Habbab: İnsan yatırıma hevesleniyor

Habbab: İnsan yatırıma hevesleniyor

Habbab, şirketin İskenderun'da yer alan işlenmiş petrol ürünleri depolama tesisinin kapasitesini büyütme kararı alarak yeni bir yatırıma soyundu.

Habbab: İnsan yatırıma hevesleniyor
16px
24px
09.05.2011 13:06
ABONE OLgoogle

Bugüne dek Ortadoğu'da yaşananlarla ilgili iyimser konuşan Mehmet Habbab, şimdi hem kaygılarını hem de Türkiye'nin önündeki fırsatları anlattı

1995'te 22 Arap ülkesiyle ticaret hacmimiz 3 milyar dolar iken, bugün rakam 40 milyar dolara çıktı. Körfez sermayesinin Türkiye'ye olan ilgisi, kalkan sınırlar, artan ticaret hacmi ile neredeyse tek pazara dönüşen bölgeyi en iyi okuyan isimlerden biri de Delta Petrol Taşıma ve Depolama Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Habbab. Lübnan kökenli işadamı, hem Türk- Lübnan hem de Türk - Ortadoğu İş Konseyleri'nin başkanlığını yürütüyor. Habbab, bugüne dek yaşananlarla ilgili hep iyimser konuştu...

Bugün ise o iyimserliğin yerini temkinli bir kaygı almış. Habbab'ın oluşumunda etkin olduğu Ortadoğu'da AB benzeri bir örgütlenme projesi olan Levant, adeta tarihin taşlarına takılıp tökezlemiş durumda... Röportajımız öncesinde Habbab'a gelen bir telefon Umman'da yapılacak Levant Zirvesi'nin güvenlik nedeniyle ertelendiğini bildiriyor. Öte yandan bölgede yaşananların fırsatları da beraberinde getireceğini anlatan Habbab, "Libya yeniden inşa edilecek, öte yandan kartlar yeniden dağılacak. Yani, Ortadoğu'daki toz bulutu dağıldığında, nerede durduğunuz önem kazanacak" diyor.

 Ortadoğu'da yaşananları nasıl yorumluyorsunuz? Türkiye tüm bunların neresinde duruyor?

Ortadoğu'daki demokratikleşme hareketleri bölge için çok yeni bir eğilim. Doğal olarak istikrarı bozuyor tabii. Bunların sonucunda yeni güçler ortaya çıkacak. Türkiye'nin komşularla açılım politikası başarıyla yürütüldü, iyi ilişkiler kurduk. Şimdi aynı ilişkileri yeni gelenlerle kurmamız gerekecek.

 Olayların devamını öngörüyor musunuz? Yeni ülkeler eklenir mi?

Ortadoğu önümüzdeki 3-5 yıl içinde kargaşa içinde olacak. Bazı ülkeler bunalıma girecek, bazı ülkeler çıkacak. Bakın, SSCB 1995'de dağıldı, hala toparlanıyor. Geriye kalan ülkelerde hala diktatörler var. Sadece Gürcistan'da bir ihtilal oldu ve Şevardnadze gitti. Baba, oğul, torun yönetimlerinin devam ettiği ülkeler kendilerini yeniden yorumlamalı. Türkmenistan, Kazakistan, Özbekistan ve Azerbaycan'da benzer olaylar bekliyorum.

 Mısır'da olaylar duruldu... İş dünyası nasıl etkilendi bunlardan?

Mısır'da olaylar bitti denildi ama orada çalıştığımız çok sayıda kişi şu anda Dubai ve Londra'ya kaçtı. İş yapmak için muhatap bulmanız lazım. Yani orası da oturmadı.. Eylül'de yapılacak seçimle yeni simalar gelecek. Tunus'ta 6. Başbakan değişiyor. Ürdün'de başladı durdu. Suriye ana baba günü. Cezayir'de olaylar başladı durdu. Yeniden başlayabilir. Bahreyn'de başladı durdu. Maalesef tütün bölgede Şii-Sünni ayrımı başladı. Dengeler çok değişiyor.

 Birbirine birçok açıdan entegre olmuş ülkeler bunlar... Türkiye böyle bir yola girmişken tüm bu olanları talihsizlik olarak mı nitelemeliyiz?

Rakamlar anlatıyor durumu... 1995'te Suriye-Türkiye arasında turist hacmi 31 bin kişiydi. Geçen yıl 1.3 milyon oldu. Vizeler kalktı. Beyrut'a haftada 2 uçak varken günde 6 uçak oldu.

 Peki Türkiye'nin de içinde bulunduğu Levant Projesinde durum ne?

Proje kısa süreli sekteye uğrayabilir. Önümüzdeki hafta Umman'da toplanacaktık, iptal oldu. Tüm Arap ülkeleri bu projenin önemini bir kez daha anladılar. Bu proje de iş, aş, ekmek demek.

 Yeni pazarlardaki potansiyel nasıl?

1995'te 22 Arap ülkesiyle olan ticaret hacmimiz 3 milyar dolardı. Şimdi 40 milyar dolar. 14 milyarı petrol, 25 milyarı ise petrol olmayan işler. Çikolata, tekstil ne bulursak satıyoruz. Ama küresel oyuncuysak, büyük resme bakmamız lazım. Başka ülkelerde de de fırsatlar var, Vietnam, Kamboçya, Singapur, Çin, Malezya gibi ülkeleri yakın izlemek lazım.

 Neresindeyiz projenin?

Önümüzdeki haftaki toplantının gündemi merkezin neresi olacağıydı. Herkes biz olalım diyor ama altyapıları yok. Merkezin Lübnan veya Türkiye olması mantıklı. Birçok ülkede iyi bir internet bağlantısı yok. Saddam zamanında Irak'la çalışırken faks almak için istihbarat bürosuna müracaat ediyorduk. İzin alıyorduk. Makine alıyorduk. Sırf faks almak için Musul'da bir şirket kurmuştuk.

Arapları ikna etmek için doğru zaman

Arap sermayesinin Türkiye'ye ilgisi nasıl?

Bugün Arapların paralarını Türkiye'ye getirmeleri şart, çünkü en istikrarlı liman konumundayız. Çok iyi bir fırsat var önümüzde. Şu anda hiçbir Arap başka bir Arap ülkesine yatırım yapmıyor. Ama Türkiye'de yapar. Gayrimenkul, hizmet, gıda, tarım, enerji gibi belli sektörler var. Abu Dabi fonu 800 milyar dolar, Kuveyt 700 milyar dolar fon var. Suudi Arabistan'ın senelik yatırım planı 80 milyar dolar. 2022'ye kadar Katar altyapıya 140 milyar dolar yatıracak. 

 Libya'da ciddi sıkıntı yaşadı müteahhitler... Hangi bölgelerde potansiyel var?

Bizim müteahhitler için Irak çok büyük potansiyel, Suudi Arabistan öyle, kısa vadede Katar, yakında Libya gelecek. Ancak Suudi Arabistan'a bir türlü gitmiyoruz. Bizim aldığımız işlerin toplamı 2.5 milyar dolar. Geçen yıl Koreliler 55 milyar dolarlık iş aldı. Biz yerlilerle ortaklık kurmuyoruz. Halbuki o tip ülkelerde, tanıdık çok mühim. Biz güvenemiyoruz ama Koreli güveniyor.

Mehmet Habbab: İnsan yatırıma hevesleniyor

İşlenmiş petrol ürünlerini depolayan Delta Grubu'nun da başında olan Habbab, şirketin İskenderun'da yer alan işlenmiş petrol ürünleri depolama tesisinin kapasitesini büyütme kararı alarak yeni bir yatırıma soyundu. 650 bin ton olan kapasitesini yüzde 35 artırarak 1 milyon tona çıkaracaklarını anlatan Habbab, "Gelecek sene sonunda petrol depolama tesisimizi bitirmiş oluruz. İşlerimiz iyi gidiyor. Finansman kolaylaştı, insan yatırıma hevesleniyor. Ortam müsait. 100 milyon dolara yakın bir yatırım olacak" diyor. Habbab, "İskenderun'da petrol ürünleri taşıyan büyük gemilerin rahat yanaşabileceği 2.3 kilometrelik m uzunluğunda bir iskele yapıyoruz. 2023'deki 500 milyar dolar ihracat hedefimizdeki yeni pazarlar için hazırlanıyoruz" diyor. Gulf Akaryakıt dağıtım istasyonlarında yüzde 30 büyüdüklerini kaydeden Habbab, "Ege'de 111 bayimiz var" dedi.

MEHMET HABBAB KİMDİR?

İlköğrenimini İsviçre, liseyi İngiltere'de tamamlayan Habbab, Pennsylvania Üniversitesi'nde ekonomi okudu, Wharton School of Business'da MBA yaptı. İş hayatına, 1970'de ofis malzemeleri şirketi kurarak adım attı. 1980'li yıllarda Delta Petrol'ü kurdu. Habbab, Türk- Lübnan İş Konseyi, Türk-Orta Doğu İş Konseyleri ve Türk-Arap İşadamları Federasyonu Başkanlığını yürütüyor.

Sevda Yüzbaşıoğlu/Sabah

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde