Erdoğan, Davutoğlu'nu yalanladı: Ahmet Bey'e ben izin verdim
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Fethullah Gülen ile yaptığım görüşmeden Sayın Abdullah Gül'ün haberi vardı. Gitmeden önce de dönüşte de kendisine bilgi verdim" demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Davutoğlu'nu yalanladı!
12.05.2015 07:50
ABONE OL
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir süre önce 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında polemik konusu olan, Davutoğlu'nun 2013'teki "Pensilvanya ziyareti" için, kendisinden izin alındığını söyledi.
Gül ile Davutoğlu'nun farklı açıklamaları hakkında. "Cumhurbaşkanımızla bu konuyu görüştüler mi doğrusu bilmiyorum" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ahmet Bey’in Pensilvanya’ya gitmesinden benim bilgim var. Benden bu konuda izin almıştır ve oraya gitmiştir. Kaldı ki zaten oraya gitmesi konusunda izin alması gereken makam benim. Hem genel başkanı olduğum partinin bir mensubu olması aynı zamanda da o dönemde başbakan olmam hasebiyle. O aralar zaman zaman bizim milletvekillerimizi Pensilvanya’ya götürme adeti başlamıştı. Bazen bakan da götürüyorlardı. Tezgâh derin, hedefler farklı, bunlar muhtemelen daha sonraki günlere yönelik adımlardı. Tabii bir dönemden sonra ben arkadaşlara ‘Pensilvanya’ya gitmeyeceksiniz’ demeye başlamıştım. Çünkü rahatsız olmuştum. Fakat Ahmet Bey’in gidişi hatta hatta Zafer (Çağlayan) Bey de gitmiştir. Bunlar benim bilgim dahilindeydi. Tabii bu iyi niyetlerimizin hiçbiri karşılık bulmamıştır. Ahmet Bey döndükten sonra görüşmenin içeriğini bana anlatmıştı. Görüşmenin içeriğini söylemem doğru olmaz. Abdullah Bey’le aralarında ne geçmiştir bilmiyorum.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belçika dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir zaman hâkim ve savcıların tutuklanmadığını belirterek, paralel yapıyla mücadele çerçevesinde bu tutuklama sürecinin devam edeceğini tahmin ettiğini söyledi. MİT TIR'larıyla ilgili olarak ortaya atılan "Silah taşıyorlardı" iddialarına da sert çıkan Erdoğan, "Haysiyetleri varsa ispat etsinler" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
HAYSİYETLERİNİ İSPATLASINLAR
"Dünyada silahlı terör örgütleri olduğu gibi silahsız terör örgütleri de var. Bu ülkenin tarihinde yargı mensuplarından savcı veya hakim hiç tutuklanan oldu mu? Bu farklı bir olay. Burada bu tutuklama süreci muhtemelen diğerleriyle devam edebilir. Görünen o. MİT TIR'ları konusunda haysiyetleri varsa, ispatla mükelleftirler."
BENİM KADAR SAVUNACAKTIR
"Diyanet'e saldırılar gayri ahlakidir. Diyanet İşleri benim kendisini savunduğum kadar kendisini savunacaktır. Kürtçe Kuran meali ile ilgili yalan söylüyorlar. Elimdeki Kuran meali Kürtçedir. Birisi diyor ki, 'Ensar Vakfı'na aittir!' diğeri de 'Şahsıma bastırılmıştır' diyor. Dürüst olun yalan söylemeyin."
Kurusıkıya değer vermez
"Ben halkımızın seçim öncesi bu tür kurusıkı atmalara değer verdiğini zannetmiyorum. Halk buna değer vermiş olsa asgari ücretle ilgili biri 1.400 diyor, biri 1.500, biri 1.800 diğeri ise 5.000 diyor. O zaman 5.000 diyenin bütün oyları toplaması lazım. Siz bu asgari ücreti 5.000, 1.800 ya da 1.500 diye koyduğunuz anda özel sektörde işçi sayılarında düşme başlayacaktır. işsizlik gelecektir. "
Cenaze törenine katılmayacağım
"Edindiğim bilgiye göre, Kenan Evren'in ailesi Ankara'daki Devlet Mezarlığı'nda defnini istiyor. Bizim şu anda malum törenlerimiz var. Bu törenlere katılıyoruz. Salı günü yurtdışından misafirlerim var. Şu an katılmak gibi bir düşüncem yok. Ama Cumhurbaşkanlığı makamı adına temsilen bir arkadaşım törene katılır."
Akan kanın hesabı sorulsun
"Annelerin ağlaması istismarını da yine kendileri yapıyor. Diyarbakır Belediyesi'nin önünde ağlayanlar Kürt anneler değil miydi? Ağlamasına neden olan ve onların yavrularını kaçıranlar onlar değil miydi? Onlar tüm bunları inkâr eder hale geldiler. Şimdiye kadar akan kanın hesabının sorulması gerekiyor. Kürt kardeşlerimizin de bu durumda aktif rol alması gerekiyor.
Kobani'de Arap kalmadı
"Çözüm sürecinde hükümet kararlı. HDP de zaten bu işi çok farklı bir şekilde provoke ediyor ve hiçbir zaman bunun yanında yer almadı. Eğer bunun yanında yer almış olsaydılar, Van'da bilbordlara kan akan musluk resimleri asmazlardı. Bu davranışların hepsi provokasyon amaçlıdır. Bugün Kobani'de 60 bin kişi var. Onlar da bizden geri dönenler. Kobani şöyle, Kobani böyle. Kobani'de artık neredeyse Arap kalmadı.”
Ahmet Bey'e Pensilvanya için ben izin verdim
"Yunanistan kendi garantörlük hakkından vazgeçebilir, ama Türkiye garantörlük hakkını sonuna kadar kullanır" diyen Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ile Abdullah Gül arasındaki Pensilvanya polemiğine de değindi: "Ahmet Bey'in Pensilvanya'a gitmesi konusunda izin alması gereken makam benim. Benden bu konuda izin almıştır ve oraya gitmiştir." (Emin Pazarcı/Akşam)
POLEMİK OLMUŞTU
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Fethullah Gülen ile yaptığım görüşmeden Sayın Abdullah Gül'ün haberi vardı. Gitmeden önce de dönüşte de kendisine bilgi verdim.
Sayın Abdullah Gül'e saygım sonsuz ama zihnim çok berrak, ben hiçbir görüşmeyi devlet kaydı dışında yapmadım" demişti.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, ""Benimle ilgili kısmında bir yanlışlık var. Ben sonradan öğrenmiştim" yanıtını vermişti. Demek ki Davutoğlu'na izni Gül değil Erdoğan vermiş..
Gül ile Davutoğlu'nun farklı açıklamaları hakkında. "Cumhurbaşkanımızla bu konuyu görüştüler mi doğrusu bilmiyorum" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ahmet Bey’in Pensilvanya’ya gitmesinden benim bilgim var. Benden bu konuda izin almıştır ve oraya gitmiştir. Kaldı ki zaten oraya gitmesi konusunda izin alması gereken makam benim. Hem genel başkanı olduğum partinin bir mensubu olması aynı zamanda da o dönemde başbakan olmam hasebiyle. O aralar zaman zaman bizim milletvekillerimizi Pensilvanya’ya götürme adeti başlamıştı. Bazen bakan da götürüyorlardı. Tezgâh derin, hedefler farklı, bunlar muhtemelen daha sonraki günlere yönelik adımlardı. Tabii bir dönemden sonra ben arkadaşlara ‘Pensilvanya’ya gitmeyeceksiniz’ demeye başlamıştım. Çünkü rahatsız olmuştum. Fakat Ahmet Bey’in gidişi hatta hatta Zafer (Çağlayan) Bey de gitmiştir. Bunlar benim bilgim dahilindeydi. Tabii bu iyi niyetlerimizin hiçbiri karşılık bulmamıştır. Ahmet Bey döndükten sonra görüşmenin içeriğini bana anlatmıştı. Görüşmenin içeriğini söylemem doğru olmaz. Abdullah Bey’le aralarında ne geçmiştir bilmiyorum.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belçika dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir zaman hâkim ve savcıların tutuklanmadığını belirterek, paralel yapıyla mücadele çerçevesinde bu tutuklama sürecinin devam edeceğini tahmin ettiğini söyledi. MİT TIR'larıyla ilgili olarak ortaya atılan "Silah taşıyorlardı" iddialarına da sert çıkan Erdoğan, "Haysiyetleri varsa ispat etsinler" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:
HAYSİYETLERİNİ İSPATLASINLAR
"Dünyada silahlı terör örgütleri olduğu gibi silahsız terör örgütleri de var. Bu ülkenin tarihinde yargı mensuplarından savcı veya hakim hiç tutuklanan oldu mu? Bu farklı bir olay. Burada bu tutuklama süreci muhtemelen diğerleriyle devam edebilir. Görünen o. MİT TIR'ları konusunda haysiyetleri varsa, ispatla mükelleftirler."
BENİM KADAR SAVUNACAKTIR
"Diyanet'e saldırılar gayri ahlakidir. Diyanet İşleri benim kendisini savunduğum kadar kendisini savunacaktır. Kürtçe Kuran meali ile ilgili yalan söylüyorlar. Elimdeki Kuran meali Kürtçedir. Birisi diyor ki, 'Ensar Vakfı'na aittir!' diğeri de 'Şahsıma bastırılmıştır' diyor. Dürüst olun yalan söylemeyin."
Kurusıkıya değer vermez
"Ben halkımızın seçim öncesi bu tür kurusıkı atmalara değer verdiğini zannetmiyorum. Halk buna değer vermiş olsa asgari ücretle ilgili biri 1.400 diyor, biri 1.500, biri 1.800 diğeri ise 5.000 diyor. O zaman 5.000 diyenin bütün oyları toplaması lazım. Siz bu asgari ücreti 5.000, 1.800 ya da 1.500 diye koyduğunuz anda özel sektörde işçi sayılarında düşme başlayacaktır. işsizlik gelecektir. "
Cenaze törenine katılmayacağım
"Edindiğim bilgiye göre, Kenan Evren'in ailesi Ankara'daki Devlet Mezarlığı'nda defnini istiyor. Bizim şu anda malum törenlerimiz var. Bu törenlere katılıyoruz. Salı günü yurtdışından misafirlerim var. Şu an katılmak gibi bir düşüncem yok. Ama Cumhurbaşkanlığı makamı adına temsilen bir arkadaşım törene katılır."
Akan kanın hesabı sorulsun
"Annelerin ağlaması istismarını da yine kendileri yapıyor. Diyarbakır Belediyesi'nin önünde ağlayanlar Kürt anneler değil miydi? Ağlamasına neden olan ve onların yavrularını kaçıranlar onlar değil miydi? Onlar tüm bunları inkâr eder hale geldiler. Şimdiye kadar akan kanın hesabının sorulması gerekiyor. Kürt kardeşlerimizin de bu durumda aktif rol alması gerekiyor.
Kobani'de Arap kalmadı
"Çözüm sürecinde hükümet kararlı. HDP de zaten bu işi çok farklı bir şekilde provoke ediyor ve hiçbir zaman bunun yanında yer almadı. Eğer bunun yanında yer almış olsaydılar, Van'da bilbordlara kan akan musluk resimleri asmazlardı. Bu davranışların hepsi provokasyon amaçlıdır. Bugün Kobani'de 60 bin kişi var. Onlar da bizden geri dönenler. Kobani şöyle, Kobani böyle. Kobani'de artık neredeyse Arap kalmadı.”
Ahmet Bey'e Pensilvanya için ben izin verdim
"Yunanistan kendi garantörlük hakkından vazgeçebilir, ama Türkiye garantörlük hakkını sonuna kadar kullanır" diyen Erdoğan, Başbakan Davutoğlu ile Abdullah Gül arasındaki Pensilvanya polemiğine de değindi: "Ahmet Bey'in Pensilvanya'a gitmesi konusunda izin alması gereken makam benim. Benden bu konuda izin almıştır ve oraya gitmiştir." (Emin Pazarcı/Akşam)
POLEMİK OLMUŞTU
Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Fethullah Gülen ile yaptığım görüşmeden Sayın Abdullah Gül'ün haberi vardı. Gitmeden önce de dönüşte de kendisine bilgi verdim.
Sayın Abdullah Gül'e saygım sonsuz ama zihnim çok berrak, ben hiçbir görüşmeyi devlet kaydı dışında yapmadım" demişti.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de, ""Benimle ilgili kısmında bir yanlışlık var. Ben sonradan öğrenmiştim" yanıtını vermişti. Demek ki Davutoğlu'na izni Gül değil Erdoğan vermiş..
