Duayen CEO'dan şok çıkış: 3.5 milyon şirketten 2 milyonu zombi

Duayen CEO'dan şok çıkış: 3.5 milyon şirketten 2 milyonu zombi

Mesela, iş dünyasında sözünü sakınmayan ve doğru bildiğini hangi koşullarda olursa olsun açıklamayı görev sayan, bu nedenle de adı “Doğrucu Davut”a çıkan Mehmet Buldurgan’ın hayatı Sabancı Holding’de geçti.

Duayen CEO'dan şok çıkış: 3.5 milyon şirketten 2 milyonu zombi
16px
24px
11.07.2015 08:43
ABONE OLgoogle
Perihan Çakıroğlu

İş hayatı, onlar için her zaman oyun sahası. Büyük holdinglerde tepe yönetici olarak uzun yıllar çalışıp ayrılan “profesyoneller”den söz ediyorum. Her biri birikimlerini farklı alanlarda yeniden sergileyebiliyor, çünkü modaları geçmiyor.

Doğru bildiğini söyler

Mesela, iş dünyasında sözünü sakınmayan ve doğru bildiğini hangi koşullarda olursa olsun açıklamayı görev sayan, bu nedenle de adı “Doğrucu Davut”a çıkan Mehmet Buldurgan’ın hayatı Sabancı Holding’de geçti. İlk yerli otobüs markası Temsa’nın kuruluşunda rahmetli Özdemir Sabancı ile uzun yıllar çalışan Buldurgan, Sabancı’dan görüş ayrılığı nedeniyle ayrılmıştı.

Gençler ve KOBİ’ler

Buldurgan, gitti kendi işini kurdu, şirket evlilikleriyle ilgilenmeye başladı. Gördü ki, Türkiye’de büyüklerin değil, küçük ve orta boy şirketlerin yani KOBİ’lerin işleri çok zor. Yine bakıyor ki, genç girişimcilerin önü kapalı, bir grup arkadaşıyla o gençlere finansal destek sağlamak adına “Melek Yatırımcı” oluyor.

Buldurgan’la oturup eski ve yeni hayatını konuştuk. İş dünyasının “Kapalı kutu”larını açtı, bilinmeyenleri anlattı.   

Değişme niyetim yok

Mehmet Bey, iş hayatında “ikinci bahar”ınızı yaşıyorsunuz. “Doğrucu Davut” olmayı bıraktınız mı? Neler yapıyorsunuz?

Gerçekleri söylemeyi hiç bırakmadım tabii ki. Bu saatten sonra da değişemem. Buna niyetim yok. Sabancı’dan ayrıldıktan sonra kafamda şu vardı: Ben bu kadar yıl yoğun çalışıp da yarı yolda kalacaksam, artık “profesyonel” çalışmayayım dedim ve kendi şirketimi kurdum. Adı, MBCO, yani Mehmet Buldurgan Counsalting. Strateji danışmanlığı şirketi bu. Şirketimle birlikte iki kulvar seçtim. Beyaz saçlarımla 'Benden iyi yönetim kurulu üyesi de olur” dedim ve örneğin Esas Holding’e bağlı Esaslı Gıda’da yönetim kurulu üyesiyim.

Sandığımızdan kötü

İşinizin danışmanlık boyutuna gelirsek, bugün şirketlerin ekonomisine baktığımızda nasıl bir manzara görüyoruz?

İşimi kurduğumunda gördüm ki benim gibi birisine ancak KOBİ’lerin ihtiyacı olabilir. Çok ciddi çalışmalar yaptım. Manzarayı sandığımdan kötü buldum. Düşünün, Türkiye’de 3,5 milyon KOBİ var, Sanayi Bakanlığı’nın kayıtlarına göre. Çalışma Bakanlığı’nın verilerine göre de bu 3,5 milyon KOBİ’den ancak 1,5 milyonu faal.

Çünkü paraları yok

Arada çok büyük fark var...  2 milyon KOBİ ne yapıyor?

Onların hepsi 'zombi' hale gelmiş. Yani, çalışmı- yorlar ve kapanamıyorlar da. Çünkü para bulamı- yorlar. Bu şirketlerin çoğunu sahipleri kapatmak istiyor ancak inanılmaz bürokratik zorluklardan dolayı da bunu yapamıyorlar. İşin doğrusunu söylemeliyim; Bakın KOBİ’ler çok kötü durumda. Herkes KOBİ’leri çok seviyor ama bence ceplerini daha çok seviyorlar. Gerçek sevenler çok az. Bu tip şeyler kötü zamanlarda belli oluyor.

Devletin gücü yetmiyor

Devletin KOBİ’lere büyük destekleri var. Bunlar neden işe yaramıyor?

Devletin gücü yetmiyor. KOSGEB’in iyi niyetli çalışmaları var ama yetersiz. Ticaret ve sanayi odalarının daha aktif çalışmaları lazım. Ama bakıyoruz, “Yapar- mış” gibi görünen çok. “Miş gibi” yapmayı yasaklamak lazım.

Mesela bankaların çoğu “KOBİ dostu” olmakla övünüyor?

Ama bankalar faiz alıyor. Banka faiz alınca da KOBİ’ye bir şey kalmıyor. Bu yüzden “Acaba KOBİ’ler kendi aralarında birleşir, böylece daha büyük olabilirler mi?” diye çalışmalar yapıyorum.

Bir araya gelemediler

KOBİ’lerin dünyasında konsolidasyon mu olacak?

Evet konsolidasyon olacak ama olamıyor. Yapılmıyor, küme sistemi çalışmıyor. Büyük şirketler takır takır evleniyor. KOBİ’ler bu anlamda kapalılar.

‘Yerli otobüsün mimarıyım’

Sabancı Holding'den neden ayrıldınız?

Sabancı Holding’de iki ayrı dönemde toplam 22 sene çalıştım. Hepsi de Temsa’dadır. Bunun 11 senesi rahmetli Özdemir Sabancı ile geçti. Rahmetlinin ağzından her çıkanı not alarak adeta asistanı gibi çalıştım. Şu anda binek arabada yerli marka için “babayiğitler” aranıyor ya, biz bunu Temsa’da otobüste yaptık. Alçak gönüllü olmakla beraber otobüste bu işin mimarı benim diyebiliyorum.

Ama yola devam etmediniz?

Bakın, şu anda 5 bin civarında Türk otobüsü yurtdışında hizmet veriyor. Bunun 4 bine yakın ise Fransa’da. “Eyfel Kulesi’nin parkında Temsa otobüs görmezseniz işi bırakırım” diyecek kadar başarılıydık yani. Temsa, Özdemir Sabancı’nın tasarımını yaptığı ayrı bir mini holding gibiydi. 2010 Eylül ayında satış konusundaki fikir ayrılığından dolayı firmayı bıraktım.

Gençlere güveniyorum ünlü markalar çıkacak

Yeni kurulan kaç şirkete destek oldunuz?

Biz şu anda 5’teyiz. Geçmişimizden dolayı sanayi kültürü de olduğu için 'ürünü' tercih ediyoruz. Öyle 'aldım-sattım.com' gibi işleri tercih etmiyoruz. Sırf e- ticarette değil, ortada bir ürün varsa, ihraç edilebilecek ürün varsa onlara değer veriyoruz. Hazine de zaten mevzuatla 10’un üzerinde sektörü destekliyor. Özellikle gençlere “Aman çocuklar icat çıkarın” diyoruz.  Çok güzel fikirler ve uygulamalarla gelenler var. Gelecekte bizden de çok ünlü olacak markalar ve isimler çıkacak.

İşler iyiyken ortak aranmalı

Şirketlerin yaptığı hataların başında neler geliyor?

İlkini, “tek defter, tek bilanço” diye anlattım. İkincisi de, işler iyiyken evliliği unutuyorlar, işler bozulunca da “aman bize ortak bul” diyorlar. Çok yanlış bir şey. Çöpçatanlık yapıyorum ama işler kötüyken kimse kimseye bir şey yapmaz. Bir şirkete yatırım yapılmasının en iyi zamanı tam çan eğrisinin “tepe” zamanıdır. Günü kurtarıyorlar, strateji ve vizyon yok. Ama tabii ki her malın bir alıcısı olabiliyor.

Şevket Bey ve ailesi ana holding’de sessiz ortak

Peki Şevket Sabancı, Sabancı Holding’den neden ayrıldı?

Aile şirketlerinde hissedarlar 'ayrı' olarak da çalışabiliyorlar. Yani yönetimde yer almayıp 'sessiz ortak' olabiliyorlar. Şevket Bey’in de kendi kulvarı, kendi şirketleri var. Ana holdingde de ailesiyle birlikte sessiz ortak. Yani özetle, sanki holdingden ayrılmış gibi görünüyor ama böyle değil.

Tek defter tek bilanço

KOBİ’ler hangi yanlışları yapıyor? 

Beni sürekli çay içmeye çağırıyorlar. Belki 1000 ton Rize çayı içtim, 'artık çaya çağırmayın' diyorum. Onları dinleyince 'evlenmek istiyorsanız çeyiz hazırlayın' önerisini yapıyorum. Şirketin çeyizi ne olabilir? Devletin de çok istediği ve yeni Ticaret Kanunu’nun da desteklediği “tek defter ve tek bilanço”dur.

Sizi dinliyorlar mı?

Dinleyenler de var, dinlemeyenler de var. Ama tek defter ve tek bilançoyu yapmadıkları sürece başka şirketlerle evlenmeleri çok zor. İşin özü şeffaf bilanço. Yabancı ortak isteyenin de bir bağımsız dış denetim kurumundan rapor alması lazım. Kısmet geldiği zaman damat adayı, “İşte benim durumum budur” diyebilmeli.

Bugün
E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde