Nazım Hoca CEO'ları tatmin edemedi!

Nazım Hoca CEO'ları tatmin edemedi!

"Karanlık bir yolda yürüyoruz" diyen CEO'ları Başbakan Yardımcısı Ekren'de ikna edemedi..

Nazım Hoca CEO'ları tatmin edemedi!
16px
24px
19.12.2008 08:58
ABONE OLgoogle

Türkiye'nin önemli holdinglerinin CEO'ları yıl sonu yaklaşırken global krizin etkilerini iliklerinde hissediyor. Yaptıkları bütçeleri iki veya üç kere revize eden yöneticiler, 2009 için iyice karamsar. "En büyüğünden en küçüğüne tüm şirketler kötü durumda. Herkes birbirini idare ediyor. Karanlık bir yolda yürüyoruz" diyen CEO'lar finans sorununu yönetenin bu krizi aşabileceğini düşünüyor.

CEO Clup toplantısına katılan yöneticilerden edindiğim izlenim böyle. 100'e yakın CEO dün Devlet Bakanı ve Başbakan yardımcısı Nazım Ekren ve ekonomi yönetimini dinlemek için bir araya geldi. Aralarında TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, SPK Başkanı Turan Erol, İMKB Başkanı Hüseyin Erkan'ın da olduğu 18 bürokrattan karanlığa biraz ışık tutmalarını bekledi.

Ekren, Türkiye Ekonomisi 2009 konulu konuşmasında en son yayınlanan büyüme verilerinin hem sektörel gelişme hızları hem de harcamalar bakımından üzerinde durulması gereken sinyalleri verdiğini, işsizlik rakamlarının da farklı sinyaller içerdiğini söyledi. Toplantının hedefinin ise eski kırılganlıklardan daha çok yeni dönemde, hem Türkiye'nin yapısından dolayı ortaya çıkma ihtimali olan hem de küresel finansal krizin tetikleyebileceği kırılganlıkları katılımcılarla çok net ve açık bir şekilde değerlendirmek olarak açıkladı. Sorunlara ilişkin bir perspektif değişikliği açısından ipuçları alabileceklerini anlatan Ekren, bu kriz döneminde kamudan çok özel sektörün değişim ve dönüşüm sürecinde olduğunu belirtti. Ekren, Türkiye'de artık ikinci nesil reformlara yönelmek gerektiğine işaret etti.
 
Saldırgan faiz dönemi
Erken toplantının basına kapalı bölümünde ise global krizle ilgili rakamlara dayalı geniş bir sunum yaptı. Katılanların toplantı başında söylediği gibi bir üniversite hocası gibi anlattığı kriz konuşmasında ABD Merkez Bankası'nın teknik anlamda "0" olarak nitelenen faiz indirimi kararını "Çok saldırgan faiz indirimleri dönemi başladı. Aşırı faiz indirimi ile karşı karşıyayız" sözleriyle değerlendirdi.

"Ekonomi yönetimi olarak kırılganlık ve sürdürülebilirlik konusundaki alışkanlıklarımızı ve düşüncelerimizi bir daha gözden geçirmemiz gerekir" diyen Erken, şu mesajları verdi:
 
DOLARİZASYON SÜRECİ BAŞLADI: ABD piyasalara 6 trilyon dolar enjekte etti. Bir defalık çekler verildi. Verilen desteklerin önemli kısmı dünyaya yayılmış durumda. Dolarizasyon sorunu ciddi olarak yaşanacak.
GÜVEN ORTAMI TESİS EDİLEMEDİ: Dünyada bana göre algılama aldanması yaşandı. Gözetim ve denetim eksikliği nedeniyle oldu bu. Bütün önlemlere rağmen hala dünyada güven ortamı tesis edilemedi. Bu farklı sendromlar yaratıyor.
 
TÜRKİYE KRİZDEN CİDDİ ETKİLENDİ: Türkiye finans konusunda sağlam görünse de kriz dalgalarının ciddi etkisi altında kaldı. Ancak Türkiye 2006'dan beri kendine has bir konjonktürün de etkisi altındaydı. Büyüme, sanayi üretimi, kapasite kullanımı azalıyordu.
 
KAMU VE FİNANS YAPILANDI ÖZEL SEKTÖR GEÇ KALDI: Kamu sektörü açısından 2001 krizinden sonra ekonomi nisbi olarak iyileşti. Finans sektörü de eskiye oranla sağlıklı. Ama şirketlerin yeniden yapılanması ertelendi. İzlenecek yol haritasını beraber belirleyelim. Ne derseniz yapacağız. İnisiyatif almaya hazırız. Yeni bir dinamizm enjeksiyonu yapalım. Kamu ne yaptığını raporlarla size sunsun. Şeffafça paylaşalım. Krizin aşılmasında güven ve girişim duygularını kuvvetlendirmek için yönetişim önemli.

Ekren, konuşmasıyla işadamları ve yöneticiler için ne yazık ki yeni bir şey söylemedi. CEO'ların yorumu ise "Bunları biliyoruz. Uygulama ne olacak" oldu. Sektörlerin sıkıntılarını anlatan temsilciler ise ne yazık ki karamsarlıktan kurtulmak için toplantıya gelenleri daha da karamsar yaptı... Ama Ekren'in otomotivciler için bir özrü vardı. "EKK'ya müracat eden otomotivcileri ihmal ettik" diyen Ekren, önümüzdeki pazartesiden sonra sektör temsilcileri toplantıya davet ettiklerini söyledi.
 
 SEKTÖRLERDEN ACI HABERLER
 
Koç Holding Otomotiv Grubu
Başkanı Turgay Durak:
İç pazar için tedbir şart
Otomotiv krizi şiddetli yaşıyor. 1.5 milyon kapasiteye sahip sektörde 400 bin kişi çalışıyor. İhracat ve iç pazarda ciddi gerileme var. İhracatın yüzde 80'i AB'ye. Yüzde 25-30 azalma bekliyoruz. İç pazarda da yüzde 30 civarında daralma olacak. ABD, AB sektörü canlandırmak için adımlar atıyor. Hükümet ne yapacak? İç pazar için acil tedbirler alınmalı. En azından moral sağlayacak birkaç önlem alınmalı. Bize teşvik iyi bir şey değildir diyenler kendileri her şeyi yapıyor.
 
Koç Holding Beyaz Eşya Grubu
Başkanı Gündüz Özdemir:
A sınıfı teşvik edilmeli
Tedbirler açıklanırken krizi fırsata dönüştürmekten de sözediliyor. 2001'de bunu yaşadık. Ancak süratin fevkalade önemli olduğunu hatırlatırım. Beyaz eşya sektörü 4 milyon kişiye istihdam sağlıyor. Net katma değer getiren sektörlerden biri. İstihdam ve enerji maliyetleri en önemli sıkıntı. 2500 kişi işsiz kaldı. A sınıfı ürünlerin kullanımı teşvik edilmeli, standart dışı ürünlerin kontrolü için denetim laboratuarları kurulmalı.
 
Ülker Gıda Grubu
Başkanı Atilla Kurma:
Mali disiplin sürmeli
Türkiye'de yatırımlar maliyetli. Reel faizler yüksek, ülke riski yüksek. Devlet yatırımdan bir de kaynak kullanım destekleme fonu alıyor. Yani yatırıma bir nevi vergi. Bu da işletme sermayelerini açaltıyor. KDV yüzde 8'e indi ama biz birçok ürüne yüzde 18 ödüyoruz. Biriken KDV iadelerimizi de alamıyoruz. Türkiye 2002-2007 arasında ciddi büyüme gösterdi. Bu ekonomi yönetiminin bütçe disiplini ve faiz dışı fazlaya dikkat etmesiyle oldu. Aynı disiplinin sürmesini istiyoruz.
 
Shell Genel Müdürü
Canan Ediboğlu:
Kredi sorunları var
Akaryakıt sektörü 62 milyar YTL'lik büyüklüğü ile en önemli sektörlerden biri. 2003'de liberalleşen sektörde yabancıların ilgisi arttı. Ancak krizden sonra ilk kez büyüme hızı düştü. Yüzde 1,5'dan daha az olacak. Vadeler azaldı, kredi sorunları başladı. 20 günlük stok tutma mecburiyeti zarar verdi. Fiyat düşüşlerinin faturası ise 700 milyon dolar. Hükümetin kayıtdışı mücadelesi artık o noktaya geldi ki saygın şirketler kaçakçılık soruşturmalarıyla karşı karşıya, potansiyel suçlu olarak görülüyor.

Jale Özgentürk/Referans

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde