Önce seksle bozduk sonra evlilikle

Önce seksle bozduk sonra evlilikle

90'ların kadın dergileri cinsel özgürlük adına akla hayale gelmedik haberler yaparken, şimdi ise..

Önce seksle bozduk sonra evlilikle
16px
24px
05.06.2010 19:51
ABONE OLgoogle

90'ların kadın dergileri cinsel özgürlük adına akla hayale gelmedik haberler yaparken, 2000'li yıllarda aynı dergiler sadece aşk ve evlilikten bahseder oldu. Acaba kadın dergileri günah mı çıkartıyor?

Bazı gazeteciler araştırma yapmak için türlü numara yapıp kendilerini heba ederlerken, haber benim gibi şanslıların ayağına kendiliğinden gelir. Geçen ay en yakın arkadaşımın ailesinin Dikili'deki evindeydik ve gecenin bir vakti, tüm dedikoduları bitirip yorgun düşmüşken, ışığı belli belirsiz yanan koridordaki ceviz kütüphaneden eski dergileri alıp geldi yanıma. 'Bak bende nasıl bir hazine var' dedi, yıllanmış onca eski dergiyi önüme yığdı.

Heyecanla karıştırmaya başladık, cemiyet hayatının asla yaşlanmayan önemli isimlerinin botoks-detoks ve silikon keşfedilmeden önceki hallerine, işlenen konulara, mankenlerin cüretkarlığına bakıp gülmeye başladık. Dergileri alıp İstanbul'a getireceğimi söyledim ama arkadaşım 'Sakın aklından bile geçirme' dedi, 'Sana bile vermem bunları'... Yeni nesil de haberdar olsun o yıllarda yenilen nanelerden diyerek, derhal sayfaların fotoğraflarını çektim.

Yeni nesil kendinden öncekileri pek masum zanneder genellikle, oysa boyalı basın bundan yirmi yıl önce şimdiki yayın yönetmenlerinin cesaret edemeyecekleri haberlerle doluydu. İnternet yoktu ama aslan yürekli yazarlar vardı. Üstelik bu yazarlar gidişatı değiştirmeye can atıyorlardı. Her şey böyle başladı ve hiç kuşku yok ki 90'lı yıllarda memlekette cinsel devrim adına 'sıkı' adımlar atıldı.

ADIM ADIM CİNSELLİK

Kadınlar sevişmeyi keşfetme yolunda acemice ilerlerken, işin kaymağını erkekler yedi. Hatta cinsel devrimi kadınlardan daha çok desteklediler. Haklılardı da, büyük şehirlerde yaşayanlar da dahil olmak üzere, yıllarca el ele tutuşacak kız arkadaş bulamayan erkekler, bir anda 'Sevişirim ama evlenmem' diyen kadınlarla karşılaştılar.

Daha ne isteyebilirlerdi ki?

Tabuları yıkmaya karar veren kadınların karşısında tabuları paramparça etmeye can-ı gönülden hazır, şahane adamlar vardı. Feminizmi herkes kendine göre yorumladı, erkek düşmanı olarak da görüldüler; özgürlüklerine düşkün ve asla evlenmeyi, çocuk yapmayı düşünmeyen kariyer odaklı kadınlar olarak da. (Öyle saçma ve karışık bir imaj oluştu ki, kaşlarını almayan, ağda yaptırmayan kadınlar feministtir diyen bile çıktı. Hatırlayınız: Yakın zamanda Hülya Avşar'ın açıklamaları!)

90'ların kadın dergileri, haberleri, araştırmaları, röportajları ve köşe yazarlarıyla dönemin trendine uyarak veya belki de trend belirleyici olarak 'seks'ten, özgürlükten, cinsel eşitlikten söz ettiler.

ŞİMDİ, DAHA ÜSTÜ   KAPALI YAZILIYOR

Bıkıp usanmadan erkeği baştan çıkartmanın yollarını, yakalanmadan nasıl aldatılacağını, bir erkekle evlenmeden aynı evde yaşamanın kurallarını anlattılar. Gayet radikal bir dergi izlenimi veren Options'ta 'oral seks' adım adım anlatılmıştı, sanırım henüz başlayanlar veya bir türlü başlayamayanlar için. Bugün bu haberi yapacak bir dergi olduğunu sanmıyorum. En azından daha üstü kapalı anlatılır hadise...
Kim dergisi başlı başına olaydı, Duygu Asena ve 'candaş'ları her ay kadını ilgilendiren ciddi ve sosyal konuları ele aldılar ama öte yandan erotizmden, pornografiden, kadınların seksten zevk almalarından bahsettiler ki; baştan çıkmaya hazır kadınların akılları hayli karıştı.

Homo sapiens'ten milyonlarca yıl sonraya denk gelen bir tarih diliminde nihayet kendi ayaklarının üzerinde durmayı başarabilen ve üreten Türk kadını, aynı zamanda sevişeceği erkeğe de karar veriyordu. Yaşasındı!

Da, sonra ne oldu?

Sonrası gayet basit, bir baktılar ki erkekler yan çiziyor. Seviştikleri kadınlarla değil, sevişmedikleriyle evleniyorlar. Sonra kadınlar yine bir baktılar ki, kariyer ruhu besleyemiyor; her kadın sığınacak bir omuz, bir evlat hasreti çekiyor.

Bugün manşetlerdeki paranoya işte bu sebepten, illa bir evlilik haberi var birinci sayfalarda. Herkes aşık olsun, erkekler aşkına sahip çıksın, her kadın yuva kursun isteniyor. Eh madem bir taş attık kuyuya hep beraber çıkartacağız. Dünya üzerindeki son bekar kadın evlenene kadar da mücadelemiz sürecektir.
Yaşasın evlenmek isteyen kadınların haklı mücadelesi.
Yaşasın aşktan korkmayan erkekler...

Gerçek feministler çok iş başardılar

Feminizm için uğraşan ve ne olduğunu anlatmaya çalışan candaşlar elbette önemli işler de başardılar, haksızlık etmeyeyim. Dertleri sadece seks değildi elbette; dayak, töre, berdel, kuma, dini nikah, başlık parası, siyasette kadın, anayasa düzenlemeleri, aile içi şiddet, çalışma hayatında kadın, okuma-yazma seferberlikleri hep bu dönemlerde dillendirilmeye başlamış ve müthiş bir aydınlanmaya giden yolda ilk ışıklar yakılmıştır.

Sosyete taç peşinde!

Bir zamanların en çok ses getiren magazin dergilerinden biriydi Klips. 1999 yılına ait bu dergide bulduğum bir haberi paylaşmak istedim. 1970 yılında bir güzellik yarışmasına takma isimlerle katılan Ahu Tuğbay ve Ender Mermerci haberi müthiş değil mi? Asuman Yolaç'ın birinci olduğu yarışmaya 19 yaşındayken katılan Mermerci sinema güzeli seçilmiş. Bugünün magazincilerinden de masa başı işi ve hayal ürünü olmayan ve ses getirecek bu tarz haberler bekliyoruz. Mermerci ve Tuğbay kraliçe olamamışlar ama prensesler gibi yaşadıkları muhakkak; niyetlenmek önemli baksanıza.

Elif Aktuğ/Akşam

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde