Koç, dışarıda marka içeride banka bakıyor

Koç grubunun büyüme ve pazar çeşitlendirmesi adına yurtdışına odaklandığını ifade eden Mustafa Koç, bankacılıkta zirveye tırmanmak adına organik değil inorganik büyüme peşinde olduklarını ifade etti

Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, grup CEO’su Turgay Durak ile Dış İlişkiler ve Kurumsal İletişim Direktörü Oya Ünlü Kızıl’ı yanına alarak önceki gün Elmadağ’daki Divan otelinde ekonomi gazetecileriyle öğle yemeğinde bir araya geldi. Otelin Osmanlı mutfağından örnekler sunan restoranında hazırlanan dev yuvarlak masadaki mönü Mustafa Koç’un ‘sushi’ tercihi sonrası bir anda Japon ağırlıklı tatlara döndü. Koç’un 2012 hedefleri, Avrupa’daki kriz, yerli oto, yeni projeler, yurtdışı yatırımlar ve grubun marka alım planları 1.5 saatlik sohbete damgasını vurdu. Mustafa Koç’un Türkiye ekonomisinin durumu ve holdingin performansı konuşulduğunda masaya (tahtaya) üç kez vurması dikkat çekti. Koç, “Bu kadar karmaşık bir coğrafyanın içerisinde ülkemiz maşallah çok iyi durumda, şükretmemiz lazım” dedi.

2012’nin ilk 1.5 ayının performansının iyi yönde olmadığını kaydeden Koç, “Hava şartları, sömestr tatili gibi etkenleri göz önünde bulundurduğumuzda ilk iki ay çok iyi değildi. Ocak ayı genellikle durgun geçer. Ancak ben talep ertelemesini Mart, Nisan, Mayıs aylarında telafi edeceğimizi tahmin ediyorum” dedi.

‘Pazarı çeşitlendirin’

Grubun ihracatının yüzde 70’ini Batı pazarlarına yaptığının altını çizen Koç, yurtdışıyla iş yapan şirketlerin diğer bölgelerde yeni pazarlar bulması adına çağrıda bulunduklarını belirterek, “Pazar çeşitlendirmesi yapmak mecburiyetindeyiz. Arçelik, Güney Afrika’nın beyaz eşya devi Defy’yi aldı. Dolayısıyla bu pazar çeşitlendirmesini tüm ihracat konumunda olan şirketlerimize hedef olarak veriyoruz. Başka çaresi de yok. Avrupa’nın içinde bulunduğu durumdan çıkması zaman alacak” diye konuştu.
2012’ye 6.5 milyar liralık rekor yatırım bütçesiyle giren Koç Holding, Avrupa bölgesinde yaşanan gelişmeler ve içerideki gidişata bakıldığında planlarında değişikliğe gitmiyor. “Dünyadaki kriz ve Avrupa’nın durumu yatırım planlarınızda bir ertelemeye neden olacak mı?” sorusuna Mustafa Koç şu yanıtı verdi: “Hayır, her şeye olduğu gibi devam ediyoruz. Daha önce de belirttiğimiz Ford Otosan, Tofaş, Tüpraş, Arçelik’teki yatırımlarımızda hiçbir değişiklik yok.”

Mısır’a fabrikada geri adım yok

Koç grubu olarak marka alımı adına her an fırsat peşinde oldukları bilgisini aktaran Mustafa Koç, “Tabii ki alım için ilginç bir gelişme olursa çok ciddi şekilde değerlendirmeye alacağımız aşikar” dedi.
Koç yurtdışında büyüme adına Avrupalı markaların alımının olabileceğini belirterek şunları söyledi: “Avrupa’dan da olabilir tabii. Güney Afrika bizim için önemli. Kara Afrika da buna dahil. Mısır’da sıfırdan yatırım yapmak için tam el sıkışıyorduk, Arap Baharı başlayınca askıya aldık. Arçelik fabrikası... Tabii Mısır da onun hinterlandı Libya, Cezayir, Tunus, Fas hiç küçümsenmeyecek bir pazar. Bu bölgelerle ciddi ilgiliyiz.”

‘Fiat desteğe hazır, daha ne olsun’

Hükümetin yerli otomobil projesinde İtalyan ortağı Fiat’la birlikte adı sürekli gündemde olan Tofaş’ın bu işe ciddi olarak baktığını bildiren Mustafa Koç, bununla birlikte yüzde 100 yerli otomobil yapmanın mümkün olmadığını kaydetti. Koç yerli otomobil konusunun çok ciddi ve kritik bir süreç olduğunu hatırlattı.

“Yerli otomobil üretilmesi fikrini yabancı ortağımız Fiat ile ciddi olarak düşünüyoruz. Fiat Türkiye’ye olan güvenini sıkça dile getiriyor” diyen Koç, şunları kaydetti: “Bir Türk markası olması konuşuluyor, bunun üzerine çalışıyoruz. Ancak derseniz ki her parçası Türkiye’de üretilecek mi, böyle bir şey dünyada yok. Bugün en iyi şartlarda, en iyi yedek parça ile en iyi otomobili üretmeye çalışıyoruz. Kaldı ki tüm dünyada otomotiv şirketleri birbirlerinin platformlarını kullanıyorlar. Örneğin Tofaş’ın otomobil platformunu birçok şirket kullanıyor. Apple neden iPad üretimini Çin’de yaptırıyor? Fiat “Biz desteğe hazırız” diyor. Daha ne olsun.”

‘Birincilik için alım yapmalıyız’

Yapı Kredi’nin bankacılık liginde ilk sıralara çıkma adına organik değil inorganik büyüme yoluna gitmesi gerektiğini belirten Mustafa Koç, Garanti ve Akbank’a bakınca Yapı Kredi Bankası istediği atağı bir türlü gerçekleştiremiyor, sizce durum nasıl?” sorusu üzerine, şu yanıtı verdi: “Öyle düşünmemek gerekiyor. Birinci olduğumuz alanlar da var. Örneğin kredi kartları... Elbette Garanti Bankası ve Akbank’ın aktif büyüklüğü daha önde. İnorganik büyüme ile buraya çıkabiliriz. Halkbank ile ilgiliydik süreç devam etmedi. Biz çıkacak fırsatları değerlendirmeye hazırız.”

‘2 milyar dolarlık Opet Harvard’da ders olur’

Mustafa Koç, “Gruptaki en dinamik şirketiniz hangisi?” sorusuna “Hepsinin yeri ayrı, her şirketimizin kendine has özellikleri var” girişiyle yanıt verdi. Sonrasında 2002’de yüzde 50 hissesini 125 milyon dolara aldıkları Opet’i hatırlattı. Koç, “Opet’e baktığınız zaman Harvard’da başarı örneği olarak okutulabilecek bir vaka. Pazarda ikinci sıraya yerleşti. Piyasa değeri 2 milyar doları buldu. 250 milyon dolardan buraya...Nurten Hanımın çok ciddi katkısı var. Zira Yapı Kredi de aynı şekilde, banka 6 yıl içerisinde çok ciddi başarılar ile dolu bir süreç geçirdi” dedi. “Grupta performansı en düşük şirket hangisi?” sorusuna ise Koç’tan bir yanıt gelmedi.

Tüpraş’ın İran kontratı sürüyor gözler haziranda

İran’a yaptırım senaryosunun Tüpraş’a olası etkisi sorulduğunda Koç Holding CEO’su Turgay Durak, şunları söyledi: “Bizim Koç Topluluğu olarak bu konuda bir duruşumuz var. Uluslararası bir konu ve hükümetimiz nasıl bir hareket tarzı öngörecek ise biz de ona uyacağız. Öyle bir şey olduğu zaman Batı da İran’a karşı ambargo uygulayabilecek ise, İran da beyan ettiği gibi bazı batılı ülkelere ham petrol vermeyecekse zaten petrolün fiyatı tüm dünyada belirli bir miktar artacaktır. Çeşitli petrol türleri var. Fiyatlar herkes için belirli bir miktarda yükselecektir. Sadece biz etkileneceğiz diye bir şey yok, dünyanın her yerindeki fiyatlarda bir miktar yükseliş olacaktır.”

Durak grup ve Türkiye açısından İran’ın nakliye ve navlun avantajına dikkat çekti.

Bu konuyla ilgili olarak Mustafa Koç ise, “ABD bıçak kemiğe dayanana kadar ‘rafine mal satmayacaksınız ama petrol alabilirsiniz’ diyordu petrol fiyatları yükselmesin diye. Ondan sonra bir adım daha öteye gidip ‘artık ham petrol de alabilirsiniz’ demeye başladılar. Biz bu konuda kontratlarımız bitene kadar almaya devam ediyoruz, ondan sonra ne olacak belli değil. Kontratların bitmesine daha var, en hazirana kadar devam edecektir” şeklinde konuştu. Şükrü Andaç/Milliyet