Çalışkan Tekstil battı, binası kimin oldu?

Çalışkan Tekstil battı, binası kimin oldu?

EKONOMİK kriz bazı firmaları zora sokarken, bazıları için de fırsat yaratıyor.

Çalışkan Tekstil battı, binası kimin oldu?
16px
24px
01.07.2010 15:58
ABONE OLgoogle

Özbey Men'in haberi/Para Dergisi

Scooter markasının sahibi Macro Ayakkabı, krize giren blucin üreticisi Çalışkan Tekstil’in Esenyurt’taki fabrika binasını satın aldı. 3 milyon dolarlık ilave makine yatırımı yapan şirket, günde 3 bin çift ayakkabı üretecek...

EKONOMİK kriz bazı firmaları zora sokarken, bazıları için de fırsat yaratıyor. Scooter markasının sahibi Macro Ayakkabı, işte böyle bir fırsatı kullanarak blucin (blue jean) üreticisi Çalışkan Tekstil’in İstanbul Esenyurt’taki fabrika binasını satın aldı. Avrupalı firmalara üretim yapan Çalışkan Tekstil, ekonomik krizden etkilenerek üretimini geçen yıl tamamen durdurmuştu...

Marco Ayakkabı, yaklaşık 10 bin metrekare kapalı alanı bulunan binada günde 3 bin çift ayakkabı üretmeyi planlıyor. İkitelli’deki binasında bulunan makineleri yeni binaya taşıyan şirket, kapasiteyi büyütmek için ilave 3 milyon dolarlık makine yatırımı daha yapıyor. Böylece şirketin istihdam ettiği kişi sayısı da 180’den 230’a çıkacak.

Macro Ayakkabı Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Şerafettinoğlu, kapasiteyi büyütmeye birkaç yıl önce karar verdiklerini ve yine Esenyurt’ta, TEM otoyolunun kenarında bulunan 7 dönümlük bir arsa satın aldıklarını, ancak yeni bina inşa etmek yerine hazırını satın almayı tercih ettiklerini belirtiyor. Ardından da gelişmelerle ilgili şu bilgiyi veriyor:

“Daha önce İkitelli’de kendimize ait 3 bin metrekarelik binada üretim yapıyorduk. Ayrıca 3 bin metrekarelik bir başka binayı da kiralamıştık. Günde ortalama 2 bin çift ayakkabı üretiyorduk. Boşalttığımız binayı kiraya vereceğiz. Piyasa bizi su geçirmez ayakkabılarımızla tanıyor. Ciromuzun büyük bölümü kış sezonu ürünlerinden oluşuyor. Geçen kış mevsimi hem Türkiye hem de ihracat yaptığımız Avrupa ülkelerinde sert geçti. Bu nedenle ürünlerimiz tükendi. Şu anda hiçbir bayimizin deposunda kışlık ürün yok. Müşterilerimizden çok fazla sipariş geliyor. Özellikle iç piyasadaki bayilerimizi sıkıntıya sokmak istemiyoruz. Bu yüzden kapasitemizi yüzde 30 oranında artırıyoruz.”

CİROSU 20 MİLYON TL

Macro Ayakkabı’nın halen Türkiye genelinde 400 bayisi var. Firmanın ürettiği ayakkabıların yüzde 85’ini bu bayiler satıyor. Üretiminin kalanı ise Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Azerbaycan, Dubai, Libya, Mısır, İtalya, Malta, Yunanistan ve Bulgaristan’a ihraç ediliyor.
Macro Ayakkabı, geçen yıl 20 milyon TL ciro elde etmiş. Fikret Şerafettinoğlu, Türk ayakkabı üreticileri için hem iç pazar hem de yurtdışı pazarlarda ciddi bir büyüme potansiyeli bulunduğunu düşünüyor. Şerafettinoğlu, bu yüzden piyasada kendi markalarıyla yer alan üreticilere kapasitelerini büyütmekten kaçınmamalarını öneriyor:

“Türkiye’de ithal ayakkabı pazarı daha fazla büyümez. Uzakdoğu menşeli ürünlerin daha fazla satması için tüketimin artması lazım. Bu da kısa vadede mümkün görünmüyor. Zaten Çin’de üretim yaptırmak artık cazip değil. Çünkü orada da maliyetler arttı. Diğer taraftan, ekonomik krizler nedeniyle yerli üreticilerin bir kısmı piyasadan çekilmek zorunda kaldı. Ayakta kalanlarsa yerini sağlamlaştırdı. Üstelik bu firmalar ürettikleri ürünlerin özellikleri itibariyle de bir birlerinden ayrışıyor. Örneğin biz, daha çok su geçirmez ayakkabılarla ön plandayız. Satışlarımızın yüzde 60’ını kışlık ayakkabılar oluşturuyor. Bu ürünün modası geçmez. Avrupa’da, ABD’de tutulan ayakkabılar. Bu üründe liderliği ele geçirmişken kolay kolay bırakmayız. Ayrıca katma değeri yüksek. Yılda 2 kez koleksiyon hazırlıyoruz. Her sezon koleksiyonumuzda bin parça ürün bulunuyor.”

Şerafettinoğlu’nun dikkat çektiği bir başka konu da ayakkabı üretiminde Türkiye’ye rakip olan İtalya’nın bu sektörde güç kaybetmesi. Şerafettinoğlu, özellikle orta gelir grubuna hitap eden İtalyan firmaların çoğunun piyasadan çekildiğini vurguluyor. Nitekim Macro Ayakkabı’nın son birkaç yıldır ihracatta en fazla artış sağladığı ülke İtalya. Şerafettinoğlu, önümüzdeki kış sezonu için de İtalya’daki müşterilerinden çok ciddi sipariş aldıklarını vurguluyor. Bunun yanı sıra Rusya pazarında da hızla büyüdüklerini söylüyor.

ÇOCUK AYAKKABISI DA ÜRETECEK

Scooter markasıyla üretim yapan Macro Ayakkabı, alt markalar da çıkarmaya başlamış. Bu markalar kalite ve fiyat açısından Scooter’dan çok farklı değil. Bunlardan biri 2 yıldır piyasada olan Watertight. Önümüzdeki kış sezonunda bayan ayakkabıların yoğunlukta olduğu Scoflex markası piyasaya çıkarılacak. 2011-2012 kış sezonunda ise Scooty ismiyle çocuk markası oluşturulacak.
Fikret Şerafettinoğlu, çocuk ayakkabısı üretimine aslında yabancı değil. Hatta ayakkabı işine miniklere üretim yaparak girmiş. Scooter markasını çıkarmadan önce 1992 yılında Pepino markasıyla çocuk ayakkabısı üretmeye başlamış. Ürettiği bu ayakkabıları Almanya’ya ihraç ediyormuş. Ancak bir süre sonra fiyat sorunu yaşamaya başlamış. Alman firma daha düşük fiyattan almak isteyince çocuk ayakkabısı üretimini bırakmaya karar vermiş. Şerafettinoğlu, 1996’da Rusya pazarının açılmasıyla birlikte su geçirmez bot üretimine başladıklarını belirtiyor:

“Çocuk ayakkabısı üretmekten o dönemde vazgeçtik. Ancak bu iş içimde hep bir ukde olarak kaldı. Bu pazara iddialı bir şekilde yeniden gireceğiz. Şu anda koleksiyon hazırlıyoruz. Hatta Scooty markasının çizgi film karakteri de olacak.”
   
Perakendeciliği bıraktı

Macro Ayakkabı da kendi markasıyla piyasada yer alan birçok firma gibi perakendeciliğe de girmişti. Scooter ismiyle ilk mağaza da 2004’te açılmıştı. İstanbul’daki alışveriş merkezlerinde 5 mağazaya ulaşan şirket, Aralık 2009’da perakendeciliği bırakma kararı aldı ve 5 mağazasını da kapattı. Fikret Şerafettinoğlu, perakendeciliğe yeterince odaklanamadıklarını belirtiyor ve “Bu farklı bir iş. Hem üretici hem de perakendeci olmak zor” diyor.

Otel inşaatı durdu...
Macro Ayakkabı’nın yatırım yaptığı bir başka alan da turizm. Şirket, İstanbul Bağcılar’da 5 yıldızlı bir otel kuruyor. İnşaatına geçen yıl başlanan otelin 30 milyon dolara mal olması planlıyor. 300 yatak kapasiteli otel, 4 katı zeminin altında olmak üzere 19 kat olarak planlandı. Halen 15 katının kaba inşaatı bitmiş durumda. Ancak inşaata 6 ay önce ara verilmiş. Çünkü Bağcılar Belediyesi daha önce 19 kat için verdiği ruhsatı iptal ederek 15 kata indirmiş. Firma, ruhsat sorununu çözmek için İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Bağcılar Belediyesi’yle görüşmelerini sürdürüyor.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde