OVP gerçeklerle uyuşmuyor: Mehmet Şimşek'e zor sorular

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, gelişmekte olan ülkelere sermaye akımlarının artacağını söylüyor. Fakat bu yılın geçen sürecinde de görüldüğü üzere gelen sermayenin ana ekseni sıcak paradan ibaret kaldı.

Sıcak para akımlarının sağladığı parasal destek ve Kredi Garanti Fonu teminatlı kredi genişlemesi sayesinde yakalanan yüzde 5'lik büyüme ivmesine karşın, cari açıkta geçen yıla göre çift haneli artış yaşandı.

Son çeyrekte büyüme 0.2 puan artarken, cari açığın milli gelire oranı 1 puanın üzerinde arttı. Üstelik bu tırmanış Haziran sonrası ithalatta görülen yukarı yönlü ivmelenme öncesindeydi.

Şimşek'in öngörüsü gerçekleşirse sıcak para akımları artacak. Bu artışın yaratacağı bollukla Türkiye ekonomisinin kronik hastalığı olan sıcak paraya dayalı büyüme baş göstermesi kaçınılmaz. Kaldı ki bunun işaretleri yukarıda da belirttiğimiz üzere 2017'de görülüyor.

FED'in önümüzdeki ay bilanço daraltmaya başlayacağı, dünyada enflasyonun kıpırdanmaya başlayarak faizleri artıracağı ortamda Türkiye'ye nasıl bir kaynak akışı olacak orası ayrı bir merak konusu. Daha iki gün önce Barzani referandumu gerginliği nedeniyle, yüzde 11.9'a yönelen piyasa gösterge faizi ve katılaşan çekirdek enflasyon dikkate alındığında Şimşek'in para politikasında sıkı duruş söyleminin zarureti ortaya çıkıyor.

Son 4 yılda dolar karşısında yüzde 50'ler düzeyinde değer yitiren TL'nin, ekonomik kırılganlıklar daha da artmışken nasıl değerlenecek de kişi başı gelirimiz düşerken birden 3 bin dolar artacak? Sayın Şimşek bunu açıklamalıdır!

Borçlan-tüket ekonomisi dışında OVP'de yeni bir yol sunmayan Hükümet'in, öngörüleri ve hedeflerinin gerçekten uzak olduğu aşikar.

Recep Erçin/Aydınlık