Gazeteciler sürekli ifade çağrıldıkça Çağlayan Adliyesi Bâb-ı Âli'ye döndü

Gazeteciler mesailerinin bir kısmını Çağlayan Adliye binasında savcılara ifade vermeye harcıyor. Gazetecilerin Türkiye’deki hukuksuzluklara ve yolsuzluklara yönelik yaptığı her eleştirilere açılan soruşturmalar ve davalar sonrası, Çağlayan Adliyesi Cumhuriyet Başsavcılığı’na her gün çok sayıda gazeteci ifade vermek için geliyor.

TERÖR PROPAGANDASI SUÇLAMASI

Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'ndaki odasında şehit edildiği gün sosyal medyadan yapılan paylaşımlarla ilgili açılan soruşturmada Nazlı ılıcak, Ceyda Karan, Barış Atay ve Mirgün Cabas'ın da aralarında bulunduğu 10 gazeteci ‘terör örgütü propagandası yaptıkları’ iddiasıyla ifade vermeye çağrıldı. Savcılık, 18 Mayıs'ta  Nazlı Ilıcak, Ceyda Karan, Banu Güven, Pelin Batu, Mirgün Cabas, Koray Çalışkan, Asım Yıldırım, Ferhat Tunç, Önder Aytaç, Barış Atay ve Emre Uslu'ya çağrı kağıdı yolladı.

4,5 YIL HAPİS İSTENİYOR

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan ve Yasin El Kadı gibi isimlere hakaret suçlamasıyla ilgili hakkında çok sayıda soruşturma açılan gazeteci Nazlı Ilıcak'ın çağrı üzerine savcıya ifade verdiği ve suçlamaları reddettiği öğrenildi. Gazeteciler, 4.5 yıla kadar hapis cezası ile açılan soruşturmada, attıkları tweetler nedeniyle terör örgütü propagandası yapmakla suçlanıyor.

TWEET DAVASINDA ANKARA BASKISI

Gazeteci Aytekin Gezici hakkında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Adalet eski Bakanı Bekir Bozdağ’a Twitter üzerinden hakaret ettiği gerekçesi ile açılan davanın ilk duruşması yapıldı. Duruşma sonrası Ankara Adliyesi önünde açıklama yapan Gezici, 'makul şüphe' yasası onaylanmadan Adana’daki evine baskın yapıldığını hatırlattı.

TARAFSIZ YARGILAMA OLMADI

Gezici, “Gözaltına almışlardı. Onunla alakalı mahkeme açılmış. Tweetlerde hakaret etmediğimi mahkeme huzurunda da söyledim” ifadelerini kullandı.

Gezici’nin avukatı Yusuf Özer de yetki itirazında bulunduklarını kaydetti. Özer, “Suç Adana’da işlendiyse Adana mahkemelerinde görülür. Ama mağdurlar Ankara’da diye Ankara’da dava açılması ilk defa bu davada görüldü. Davanın Adana’ya alınması talebimiz reddedildi. Şikayetçi olanlar psikolojik baskı unsuru oluşturacak. Bu davada baştan itibaren tarafsız bir yargılama aşaması olmadı” ifadelerini kullandı.

GİZLİ SORUŞTURMADA İFADE

İstanbul Başsavcıvekili Fuzuli Aydoğdu’nun şüpheli sıfatıyla çağırdığı gazeteci Erkam Tufan Aytav ifade verdi. Soruşturma gizli yürütüldüğü için içerikle ilgili bilgi vermeyen Aytav, “Hüseyin Gülerce’nin medyada yazdıkları itham ve iftiraların savcı beye de ifade edildiğini öğrendim. Bu ithamlarla alakalı 'Bu şeyleri dediniz demediniz' noktasında sorulara muhatap olduk” dedi.

HABER VE KÖŞE YAZILARINA HAPİS TALEBİ

Birçok gazeteci, sosyal medyadaki paylaşımları, yazdığı yazılar ve haberler dolayısıyla dava kıskacıyla baş başa bırakılıyor. Gazetecilere karşı açılan davalarda ‘hakaret, terör örgütü propagandası yapmak, gizliliği ihlal’ gibi gerekçeler öne sürülüyor.

Can Dündar: Gazetede kullandığı fotoğraf nedeniyle, terör örgütü propagandası iddasıyla 4.5 yıla kadar hapis istemiyle hakkında soruşturma açıldı. Köşe yazısından dolayı da Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla 6 yıla kadar hapsi isteniyor.

Canan Coşkun: Yazdığı haberlerden dolayı Cumhurbaşkanı’na hakaretten şüpheli sıfatıyla ifade verdi.

BARANSU TUTUKLANDI

Soner Yalçın: Yazdığı kitaptan dolayı Bilal Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla açılan soruşturmada ifade verdi.

Gültekin Avcı: Yazdığı köşe yazısından dolayı Cumhurbaşkanı’na hakaret ve terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla açılan soruşturmada ‘şüpheli’ sıfatıyla ifade verdi.

Ekrem Dumanlı: İki köşe yazısı ve bir haberden dolayı silahlı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla gözaltına alınarak şüpheli sıfatıyla ifade verdi.

Nuh Gönültaş: Yazdığı köşe yazısından dolayı terör örgütüne üye olmak suçlamasıyla açılan soruşturmada şüpheli sıfatıyla ifade verdi.

Erhan Başyurt: Yazdığı bir köşe yazısından dolayı Tahşiye örgütü lideri Mehmet Doğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. ‘Şüpheli’ sıfatıyla ifade verdi.

EVİ BASILDI

Sedef Kabaş: Attığı bir tweet nedeniyle kamu görevlilerini hedef göstermek suçlamasıyla evi basılarak gözaltına alındı. 9 yıl hapis istemiyle açılan soruşturmalarda ifade verdi.

Kamil Maman: Attığı tweetlerde Cumhurbaşkanı’na hakaretten açılan 25 ayrı soruşturmada ifade verdi.

Ahmet Şahin: Köşe yazısından dolayı terör örgütüne üye olmaktan açılan soruşturmada ifade verdi.

Arzu Yıldız: Yazdığı haberlerden dolayı Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlaması ve terör soruşturmalarında şüpheli sıfatıyla ifade verdi.

Mehmet Baransu: Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri tahrif etme, çalma suçlamasıyla tutuklandı.

Hidayet Karaca: Dizi senaryosundan dolayı silahlı terör örgütü yöneticisi olmak suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Mustafa Hoş: Cumhurbaşkanı hakkında yazdığı kitap nedeniyle hakaret suçlamasıyla şüpheli olarak ifade verdi.

Hüseyin Özkaya: Yazdığı haberden dolayı MİT tarafından yapılan suç duyurusunda Almanya’yı Türkiye’ye karşı savaşa tahrik etmekle suçlandı. Hakkında 26 yıl hapis istemiyle soruşturma açıldı.

Fatih Yağmur: Rıza Sarraf’ın köşkünü haber yapması üzerine hakkında iftira, konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlamasıyla soruşturma açıldı.

BALYOZ’DAN İFADE

Yasemin Çongar: Balyoz darbe planı davasında ‘kumpas’ iddialarına ilişkin soruşturmada ifade verdi.

Ahmet Altan: Balyoz darbe planı davasında ‘kumpas’ iddialarına ilişkin şüpheli sıfatıyla savcıya ifade verdi.

Frederike Geerdink: Hollandalı gazeteci hakkında ‘terör örgütü propagandası' yapmaktan 5 yıla kadar hapis isteniyor.

Kamil Maman/Bugün