Geç kalmayın! Yüzde 100 kazandırıyor

Geç kalmayın! Yüzde 100 kazandırıyor

Buğday ve çavdar melezi olan tritikale bitkisinin üretimi giderek artıyor. Dekar başına 200 TL harcanarak 450 TL gelir elde edilebiliyor.

Geç kalmayın! Yüzde 100 kazandırıyor
16px
24px
11.11.2016 15:18
ABONE OLgoogle

İdriz Çokal'ın haberi

Buğday ve çavdar melezi olan tritikale bitkisinin üretimi giderek artıyor. Dekar başına 200 TL harcanarak 450 TL gelir elde edilebiliyor. Ağırlıklı olarak yem karışımlarında kullanılan ve pazar sıkıntısı olmayan tritikale ekiminde geç kalmayın…

TÜRKİYE buğday üretiminde dünyada önemli bir yere sahip. Kendi kendine yetebilen nadir ülkelerden biri. Yıllık üretimi iklim koşullarına bağlı olarak 18-22 milyon ton arasında değişiyor. Ancak aynı başarıyı yem bitkilerinde gösteremiyoruz. Halbuki Türkiye’nin ciddi bir yem bitkisi açığı söz konusu. Hızla gelişen hayvancılık sektörünün talebi yerli üretim tarafından karşılanmak konusunda oldukça uzak bir noktada. Yem bitkilerinin ekimi konusunda yoğun bir çalışma söz konusu. Ama henüz talebi karşılayacak düzeyde bir üretim söz konusu değil. 

Mısır, fiğ, burçak, yonca, arpa gibi ürünler Türkiye’nin her yerinde yetiştirilebiliyor. Son zamanlarda özellikle bir yem bitkisi açık ara öne çıkmaya başladı. Tritikaleden bahsediyoruz. Buğday ile burçağın karışımından elde edilen tritikale bitkisi son dönemlerde yem bitkileri sektörünün vazgeçilmezleri arasına girdi. Biz de bu bitkinin nerelerde yetiştirilebileceğini, üreticiler için daha verimli bir bitki olup olmadığını araştırdık. Yaptığımız görüşmelerde tritikale bitkisinin üretiminin hızla yayıldığını ve üreticiler için ciddi fırsatlar olduğunu gördük. Maliyeti düşük, meşakkati az, geliri iyi ürünü çiftçilerin dikkatine sunmak istedik. Özellikle hayvancılığın öne çıktığı bölgelerde pazar sıkıntısı yaşamayan bir ürün. 

DÜNYADA 17 MİLYON TON ÜRETİLİYOR

Türkiye’de son yıllarda öne çıkan tritikale bitkisi dünyada oldukça büyük bir üretime sahip. Dünyada 17 milyon ton tritikale üretiliyor. Polonya 5.2 milyon tonluk üretimle ilk sırayı alıyor. Bu ülkeyi 3 milyon tonla Almanya, 2.1 milyon tonla Belarus, 2 milyon tonla Fransa, 654 bin tonla Rusya izliyor; Türkiye’nin üretimi ise 125 bin ton düzeyinde. En dikkat çekici artış Rusya’da görülüyor. 2008 yılında ilk kez tritikale üretmeye başlayan Rusya, kısa bir süre içinde dünya beşinciliğine yükseldi.

Polonya’da 13 milyon, Almanya’da 4.1 milyon, Belarus’ta 5.2 milyon, Fransa’da 3.8 milyon, Rusya’da 2.4 milyon, Türkiye’de ise 371 bin dekar alanda tritikale üretiliyor. Dünyadaki toplam tritikale üretim alanları da 41.2 milyon dekarı buluyor. Önde gelen ihracatçı ülkeler ise Litvanya, Polonya, Almanya ve Fransa. İthalatta ilk sıraları ise İsveç, Hollanda, İtalya, Belçika ve Danimarka alıyor. 

“POTANSİYELİ BÜYÜK BİR ÜRÜN”

Rakamlara bakılırsa da Türkiye henüz yolun başında. Ürünün potansiyeli oldukça yüksek. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, verimli bir şekilde buğday-arpa yetişmeyen kıraç arazilerin tritikale üretimine yöneltilmesi gerektiğini bildirerek, “Tarım alanlarımızın tamamını kullanmak zorundayız. Bir dönüm tarım alanını bile boş bırakacak lüksümüz yok. Elverişsiz diyerek üretimden vazgeçemeyiz” diyor.
Bayraktar, 19. yüzyılın sonlarında bu yana ABD, Polonya, Kanada ve Meksika gibi birçok ülkede uzun süre devam eden ıslah çalışmaları sonucu, marjinal, kıraç, fakir tarım alanlarından dekarda alınan verimi artırmak için buğday ve çavdar melezlemesi ile elde edilen tritikalenin, ülkemiz için de önemli bir alternatif ürün haline geldiğini belirtiyor.

Daha çok buğday ve arpa üretimi için elverişsiz olan, asitli, kumlu, az yağış alan tarım alanlarında ve hastalıkların buğday üretimine zarar verdiği topraklarda yetiştirildiğini vurgulayan Bayraktar, tritikalenin buğdayın verim ve kalite özellikleri ile çavdarın biyotik ve abiyotik faktörlere karşı dayanıklılık özelliklerini bir araya getirdiğini söylüyor. Ürün düşük girdi maliyetiyle üretilebiliyor. Buğday ile arpanın verimli ve kaliteli yetişmediği tarla şartlarında tritikale, yüksek verim sağlayabiliyor. Ayrıca, buğday ile arpaya göre biotik ve abiotik stres koşullarına daha fazla dayanıklı. Fakat protein içeriği bakımından buğdaydan yüksek olan tritikalenin, glütenin fraksiyonu buğdaydan düşük. Bayraktar, bütün bu sebepler nedeniyle tritikalenin ekmek yapımı için tek başına yeterli olmadığını söylüyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor: 

“Günümüz şartlarında dünya genelinde tanesi tahıl ürünlerine katkı olarak, tane ve yeşil ot olarak hayvan beslemede ve potansiyel enerji bitkisi olarak kullanımı söz konusu. Özellikle tanesi kanatlıların beslenmesinde yaygın olarak kullanılıyor. Yemlik kalitesi mısır, buğday ve arpa ile eşit kalitede.”

YEM AÇIĞINA ÇARE

Tritikale üretimi artırmak için desteklerin artırılması gerektiğine dikkati çeken Bayraktar, “tritikalenin strese dayanıklı olması, kalitesi düşük topraklarda gelişebilme yeteneği, iklim koşullarına dayanıklılığı, kuraklık toleransı, asitli topraklara dayanabilme yeteneği bulunuyor. Düşük besin ihtiyacı, yetişme döneminde düşük azot gereksinimi olan tritikalenin, aynı verimliliğe sahip diğer tahıllara kıyasla daha az gübreye gereksinim duyması önemli avantajları” diyor. Tritikale buğdayla karıştırılıp ekmek yapılabildiği gibi hayvan yemi olarak da kullanılabildiği bilgisini veren Bayraktar, kıraç arazileri tritikale ile değerlendirip, yem açığının bu bitkiyle kapatılabileceğini belirtti.

DEVLET DE DESTEKLİYOR

Başbakan Binali Yıldırım, geçtiğimiz haftalarda İzmir’de Milli Tarım Politikası’nı açıklamıştı. Dergimizde de açıklamaları genişçe yer vermiştik. Milli Tarım Politikası’nda özellikle hayvancılık sektörü ve havza bazlı üretim modeli vurgulanmıştı. Yeni dönemde de hayvancılık ve yem bitkileri konusu desteklenmeye devam edilecek. 2017 yılı destekleri için çalışmalar devam ediyor. Bütçe çalışmalarının ardından yeni yılın ilk aylarında bu desteklerle ilgili tebliğler de netleşmiş olacak. Net destek rakamları ise bu çalışmalar sonrasında belirlenecek. 2016 yılında ise tritikaleye alan bazlı olarak dekar başına 6 TL, ayrıca tohum, mazot ve gübre destekleri veriliyor. Yani devlet bu bitkiyi önemli destekler veriyor. 

“İYİ BİR ALTERNATİF”

Tahılın başkenti Konya’da da tritikale ekim alanları hızla yaygınlaşıyor. Konya Meram Ziraat Odası Başkanı Ali Ataiyibiner, Konya’da buğday, arpa ve mısır alanları dışında tritikale üretiminin hızla arttığını söylüyor. Özellikle kıraç, suyun yetersiz olduğu tarım alanlarında tritikalenin iyi bir alternatif olduğunu belirten Ataiyibiner, şu bilgileri veriyor:

“Biz çiftçilerimize bu ürünü ekmelerini tavsiye ediyoruz. Tarla günleri düzenleyerek tritikale üretiminin yaygınlaşmasını sağlıyoruz. Konya bölgesinde hayvancılık hızla gelişiyor. Dolayısıyla yem bitkisine ihtiyaç söz konusu. Tritikale bitkisi ağırlıklı olarak yeşil hasadı yapılıp kurutularak hayvan yemi haline getiriliyor. Kuru yonca ve fiğ ile karıştırılıp hayvanlara veriyoruz. Dane hasadı da yapılıyor. Yine ağırlıklı yem olarak tüketiliyor. Ama daneleri buğdayla da karıştırılıp ekmek yapımında da kullanılıyor. Biz bu ürünün çiftçiler için bir fırsat olduğunu söylüyoruz. Konya Karatay’daki Bahri Dağdaş Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü ile ortak çiftçi eğitimleri düzenleyerek tritikale üretimini artırmaya çalışıyoruz.”

Bu enstitü geliştirdi

Tarımsal Araştırma Merkezleri çok önemli bir görev üstleniyor. Bundan 10 yıl önce bilinmeyen tritikale bitkisinin yaygınlaşmasında en önemli pay hiç kuşkusuz Bahri Dağdaş Tarımsal Araştırma Enstitüsü’ne ait. Enstitü uzmanları, buğday ve çavdar melezi olan tritikale için 2005 yılından itibaren hummalı bir çalışma yürütüyor. Enstitüdeki ziraat mühendisleri verimi oldukça yükseltmiş. Mühendisler beş yıllık süre içinde 2 bin 908 numunede kalite analizleri yaparak en doğru tohumlara ulaşmış. Hem kalite hem de verim yapılan çalışmalarla yükseltilmiş. Enstitü, bölgedeki çiftçilere hem eğitim veriyor hem de kaliteli tohumlardan tedarik ediyor. 

Yüzde 100 kazançlı

Peki, tritikale ekmek karlı bir iş mi? Tarımla uğraşanlar bilirler. Sofralara gelen birçok ürün zahmetli bir yolculuktan geçer. Üreticinin büyük emeği vardır. Tritikale için hiç zahmetsiz bir ürün dersek abartmış oluruz ama zahmeti düşük bir ürün olduğunu söyleyebiliriz. Maliyeti de oldukça düşük. Tarımda en önemli maliyet kalemlerinden biri tarla kiraları. Tarla kendinize ait ise işler daha da kolay. 1 dekarlık tritikale ekmenin maliyetinin 200 TL’yi geçmediğini belirtelim. 1 dekardan ise 400-450 TL civarında gelir elde ediliyor. Yani yüzde 100’lük kazanç söz konusu. İşin uzmanları tritikale ekiminin en az 50 dekarda yapılmasını öneriyor. Hatta 100 dekar tavsiye ediliyor. 

Tritikale nedir, nerelerde kullanılır?

Tritikale, buğdayla çavdarın melezlenmesinden elde edilen yeni bir tahıl cinsi. Türkiye’de ağırlıklı olarak yem bitkisi olarak yetiştiriliyor. Buğdayın yetiştiği başta Konya, Ankara Polatlı, Çukurova ve Trakya’da ekim alanlarına sahip. Hasadı hem yeşil olarak, hem de dane olarak yapılıyor. Sadece yem bitkisi olarak kullanılmıyor. Buğday unuyla karıştırılarak ekmek yapımında da kullanılıyor. Ekmeklik unda kullanımı giderek artıyor.

Para dergisi

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde