‘Gecekondu işadamı’ kime denir?

‘Gecekondu işadamı’ kime denir?

Doğan Holding Şeref Başkanı Aydın Doğan, sessizliğinin suiistimal edildiğini müşahede etmiş olacak ki, haysiyet cellatlarına cevap verdi.

‘Gecekondu işadamı’ kime denir?
16px
24px
26.05.2015 16:31
ABONE OLgoogle
Turhan Bozkurt'un yazısından alıntı

Gecekondu işadamı


Doğan Holding Şeref Başkanı Aydın Doğan, sessizliğinin suiistimal edildiğini müşahede etmiş olacak ki, haysiyet cellatlarına cevap verdi. Aydın Bey, insaftan bînasip iktidarın papağanları ile koro halinde dillendirdiği iftiralara cevap verirken manidar bir tabir kullandı: Gecekondu işadamı. Türkiye’de kamu kaynaklarının nasıl yağmalandığını anlatmak için daha veciz teşbihte bulunulamazdı.

Aydın Doğan: Gecekondu işadamı değilim

Anadolu’nun muhtelif kasaba ve köylerinden İstanbul’a göç dalgasının hızlandığı 1970’li senelerde Hazine arazileri üzerine inşa edilen ‘nohut oda bakla sofa’ kadar evlere gecekondu denilirdi. Gecekondu sahiplerinin ortak hususiyeti ‘her an kapıya dozer dayanacak’ korkusu ile yaşamak mecburiyetinde kalmaları idi.

Milletin, hâlâ dozerden ve onun temsil ettiği otoriteden niçin korktuğunu anlamak için gecekondu yıkım tarihine bakmak lazım. Yıkım için belediye zabıtası veya garibanlardan üç kuruş mukabili muvafakatnâme almış müteahhidin adamları gelirdi. Galibi baştan belli mücadele müteakip meb’us seçimine kadar sürerdi. İmar affına dek ayakta kalabilenlerin gecekondusu meskene terfi ederdi.

Aydın Bey’in sözlerinde herhangi bir isim zikredilmese de sırtını kamu ihalelerine yaslamış işadamlarını ima ettiği âşikâr. Zaten şu cümleleri ile tasvir ettiği medya patronlarının kim veya kimlerden müteşekkil olduğu biraz daha tebellür ediyor: “Şimdi bazı türedi, sözde yayıncılar ortaya çıktı. Ellerindeki yayınları her gün bana hakaret etmek için kullanıyorlar. Her gün sayfalarından sadece bana hakaretler yağdırıyorlar. Sanki mevcudiyetlerinin hikmet-i sebebi bu.”

 Mehmet Cengiz, Ömer Faruk Kalyoncu, Nihat Özdemir, Ethem Sancak, Mücahid Ören ve Ahmet Albayrak’a uzanan çizgide kamu ihalelerine sırtını yaslamış işadamlarını ima eden sözleri istintaka tabi tutalım.

‘Gecekondu işadamı’ tabirini literatüre kazandıran Aydın Doğan, sessiz kalanlara haklılıklarını, mağduriyetlerini anlatma metodu da göstermiş oldu. Doğan, nefs-i müdafaada bulunurken sadece kendi hissiyatını paylaşmıyor. Baskı ve tehditlerden bunaldığı için sesini çıkaramayan öteki patronların da hissiyatına tercüman oluyor.

Bilen biliyor. Türkiye’de, Putinvari bir idare ve etrafındaki dar oligarklar, bütün nimetlerden istifade ediyor. Hariçtekilerden alkışlaması isteniyor. Reddedenler bir anda düşman ilan ediliyor.

Gezi’de Koç, Şahenk, Garanti Bankası ve Boyner grupları ile TÜSİAD’ı, 17 Aralık’tan sonra TUSKON, Bank Asya, Zaman, Samanyolu TV, İş Bankası ve Doğan Grubu’nu hedef alan iktidar, hangi devirde geçer akçe olarak neyi gördü ise onu siyasi bir meta haline getirmekten çekinmedi. Esen rüzgârlara göre Ermenileri, Alevileri, CHP ve MHP’yi de itibarsızlaştırmaya yeltendi. Şimdi ise barajın altında kalması için HDP’yi karalıyor, tehdit ediyor.

Bütün bunların temelinde güç aldıkları kirli saltanatı kaybetme korkusu yatıyor. Gecekondu işadamları ile yeni bir sermaye sınıfı tesis olunacağını zannediyorlar. Kamu ihaleleri 18 şirket arasında bu maksada matuf pay ediliyor. Yandaş holdinglere adrese teslim ihalelerin önündeki en büyük engel 2005’te yine AKP tarafından çıkarılan Kamu İhale Kanunu idi. Devran döndü. Bahse konu kanun AKP’nin elleriyle ayda bir değiştirildi, istisnalar kaideyi bozdu.

1,5 milyar TL’lik reklam havuzu, kupon araziler ve imar kıyaklarının diyet borcunu ödemek için gazete ve televizyonlarından sabah akşam zift akıtıyorlar. Çok iyi biliyorlar ki Pirus Zaferi’nin bir de sonrası var. Cephe düştü düşecek. Kaçabilecek vakit bulamayabilirler. “Hücum arkadaşlar. Anam babam, uğruna feda olsun. Erdoğan’a âşığım.” dediklerine aldanmayın. 70’lere dönelim. Dozer korkusu, gecekondu yapanların uykusunu kaçırıyordu. “Gelecekler, geliyorlar, geldiler.” diye sayıklıyorlardı.

Bugünün gecekondu işadamlarının akıbeti de farklı olmayacak. Dozerin belediyeden mi, müteahhitten mi geldiğinin ehemmiyeti yok. Yıkım kararı tatbik edilecek. İmar affı çıkaracak hükûmet de ufukta görünmüyor.

Zaman
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde