini beklediklerini kaydetti.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde