Bir koltuğa 10 karpuz sığdıran adam!

Bir koltuğa 10 karpuz sığdıran adam!

Tür’lü’den Market’e, Ketchup’tan Virgin’e birçok projeye soyunan Ergani, girişimcilikte sınır tanımıyor...

Bir koltuğa 10 karpuz sığdıran adam!
16px
24px
11.06.2010 11:25
ABONE OLgoogle

Melis Tosyalı'nın haberi/Para Dergisi

Park Şamdan, Blackk, Biber ve Bianca Beach’in işletmecisi Emre Ergani, bu yaz Sortie’yi de portföyüne ekledi. Tür’lü’den Market’e, Ketchup’tan Virgin’e birçok projeye soyunan Ergani, girişimcilikte sınır tanımıyor...

EĞLENCE sektörü deyince ilk akla gelen isimlerden biri kuşkusuz Emre Ergani’dir. İşletmecilik başarısında finans kökenli bir aileden gelmesinin ne kadar etkili olduğunu bilemiyoruz. Aslında babası, Emre Ergani’nin kendisi gibi bir bankacı olmasını istemiş. Ancak o New York’ta işletme doktorası yapıp Türkiye’ye döndükten sonra medya sektörüne girmiş. Hatta Kanal D’nin kuruluş aşamasında bile yer almış. Ama o kısa soluklu kariyer, sabah 9-akşam 6 mesaisinin ona göre olmadığını göstermiş ve Ergani soluğu Bodrum’da almış...

İşte Emre Ergani’nin ilk mekanı da Bodrum’da açtığı küçük bir restoran-bar olmuş. Ergani o dönemi, “Mekanın adı bile yoktu. Gelenler ‘Emre’nin yerindeyiz’ diye haberleşirdi” diye anlatıyor.

Ergani için kırılma noktası  ise İstanbul Nişantaşı’ndaki Biber Bar olmuş. Hatta bu nedenle “ilk göz ağrısı” Biber’den ayrı kalmaya dayanamamış ve bir süre önce Nişantaşı’nda yeniden açmış...

Diğer işletmecilerden çok önemli bir farkı var Emre Ergani’nin. Hani atalarımız “Bir koltuğa iki karpuz sığmaz” der ya, işte o yaptıklarıyla adeta bunun aksini ispatlıyor. Bırakın iki karpuzu Ergani’nin koltuğunda onlarca karpuz var. Park Şamdan, Blackk ve Biber Bar, Ergani ismiyle özdeşleşen mekanlardan sadece birkaçı. Üstelik bunlar yetmezmiş gibi, bu yaz Sortie’yi ve Bodrum’daki Bianca Beach’i de o işletiyor...

Emre Ergani, şu sıralar Fey Group’taki ortakları Figen ve Yiğit Doğusoy’la birlikte birçok yeni yatırım yapmaya hazırlanıyor. Ergani, eğlence sektörünün diğer dallarına da girmeye başlıyor. “Tüm bunları aynı anda nasıl yapabiliyorsunuz” sorumuzu ise “Günde 20 saat çalışarak” diye yanıtlıyor...   

Bu yılın ilk sürprizi “Tür’lü” oldu. Bu restoranla birlikte “Ergani halka indi” diye konuşuluyor. Bu fikre katılıyor musunuz?

Fey Group olarak eğlence sektöründe birçok farklı yatırıma atılma kararı aldık. Tür’lü  de bu farklı konseptlerden sadece biri. Türk yemekleri bu restoranda uygun fiyattan sunulacak. Hem daha geniş bir kitleye hitap etmek istedik hem de tedarikçilerdeki satın alma gücümüzü müşterimize yansıtabilmeyi hedefledik. 

Bu konseptin devamı gelecek mi?

Evet, 2011’in ocak ayına kadar iki yeni şube daha açmayı planlıyoruz. Bu şubeler için Ataköy ve Fenerbahçe’de görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Sigara yasağından sonra açacağımız her nokta için iki şartımız var. Öncelikle mekanın bahçeli olması gerekiyor. Ayrıca bu yeni şubelerin en az 400 kişiye aynı anda hizmet verebiliyor olmasını şart koşuyoruz. Çünkü bu konseptte kar marjı oldukça küçük; ancak geniş kitleye ulaşarak kar edebiliriz. 

Ama Ketchup bunun tam tersi bir konsept gibi görünüyor...

Ketchup, yurtdışında “American diner” olarak adlandırılan bir tarza sahip. Bu mekanlarda ailenizle pizza, hamburger ve patates yiyebiliyorsunuz. İlk şubesini Ataköy’de açacağız. Ayrıca mekanların “Ketchup Express” adı altında küçük şubeleri de olacak.

Bu şubeler için franchise verecek misiniz?

Hayır. Biz hiçbir markamızla ilgili franchise vermiyoruz. Açılacak tüm şubeleri yine biz işleteceğiz. Bu konuda hedef açıklamak zor. Çünkü eğlence sektörü çok uzun vadeli hedefler koymaya uygun değil. Ancak hayalimi sorarsanız, Starbucks gibi her köşe başında bir adet Ketchup Express olsun istiyorum. Bunun için hızlı tüketim malları satan gruplarla görüşüyoruz. Şayet anlaşma sağlanırsa, 2011 yılının şubat ayına kadar 10 şube açmış oluruz. 

Eğlence ve yiyecek-içecek sektörünün yanı sıra otel işletmeciliğine de soyundunuz. Virgin, bu yaz Bodrum’u tercih eden tatilcilere ne gibi yenilikler vaat ediyor?

Biz Virgin’de eğlence ve dinlenceyi bir arada sunmayı hedefliyoruz. Bunun için de otelde “only adult” konsepti uygulanıyor. Yani 16 yaş altı konuklar kabul edilmeyecek. Otele Bianca Plus ve Levendiz Meyhanesi olmak üzere iki markamızı taşıdık. Ayrıca bu kış İstanbul’a damgasını vuran My Pavyon da Cenk Eren’in ortaklığında otelde olacak. 2011 yazında Virgin’in bir şubesini de Çeşme’de açmayı planlıyoruz. 

O halde otelciliği sevdiğinizi söyleyebilir miyiz?

Başta sordunuz ya “İşletmecilik çocukluk hayaliniz miydi” diye. Hayır, ama bu işe girdiğimden bu yana otelciliğe yönelmek istiyordum. Bir sonraki hedefimiz yine Virgin adında bir kayak oteli olacak. Bunun için hem yurtiçi hem de yurtdışındaki kayak merkezleriyle görüşmelerimiz sürüyor. Burada da kayak, doğa ve eğlenceyi bir arada sunabileceğimiz bir konsept olacak. Şehirde de bir otelimiz olsun istiyoruz. Ancak bunun için doğru lokasyonu bulmamız gerekiyor. Hatta haftada mutlaka bir gün otel bakmaya gittiğimizi söyleyeyim. 

Yurtdışı demişken, Kıbrıs ve Mısır’da da eğlence merkezi için arayışlarınız olduğu yazılıp çizilmişti...

Mısır görüşmelerimiz maalesef olumsuz neticelendi. Kıbrıs’la ilgili görüşmelerimiz halen sürüyor. Ancak kısa vadede bir yere varıp varamayacağımızı şimdiden söylemem zor. 

Eğlenceye dönersek... Geçen yıl Sortie, Beyoğlu konseptiyle konukların karşısına çıkmıştı. Bu yıl nasıl bir konsept bizi bekliyor?

Bu yıl Sortie’nin ruhunu baştan aşağı yenilemeye karar verdik. Bunun için mekanın tüm tasarımını bile değiştirdiğimizi söyleyebilirim. Bu yıl Sortie’ye gelenler karşılarında daha dingin, daha sıcak ve boğaza çok atıfta bulunan bir gece kulübü bulacak. Bu nedenle ahşabın koyu rengini tercih ettik; tasarımda şömine bile kullandık. Kulüp mantığı bu yıl daha ön planda olacak. Fismekan, Rodizio, Venge ve Cafe de Paris gibi belli başlı mutfaklar yine yer alacak. Ama Blackk ve Biber gibi eğlence odaklı markalarımızı da bu yaz Sortie’ye taşıyoruz. Bunların dışında Public de yer alacak. Hatta pazar günleri Public@Sundays konseptli partiler olacak. 

Geçen yıl sektördeki rakibiniz olarak da adlandırılan İzzet Çapa’nın Sortie’de çok farklı bir etkinliği olmuştu. Bu yaz için de birlikte projeleriniz var mı?

Öncelikle şu rakip konusuna bir açıklık getirelim. İzzet Çapa benim bu sektörde en çok inandığım işletmecilerden biri. Ancak onunla iş yapış şekillerimiz çok farklı. Ben bir mekanı açtığımda uzun yıllar orada kalsın istiyorum. Çapa ise bildiğiniz gibi sürekli yenilikler peşinde koşan bir isim. Ben trendi ve kısa vadeli işlerden haz etmiyorum. Doğru yatırımla uzun soluklu projelerin peşindeyim.

Ortak projemize gelince... İzzet’le birlikte yine Sortie’de düşündüğümüz çok farklı bir projemiz var. Ama o da sürpriz olsun!

Yakın dönemde başka projeler var mı?

Gelecek kış için yeni bir bar-lounge projemiz var. Bunun dışında uluslararası iki restoranı  Türkiye’ye taşıyacağız.

İsim haklarını mı aldınız?

Hayır. Mevcut iki markanın yatırımcılarıyla ortak olarak bu markaları Türkiye’ye getiriyoruz. Fakat isimlerini değiştireceğiz. Bu konuda ön imzalar atıldı. Bunun dışında, bir şarap markasıyla ortak olarak “Market”  adını verdiğimiz restoran projemiz var. Bu restoranın mönüsünde şarap, peynir ve füme etler yer alacak. İlk şube kısa zamanda Nişantaşı’nda hizmete girecek

Gardens of Babylon’a da el attı

Çakırlar Grubu’nun, “dünyanın 7’nci harikası” Babil’in Asma Bahçeleri’nden esinlenerek Bodrum’da inşa ettiği Gardens of Babylon’un eğlence konsepti de Emre Ergani’ye emanet edilmiş durumda. Ergani tarafından işletilen ve bir “Yunan kasabası” şeklinde inşa edilen Breeze Beach Club’da, yaz boyunca gece-gündüz süren eğlenceler eşliğinde Akdeniz ve dünya mutfaklarından tatlar sunulacak. Ergani, bu mekanı özellikle dinlence arayanlara öneriyor ve “18 yıldır bir şekilde benimle yiyip içen, eğlenen, tatil yapan bir orta yaş kitlesi var. O müşteri kitlesiyle bir araya geleceğim” diyor.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde