Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Bilsem davet etmezdim. Darbecilerle anlaşmış..

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Bilsem davet etmezdim. Darbecilerle anlaşmış..

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı'nda darbecilerle temasta bulunduğunu iddia etti

Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: Bilsem davet etmezdim. Darbecilerle anlaşmış..
16px
24px
11.04.2017 05:09
ABONE OLgoogle

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz gecesi İstanbul Atatürk Havalimanı'nda darbecilerle temasta bulunduğunu iddia etti ve "Teması söz konusu. Işıldakları olan araçlarla geliyorlar, tankların etrafında, iki tanktan bahsediyorlar, onlarla orada görüşmeyi yapıyor ve o görüşmeden sonra oradan ayrılıyor. Demek ki danışıklı dövüş. Darbecilerle iletişim kurduğunu bilseydim Yenikapı'ya davet etmezdim" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Kral FM, TRT FM ve bazı yerel radyoların ortak yayınında Gezegen Mehmet'in sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu'nun bir televizyon kanalında yaptığı söyleşide darbe girişiminin olduğu 15 Temmuz gecesi, "Haber gelseydi, ben havalimanı'ndan ayrılmaz, orada beklerdim" dediğini hatırlatan Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun daha önce de "Darbe olsa ilk defa tankın üzerine ben çıkarım" dediğini anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz gecesi 23:15-23:30 aralarında İstanbul Atatürk Havalimanı'nda olduğunu ifade ederek, kendisinin o sıralarda Marmaris'te bulunduğunu, facetime ile "halkı meydanlara çağırdığını" hatırlattı.

Havalimanı'na 3:00-3:30 sıralarında geldiğini belirten Erdoğan, "Fakat çok ilginçtir, VIP'de beyefendi. NTV'deki programda, 'Eğer bizi haberdar etseydiler, ben beklerdim' diyor. Fakat çok daha ilginci, şimdi yeni düştü bunlar, VIP'deki bütün kameralara takıldı, o kameralarda tankların yanına Kılıçdaroğlu'nu alan araba geliyor ışıldaklarıyla falan özel, tanklardaki ve onların yanındakilerle görüşmeler yapıyor. A Haber'in yayınlarında bu görüntüler var. Ondan sonra onlar çıkıp Bakırköy Belediye Başkanlığı'na geliyor" diye konuştu.

"Darbecilerle bir teması mı söz konusu?" sorusu üzerine Cumhurbaşkanı, şunları söyledi:

"Teması söz konusu. Işıldakları olan araçlarla geliyorlar, tankların etrafında, iki tanktan bahsediyorlar, onlarla orada görüşmeyi yapıyor ve o görüşmeden sonra oradan ayrılıyor. Demek ki danışıklı dövüş. Öbür tarafta, bizim Safiye bacımızı bu alçaklar, namussuzlar, tankların yanına geldiği zaman elinden tutuyorlar, telefonunu alıyorlar, savuruyorlar, kendisini itiyorlar, kakıyorlar, taciz ediyorlar, bu tür şeyleri yapıyorlar ama Kılıçdaroğlu beyefendiye anlaşmış olarak, 'Hadi sen gidebilirsin.' diyip ona yol veriyorlar. Vatandaşlar öbür tarafta Devlet Konukevi'nin olduğu yerde, orada on binlerce insan var. Niye oraya gitmiyorsun? 'Beni çağırsaydı giderdim.' diyor, bırak yalanı, hayatın yalan. Sen oradan Bakırköy'e gidiyorsun.""Oturduğu koltuk, kontrollü bir koltuktur"

Kılıçdaroğlu'nun "kontrollü darbe" sözünün sorulması üzerine Erdoğan, "Kontrollü darbe ifadesi, kontrollü bir danışıklı dövüşü kimlerle yaptığının en güzel ifadesi. Çünkü bu koltuk, kontrollü bir koltuktur, oturduğu koltuk. Ve bu oturduğu kontrollü koltukta, oraya kasetle geldi, kasetle de gidicidir, kalıcı değil. Ama dürüst değil bu adam. O akşam oradan kaçıyor gidiyor. 7 Ağustos'ta biz Yenikapı buluşması yapıyoruz. Ben özel kalemime talimat veriyorum, diyorum ki 'Sayın Kılıçdaroğlu'nu ve Sayın Bahçeli'yi davet edin beraber buluşalım.' HDP'yi davet etmedim" yanıtını verdi.

"Bilsem davet etmezdim. Darbecilerle anlaşmış olan birisini nasıl davet ederim?"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Havalimanı'nda böyle iletişim kurduğunu bilseydiniz davet eder miydiniz?" sorusu üzerine, "Kesinlikle davet etmezdim. Niye? Darbecilerle anlaşmış olan birisini nasıl davet ederim? O gece orada durmadan bastırıp Bakırköy'e giden birisini nasıl davet ederim? Nitekim biz davet ediyoruz, kendisi olumsuz cevap veriyor. Fakat daha sonra öyle zannediyorum ki birçok baskılar oldu, bu baskılar neticesinde son anda bize cevap geliyor ve Yenikapı'ya geliyor. Biraz geçtikten sonra 'Ben Yenikapı buluşmasını kabul etmiyorum' meâlinde bir şeyler söyledi" karşılığını verdi.

Kaset komplosu

Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal'ın gizli çekilmiş görüntülerinin 2010'da internete konulmasının ardından, Deniz Baykal 10 Mayıs 2010'da CHP Genel Başkanlığı'ndan istifa etmişti. Baykal'ın yerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu göreve gelmişti.

Deniz Baykal ve MHP’li vekiller Recai Yıldırım, Metin Çobanoğlu, Mehmet Ekici, İhsan Barutçu, Deniz Bölükbaşı gibi siyasetçilere kaset kumpası kurulmasına ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü KOM Daire Başkanlığı’nın hazırladığı fezlekede, 14 şüpheli polis yer alıyordu.

Şüphelilerin kasetlerle, "Gülen örgütünün menfaatleri doğrultusunda iktidar, ana muhalefet ve muhalefet partilerini kontrol altına alarak, siyaseti dizayn etmek istediği" tespiti yapılmıştı.

Fezlekede, İstihbarat Dairesi C Şubesi ile Ankara Emniyet İstihbarat Şubesi’nde görevli emniyet müdürleri ile istihbarat polisinin komplonun merkezinde yer aldığı ve hedef kişileri takip ettikleri belirtiliyordu. Gülen örgütüyle bağlantılı oldukları vurgulanan polislerin siyasetçileri hem dinledikleri hem de izledikleri telefon sinyal kayıtlarıyla ortaya konulmuştu.

2008’den 2012’ye kadar bu eylemlerini sürdürdükleri ifade edilen şüphelilerin ABD’ye gidip kasetleri Fethullah Gülen’e götürdükleri de belirlenmişti.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde