Halkbank hisseleri Reza Zarrab haberleriyle sert düştü
Halkbank hisseleri, İran asıllı iş adamı Rıza Zarrab'a yönelik ABD'de devam eden soruşturma kapsamında gelen haberlerle sert düştü.
26.05.2016 10:29
ABONE OL
Yıl başından bu yana yüzde 13 değer kaybeden hisse, dün gece gelen haberlerin ardından güne yüzde 1,5 düşüşle başladıktan sonra kayıplarını yüzde 3,2'nin üzerine kadar artırdı. Hisse 10:10 itibariyle yüzde 2,8 düşüşle 9,02 liradan işlem görüyor.
Bankayı takip eden analistlere göre ABD'de devam eden Reza Zarrab soruşturması ile ilgili haber akışı hisseler üzerinde etkili oluyor.
Ünlü Menkul Değerler Araştırma Direktörü Vedat Mizrahi hisselerdeki hareketin ABD'den gelen haberlerle ilgili olduğunu belirtti.
Mizrahi, "Bugünkü hareketi kesinlikli devam eden soruşturmaya bağlamak lazım. Buradan Halkbank'ın eski Genel Müdür'ünü yaptığı iddia edilen bir şeyin Halkbank'ın bundan sonraki operasyonlarını etkileyip etkelemeyeceğini ya da bunun nasıl fiyatlanması gerektiğini söylemek zor. Riskten kaçınan yatırımcının pozisyonlarını başka banka hisselerine taşımasını sonucu bankacılık endeksinin altında performans göstermesini beklemek yanlış olmaz diye düşünüyorum" dedi.
Deniz Yatırım Analisti Sadrettin Bağcı'ya göre de Halkbank hisselerindeki doğrudan bu haber akışı ile ilişkilendirmek mümkün.
Bağcı, "Olası parasal sonuçlarını görmeden yorum yapmak istemem açıkçası. Parasal sonuç ile de Halkbank'a verilecek olasi ceza ve/veya yaptırımları kastediyorum. Olmayabilir de, sadece kişisel olarak ismi geçenler ceza alabilir. Ama görünen net olarak kamu bankalarının bu süreçte hisse fiyatı olarak yıpranmaya devam edeceği" ifadelerini kullandı.
ABD'ye giriş yapmak isterken Miami Havalimanı'nda gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan Zarrab'a yönelik soruşturma kapsamında gelen detaylar hisse üzerinde etkili oluyor.
ABD'li savcılar yüksek miktardaki varlığından dolayı kaçma riski olduğu için Zarrab'ın kefalet isteğini reddederken; gerekçe dilekçesinde ABD yaptırımlarını deldiği için tutuklu bulunan iş adamının, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da aralarında bulunduğu isimlerin yer alması Halkbank hisselerinde satışa sebep oldu.
New York Güney Bölge Başsavcı Preet Bharara’nın dilekçesinde, Zarrab’ın İran yararına işlemler yapmak ve kendi şebekesini rakiplerine karşı güçlendirmek için aralarında Aslan’ın da bulunduğu üst düzey banka memurlarına ve kabine üyelerine rüşvet verdiği iddiası aktarılırken, Zarrab’ın dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve AB Bakanı Egemen Bağış ile ilişkileri de kaçma ihtimali bulunduğu iddiasını güçlendirmek için kullanıldı.
Mart ayında Miami'de gözaltına alınmasından bu yana tutuklu olan Zarrab, İran'ın veya diğer kurumların ABD yaptırımlarını göz ardı etmesine yardımcı olarak yüz milyonlarca dolarlık mali işlem gerçekleştirmekle suçlanıyor.
Halkbank yönetimi 21 Mart'ta yaptığı açıklamada Reza Zarrab'ın ABD'deki soruşturması ile bankanın herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını açıklamıştı.
Bankadan yapılan açıklamada, "Bazı yayın organlarında ABD'de yürütülen bir soruşturma kapsamında Bankamızın adı da verilerek haberler yapılmakta ve asılsız tezviratlar üretilmektedir. Söz konusu soruşturmayla Bankamızın herhangi bir bağlantısı bulunmamaktadır. Bu kapsamda Bankamıza yönelik herhangi bir inceleme talebi bulunmadığı gibi Bankamız herhangi bir inceleme ya da soruşturmanın tarafı değildir. Bankamız bugüne kadar olduğu gibi tüm iş ve işlemlerini ulusal ve uluslararası düzenlemelere uygun bir şekilde yürütmektedir" ifadeleri kullanılmıştı.
Bankayı takip eden analistlere göre ABD'de devam eden Reza Zarrab soruşturması ile ilgili haber akışı hisseler üzerinde etkili oluyor.
Ünlü Menkul Değerler Araştırma Direktörü Vedat Mizrahi hisselerdeki hareketin ABD'den gelen haberlerle ilgili olduğunu belirtti.
Mizrahi, "Bugünkü hareketi kesinlikli devam eden soruşturmaya bağlamak lazım. Buradan Halkbank'ın eski Genel Müdür'ünü yaptığı iddia edilen bir şeyin Halkbank'ın bundan sonraki operasyonlarını etkileyip etkelemeyeceğini ya da bunun nasıl fiyatlanması gerektiğini söylemek zor. Riskten kaçınan yatırımcının pozisyonlarını başka banka hisselerine taşımasını sonucu bankacılık endeksinin altında performans göstermesini beklemek yanlış olmaz diye düşünüyorum" dedi.
Deniz Yatırım Analisti Sadrettin Bağcı'ya göre de Halkbank hisselerindeki doğrudan bu haber akışı ile ilişkilendirmek mümkün.
Bağcı, "Olası parasal sonuçlarını görmeden yorum yapmak istemem açıkçası. Parasal sonuç ile de Halkbank'a verilecek olasi ceza ve/veya yaptırımları kastediyorum. Olmayabilir de, sadece kişisel olarak ismi geçenler ceza alabilir. Ama görünen net olarak kamu bankalarının bu süreçte hisse fiyatı olarak yıpranmaya devam edeceği" ifadelerini kullandı.
ABD'ye giriş yapmak isterken Miami Havalimanı'nda gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanan Zarrab'a yönelik soruşturma kapsamında gelen detaylar hisse üzerinde etkili oluyor.
ABD'li savcılar yüksek miktardaki varlığından dolayı kaçma riski olduğu için Zarrab'ın kefalet isteğini reddederken; gerekçe dilekçesinde ABD yaptırımlarını deldiği için tutuklu bulunan iş adamının, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da aralarında bulunduğu isimlerin yer alması Halkbank hisselerinde satışa sebep oldu.
New York Güney Bölge Başsavcı Preet Bharara’nın dilekçesinde, Zarrab’ın İran yararına işlemler yapmak ve kendi şebekesini rakiplerine karşı güçlendirmek için aralarında Aslan’ın da bulunduğu üst düzey banka memurlarına ve kabine üyelerine rüşvet verdiği iddiası aktarılırken, Zarrab’ın dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve AB Bakanı Egemen Bağış ile ilişkileri de kaçma ihtimali bulunduğu iddiasını güçlendirmek için kullanıldı.
Mart ayında Miami'de gözaltına alınmasından bu yana tutuklu olan Zarrab, İran'ın veya diğer kurumların ABD yaptırımlarını göz ardı etmesine yardımcı olarak yüz milyonlarca dolarlık mali işlem gerçekleştirmekle suçlanıyor.
Halkbank yönetimi 21 Mart'ta yaptığı açıklamada Reza Zarrab'ın ABD'deki soruşturması ile bankanın herhangi bir ilişkisinin bulunmadığını açıklamıştı.
Bankadan yapılan açıklamada, "Bazı yayın organlarında ABD'de yürütülen bir soruşturma kapsamında Bankamızın adı da verilerek haberler yapılmakta ve asılsız tezviratlar üretilmektedir. Söz konusu soruşturmayla Bankamızın herhangi bir bağlantısı bulunmamaktadır. Bu kapsamda Bankamıza yönelik herhangi bir inceleme talebi bulunmadığı gibi Bankamız herhangi bir inceleme ya da soruşturmanın tarafı değildir. Bankamız bugüne kadar olduğu gibi tüm iş ve işlemlerini ulusal ve uluslararası düzenlemelere uygun bir şekilde yürütmektedir" ifadeleri kullanılmıştı.
