Hakim sormadığı yerden tutukladı
Hukuk rezaletine dönüşen 22 Temmuz operasyonunda 11 polisin tutuklama gerekçesi, 'casusluk' olarak açıklanırken, ortaya çıkan ayrıntılar yeni bir skandalı daha gündeme getirdi.
31.07.2014 07:48
ABONE OL
Hukuk rezaletine dönüşen 22 Temmuz operasyonunda 11 polisin tutuklama gerekçesi, 'casusluk' olarak açıklanırken, ortaya çıkan ayrıntılar yeni bir skandalı daha gündeme getirdi. Mahkemede ifadeleri alınan polislere, casuslukla ilgili hiç soru sorulmadığı anlaşıldı. Serbest kalan polislerden İstanbul eski TEM Müdürü Erol Köse, "Hakim casuslukla ilgili hiç soru sormadı. delil de göstermedi. Arkadaşlarımızın neden tutuklandığını biz de bilmiyoruz" dedi
Polislere yönelik 22 Temmuz operasyonunda yakalanan 49 şüpheliden 38’i önceki gece yarısı serbest bırakıldı. Polislerden 30’u tahliye edilirken sekizi denetimli serbestlik kapsamında salıverildi. Bu sekiz kişi hakkında yurtdışına çıkış yasağı kondu. Gözaltı sürelerinin dolduğu Cumartesi gününden beri hukuka aykırı olarak adliyede tutulan emniyet görevlilerinden, ifadeleri bir türlü alınamayan 17’si tahliye edilenler arasında yer aldı.
Tutuklanıp Metris Cezaevi’ne gönderilen 11 kişi arasında eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün de bulunuyor. Sorgulamaları yapan İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi hâkimi İslam Çiçek, önceki gün, tüm şüphelilerin ifadesini almayacağını ve dosya üzerinden karar vereceğini belirtmişti. Çiçek, “Sorgu kilitlendi. Dosya üzerinden karar vereceğim” demişti. Hâkim, kararını 21.00’de açıklayacağını duyurmuştu ancak kararın duyurulması gece yarısını buldu. Bu üç saatlik gecikme çeşitli tartışmalara neden oldu.
HÂKİMİN SUÇLAMALARI
11 kişi, “Devlet güvenliği açısından önem arz eden, gizli kalması gereken ve temin edilmesiyle siyasal ve askerî casusluk suçunu oluşturan dinleme verileriyle ilgili içeriklerde imzalarının bulunduğu ve delilleri karartma şüpheleri olduğu” gerekçesiyle tutuklandı.
İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi hâkimi İslam Çiçek’in tutuklanmasına karar verdiği isimler şöyle: Yurt Atayün, Erhan Körtek, Ensar Doğan, Aytekin Koçak, Ali Fuat Altıntaş, Abdulkadir Ağır, Yunus Emre Uzunoğlu, Şahin Akdeniz, Serdar Bayraktutan, Muhammed Kaya ve Mehmet Örs.
Öte yandan soruşturma ile ilgili usulsüzlük iddialarının sonu gelmiyor. Yurt Atayün’ün avukatı, müvekkilinin “2013’te Başbakan’ın üç görüşmesinin dinlendiği iddiasıyla ile ilgili tutuklandığını” söyledi. Oysa Atayün, o sırada görevde değildi, 2012’de görevinden alınmıştı.
Serbest bırakılanlar arasındaki başkomiser Mehmet Işık, adliye çıkışı yaptığı açıklamada, “Ben serbest kaldım ama benim emrim altındaki memur tutuklandı. Böyle hukuksuzluk olur mu” diye sordu. Şüpheliler, hâkimin kendilerine yöneltilen suçlamalarla ilgili somut delil gösteremediğini ve mantıklı sorular soramadığını belirtti.
DÖRT DEFA TAYİN EDİLDİM
Önceki gece yarısı serbest kalan polisler, adliyeden çıkışta yakınlarının sevgi gösterisiyle karşılandı. Polisler, kendilerini bekleyen basın mensuplarına adliyede yüzyüze kaldıkları hukuksuzlukları anlattı.
Serbest kalan İstanbul Terörle Mücadele eski Şube Müdürü Ömer Köse, kendilerine askerî ya da siyasi casusluk iddialarıyla ilgili herhangi bir delil gösterilmediğini ve soru sorulmadığını belirtti. Köse, özetle şunları dile getirdi: “Ben ve arkadaşlarım ne yaptıysak hukuk içinde, kanun içinde yaptık. Yanlış bir işin altına imza atmadık. Özür dilememiz gerektiğinde de her zaman özrümüzü diledik. Fakat ne yaptıysak hukuk içerisinde yaptık. Bu yürüttüğümüz soruşturmayla alakalı tutuklansak üzülmeyecektik. Serbest kaldık sevinmiyoruz. Bugüne kadar herkes konuştu bugün biz konuşacaktık fakat ifade veremedik. Bu yürüttüğümüz soruşturmada özür dileyecek bir mevzu yok. Zaten 17 Aralık’tan sonraki süreçte görevden alındılar. 4 defa tayin edildim. Ardından açığa alındım. Silah ve kimliğime el konuldu ve en son oturduğum lojmandan atılmam için yönetmelik değiştirildi. Meslek hayatım boyunca yüzlerce taktir aldım.
KANUNSUZLUK YAPMADIK
Yaklaşık iki buçuk yıllık yürütülen bir soruşturmada kanunsuz hiçbir iş ve eylem yapmadık. Bütün yaptığımız iş ve eylemlerin altında Cumhuriyet Savcısı 20’ye yakın hâkimin kararları var. Tutuklanan arkadaşlarım Yurt Müdür ya da diğerleri soruşturmanın yaklaşık 4-5 ayında görev yapmışlardır. Askerî casusluk ya da siyasal casusluk a ilgili ne emniyet ifademizde ne savcılık ifademizde kesinlikle hiçbir delil ve emare gösterilemedi ve soru da sorulmadı. Neden tutuklandığını biz de bilmiyoruz.”
“VERDİĞİMİZ YOLSUZLUK VE RÜŞVET MÜCADELESİNİN BEDELİNİ ÖDEDİK"
Serbest kalan emniyet mensupları arasında Kazım Aksoy da vardı. “Yolsuzluk operasyonu yaptık diye pişmiş tavuğun başına gelmeyenler başımıza geldi” diyen Aksoy, şöyle konuştu: “Ben 17-25 Aralık’tan sonra bayağı bir badire atlattım. Öncelikle Gaziosmanpaşa’ya atandım daha sonra iki kez açığa alındım. İki kez meslekten ihraç edildim. Daha sonra gözaltına alındım. 8 gündür de gözaltındayım. Yani rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yaptık diye pişmiş tavuğun başına gelmeyen her şey başımıza geldi.
Bundan sonra da devam edecektir. Etsin hiç önemli değil. Çünkü biz hukuksuz ve kanunsuz hiçbir şey yapmadık. Mahkemenin kararı savcının talimatı haricinde hiçbir şey yapmadık. Eğer yapmış olsaydık bize gösterirlerdi. Ama kesinlikle böyle bir şey olmadı. Bizim de nasıl Adnan Menderes’in demokrasi mücadelesinde nasıl bir bedel ödedi, biz de rüşvet ve yolsuzluk mücadelesinde bedel ödememiz gerekiyordu. Onu ödedik.
Annem hasta olduğu için bir yıl içerisinde ikinci kez felç ameliyatı geçirdi. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden onun yanında refakatçiyken alındım. Doktorlar kesinlikle annemin ‘Sıkıntı stres yaşamaması gerekiyor’ dediler Ben anneme haber vermeden geldim. Halen de haberi yok televizyon seyrettirmiyorlar. Telefonla görüştürülmüyor. Şu ana kadar halen haberi olmadı. Haberi olursa telafisi mümkün olmayacak şeyler olacağından endişe ediyorum.”
“BENİ ÖĞRETMENEVİNDEN APAR TOPAR ALIP İSTANBUL'A GETİRDİLER"
Emniyet Amiri Oğuzhan Ceylan da yaptığı açıklamada şöyle konuştu: “Şırnak’ta Terörle Mücadele Şubesi’nde görev yaptım. Ondan önce de 12 yıl boyunca İstanbul’da çalışmaktan gurur duyduğum Terörle Mücadele Şubesi’nde gece gündüz demeden çalıştığım ve birçok başarılı operasyonlara imza attım. Bir Terörle Mücadele Amiri olarak yaptığım her işle hep gurur duydum. Ta ki tayinimin çıktığı Zonguldak Devrek İlçesi’nde ev tutmak için gittiğimde öğretmen evinden apar topar gözaltına alınıp, İstanbul’da o gurur duyduğum şubeme gittiğimde koluma kelepçe takmaları ve beni o nezarete atmaları çok ağırıma gitti. Benim için en utanç verici şey budur.”
CASUSLUKTAN TUTUKLANDILAR
Metris Cezaevi’ne gönderilen 11 kişi arasında eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün de bulunuyor. 11 kişi, “Devlet güvenliği açısından önem arz eden, gizli kalması gereken ve temin edilmesiyle siyasal ve askeri casusluk suçunu oluşturan dinleme verileriyle ilgili içeriklerde imzalarının bulunduğu ve delilleri karartma şüpheleri olduğu” gerekçesiyle tutuklandı.
Taraf
Polislere yönelik 22 Temmuz operasyonunda yakalanan 49 şüpheliden 38’i önceki gece yarısı serbest bırakıldı. Polislerden 30’u tahliye edilirken sekizi denetimli serbestlik kapsamında salıverildi. Bu sekiz kişi hakkında yurtdışına çıkış yasağı kondu. Gözaltı sürelerinin dolduğu Cumartesi gününden beri hukuka aykırı olarak adliyede tutulan emniyet görevlilerinden, ifadeleri bir türlü alınamayan 17’si tahliye edilenler arasında yer aldı.
Tutuklanıp Metris Cezaevi’ne gönderilen 11 kişi arasında eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün de bulunuyor. Sorgulamaları yapan İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi hâkimi İslam Çiçek, önceki gün, tüm şüphelilerin ifadesini almayacağını ve dosya üzerinden karar vereceğini belirtmişti. Çiçek, “Sorgu kilitlendi. Dosya üzerinden karar vereceğim” demişti. Hâkim, kararını 21.00’de açıklayacağını duyurmuştu ancak kararın duyurulması gece yarısını buldu. Bu üç saatlik gecikme çeşitli tartışmalara neden oldu.
HÂKİMİN SUÇLAMALARI
11 kişi, “Devlet güvenliği açısından önem arz eden, gizli kalması gereken ve temin edilmesiyle siyasal ve askerî casusluk suçunu oluşturan dinleme verileriyle ilgili içeriklerde imzalarının bulunduğu ve delilleri karartma şüpheleri olduğu” gerekçesiyle tutuklandı.
İstanbul 1. Sulh Ceza Mahkemesi hâkimi İslam Çiçek’in tutuklanmasına karar verdiği isimler şöyle: Yurt Atayün, Erhan Körtek, Ensar Doğan, Aytekin Koçak, Ali Fuat Altıntaş, Abdulkadir Ağır, Yunus Emre Uzunoğlu, Şahin Akdeniz, Serdar Bayraktutan, Muhammed Kaya ve Mehmet Örs.
Öte yandan soruşturma ile ilgili usulsüzlük iddialarının sonu gelmiyor. Yurt Atayün’ün avukatı, müvekkilinin “2013’te Başbakan’ın üç görüşmesinin dinlendiği iddiasıyla ile ilgili tutuklandığını” söyledi. Oysa Atayün, o sırada görevde değildi, 2012’de görevinden alınmıştı.
Serbest bırakılanlar arasındaki başkomiser Mehmet Işık, adliye çıkışı yaptığı açıklamada, “Ben serbest kaldım ama benim emrim altındaki memur tutuklandı. Böyle hukuksuzluk olur mu” diye sordu. Şüpheliler, hâkimin kendilerine yöneltilen suçlamalarla ilgili somut delil gösteremediğini ve mantıklı sorular soramadığını belirtti.
DÖRT DEFA TAYİN EDİLDİM
Önceki gece yarısı serbest kalan polisler, adliyeden çıkışta yakınlarının sevgi gösterisiyle karşılandı. Polisler, kendilerini bekleyen basın mensuplarına adliyede yüzyüze kaldıkları hukuksuzlukları anlattı.
Serbest kalan İstanbul Terörle Mücadele eski Şube Müdürü Ömer Köse, kendilerine askerî ya da siyasi casusluk iddialarıyla ilgili herhangi bir delil gösterilmediğini ve soru sorulmadığını belirtti. Köse, özetle şunları dile getirdi: “Ben ve arkadaşlarım ne yaptıysak hukuk içinde, kanun içinde yaptık. Yanlış bir işin altına imza atmadık. Özür dilememiz gerektiğinde de her zaman özrümüzü diledik. Fakat ne yaptıysak hukuk içerisinde yaptık. Bu yürüttüğümüz soruşturmayla alakalı tutuklansak üzülmeyecektik. Serbest kaldık sevinmiyoruz. Bugüne kadar herkes konuştu bugün biz konuşacaktık fakat ifade veremedik. Bu yürüttüğümüz soruşturmada özür dileyecek bir mevzu yok. Zaten 17 Aralık’tan sonraki süreçte görevden alındılar. 4 defa tayin edildim. Ardından açığa alındım. Silah ve kimliğime el konuldu ve en son oturduğum lojmandan atılmam için yönetmelik değiştirildi. Meslek hayatım boyunca yüzlerce taktir aldım.
KANUNSUZLUK YAPMADIK
Yaklaşık iki buçuk yıllık yürütülen bir soruşturmada kanunsuz hiçbir iş ve eylem yapmadık. Bütün yaptığımız iş ve eylemlerin altında Cumhuriyet Savcısı 20’ye yakın hâkimin kararları var. Tutuklanan arkadaşlarım Yurt Müdür ya da diğerleri soruşturmanın yaklaşık 4-5 ayında görev yapmışlardır. Askerî casusluk ya da siyasal casusluk a ilgili ne emniyet ifademizde ne savcılık ifademizde kesinlikle hiçbir delil ve emare gösterilemedi ve soru da sorulmadı. Neden tutuklandığını biz de bilmiyoruz.”
“VERDİĞİMİZ YOLSUZLUK VE RÜŞVET MÜCADELESİNİN BEDELİNİ ÖDEDİK"
Serbest kalan emniyet mensupları arasında Kazım Aksoy da vardı. “Yolsuzluk operasyonu yaptık diye pişmiş tavuğun başına gelmeyenler başımıza geldi” diyen Aksoy, şöyle konuştu: “Ben 17-25 Aralık’tan sonra bayağı bir badire atlattım. Öncelikle Gaziosmanpaşa’ya atandım daha sonra iki kez açığa alındım. İki kez meslekten ihraç edildim. Daha sonra gözaltına alındım. 8 gündür de gözaltındayım. Yani rüşvet ve yolsuzluk operasyonu yaptık diye pişmiş tavuğun başına gelmeyen her şey başımıza geldi.
Bundan sonra da devam edecektir. Etsin hiç önemli değil. Çünkü biz hukuksuz ve kanunsuz hiçbir şey yapmadık. Mahkemenin kararı savcının talimatı haricinde hiçbir şey yapmadık. Eğer yapmış olsaydık bize gösterirlerdi. Ama kesinlikle böyle bir şey olmadı. Bizim de nasıl Adnan Menderes’in demokrasi mücadelesinde nasıl bir bedel ödedi, biz de rüşvet ve yolsuzluk mücadelesinde bedel ödememiz gerekiyordu. Onu ödedik.
Annem hasta olduğu için bir yıl içerisinde ikinci kez felç ameliyatı geçirdi. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden onun yanında refakatçiyken alındım. Doktorlar kesinlikle annemin ‘Sıkıntı stres yaşamaması gerekiyor’ dediler Ben anneme haber vermeden geldim. Halen de haberi yok televizyon seyrettirmiyorlar. Telefonla görüştürülmüyor. Şu ana kadar halen haberi olmadı. Haberi olursa telafisi mümkün olmayacak şeyler olacağından endişe ediyorum.”
“BENİ ÖĞRETMENEVİNDEN APAR TOPAR ALIP İSTANBUL'A GETİRDİLER"
Emniyet Amiri Oğuzhan Ceylan da yaptığı açıklamada şöyle konuştu: “Şırnak’ta Terörle Mücadele Şubesi’nde görev yaptım. Ondan önce de 12 yıl boyunca İstanbul’da çalışmaktan gurur duyduğum Terörle Mücadele Şubesi’nde gece gündüz demeden çalıştığım ve birçok başarılı operasyonlara imza attım. Bir Terörle Mücadele Amiri olarak yaptığım her işle hep gurur duydum. Ta ki tayinimin çıktığı Zonguldak Devrek İlçesi’nde ev tutmak için gittiğimde öğretmen evinden apar topar gözaltına alınıp, İstanbul’da o gurur duyduğum şubeme gittiğimde koluma kelepçe takmaları ve beni o nezarete atmaları çok ağırıma gitti. Benim için en utanç verici şey budur.”
CASUSLUKTAN TUTUKLANDILAR
Metris Cezaevi’ne gönderilen 11 kişi arasında eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün de bulunuyor. 11 kişi, “Devlet güvenliği açısından önem arz eden, gizli kalması gereken ve temin edilmesiyle siyasal ve askeri casusluk suçunu oluşturan dinleme verileriyle ilgili içeriklerde imzalarının bulunduğu ve delilleri karartma şüpheleri olduğu” gerekçesiyle tutuklandı.
Taraf
