Başbakan Erdoğan, Hakan Şükür'e sahip çıktı

Başbakan Erdoğan, Hakan Şükür'e sahip çıktı

Erdoğan, "Ben aslında Arnavut'um" diyen ve kamuoyunda tepki toplayan partisinin İstanbul Milletvekili Hakan Şükür'e de sahip çıktı

Başbakan Erdoğan, Hakan Şükür'e sahip çıktı
16px
24px
23.02.2013 14:00
ABONE OLgoogle

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kızıltepe'de söylediği "Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız" açıklamasına tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun, "Sıkıysa Rize'de de söyle" sözlerine, "Peki Kılıçdaroğlu, yakında Rize'ye gideceğim, orda da kullanacağım, söyleyeceğim. Benim abdestimden şüphem yok ki namazımdan şüphem olsun. Peki söylediğimde sen ne yapacaksın bunu söyle.Sen partinin mitinginde, Hakkari'de bir tane Türk bayrağı sallayamadın" diye karşılık verdi.

Başbakan Erdoğan, Zeytinburnu Sümer Mahallesi'nde düzenlenen İstanbul Büyükşehir Belediyesi deprem odaklı kentsel dönüşüm projeleri yıkım ve anahtar teslimi ile 437 yeni İETT otobüsünün hizmete alım töreninde konuştu.

Erdoğan, Kentsel Dönüşüm kapsamında yaptığı konuşmada, milliyetçilik tartışmaları konusunda ana muhalefet partisine yüklendi. "Muhalefet partilerinin çok çirkin bir şekilde istismar ettikleri önemli bir meseleye de burada değinmek zorundayım" diyen Erdoğan, geçen hafta Mardin'de olduğunu, hem Mardin Merkez'de, hem Midyat ve Kızıltepe ilçelerinde toplu açılışlar gerçekleştirdiklerini söyledi. Oradaki kardeşleri ile kucaklaştıklarını ve hasret giderdiklerini belirten Erdoğan, "Midyat ilçemiz ağırlıklı Arap'tır. Kızıltepe tamamı ile neredeyse Kürt kardeşlerimden oluşmaktadır. Bir tarafta Arap, bir tarafta Kürt kardeşlerim ama biz, hepsiyle de kucaklaşıyoruz. Bizim için bir sıkıntı yok. Binlerce, on binlerce kişin katıldığı o törenlerle farklı bir heyecanı yaşadık geçen haftanın sonunda. Hükümet olarak on yıldır Türkiye'de kardeşliği daha da büyütmenin, yüceltmenin mücadelesi içindeyiz. Kardeşliğimizin bu topraklara çok güçlü bir şekilde kök saldığını, ben 81 vilayetimizin tamamında müşahede ediyorum" diye konuştu.

"MARDİNLİ ÇÖZÜM ATMOSFERİNDEN UMUTLU"
 
Erdoğan, Mardin'de de, Türkiye'nin diğer 80 vilayetinde de gördükleri vefayı, bizzat yerinde hissettiklerin ve Mardinli kardeşlerinin Türkiye'deki çözüm atmosferinden dolayı çok heyecanlı, çok umutlu olduklarını yerinde gördüklerini belirterek, şöyle devam etti:
 "Şimdi ben Mardin Kızıltepe'de bir ifade kulanım. Dedim ki "Biz bu süreçte, bizim karşımıza Kürtlükle de, Türklükle de çıkılmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız'. Aynı ifadeyi bugün İstanbul'da da söylüyorum. Kimse bizim karşımıza Kürtlükle, Türklükle çıkmasın. Biz her türlü milliyetçiliği ayaklarının altına almış bir iktidarız. Ana muhalefet partisinin genel başkanı "bu sözleri Rize'de söyleyemezsin' diyor. Farklı mekanlarda farklı şeyler söylemek, bunları görmek istiyorsa ana muhalefet partisinin genel başkanı aynaya baksın. Biz siyasi hayatımız boyunca Doğu'da farklı, Batı'da farklı konuşan olmadık. Diyarbakır'da ne söylediysek, geldik İstanbul'da da aynısını söyledik. Şimdi ben buradan sana sesleniyorum Kılıçdaroğlu, sıkıysan, samimiysen, dürüstsen, ben bu ifadelerin aynını yakında Rize'ye gideceğim. Rize'de de kullanacağım, söyleyeceğim. Peki söylediğimde sen ne yapacaksın bunu söyle."
 
"ABDESTİMDEN ŞÜPHEM YOK Kİ NAMAZIMDAN ŞÜPHEM OLSUN"
 
Erdoğan, kendisinin Rize'deki hemşehrilerine ne söylediyse, Şanlıurfa'da onu söylediğini, Şanlıurfa'da ne söylediyse Rize'de de onu söylediğini belirterek, "Benim abdestimden şüphem yok ki namazımdan şüphem olsun" ifadelerini kullandı. Hatta İstanbul'da, gururla, onurla, şerefle Türkiye Cumhuriyeti'nin ay yıldızlı bayrağını nasıl salladılarsa, gittikleri Hakkari'de de, Türkiye'de de, dünyada da o bayrağı salladıklarını vurgulayan Erdoğan, "Peki Kılıçdaroğlu, sen partinin mitinginde, Hakkari'de bir tane Türkiye bayrağı sallayamadın. Hadi, bütün televizyon kayıtlarında her şeyde bu var Kardeşlerim, bunların üstü şişhane altı kavaldır. Bunlardan hiç bir şey beklemeyin. Bunlarda dürüstlük yok, samimiyet yok. Biz ne dedik. "Etnik milletçiliğe, bölgesel milliyetçiliğe, dinsel milliyetçiliğe karşıyız' dedik" ifadelerini kullandı.

"BİZİM İÇİN MİLLİYETÇİLİK VATANSEVERLİKTİR"
 
Erdoğan, Mardin Kılıztepe'de "ayaklarımın altındadır" dediği milliyetçiliğin, etnik dayalı milliyetçilik olduğunu vurgulayarak, "Yani ırkçılıktır, yani kafatasçılıktır. Benim "ayaklarımın altındadır' dediğim milliyetçilik, ayrımcılık anlamında, kibir anlamında, başkasını küçük görme anlamındaki milliyetçiliktir. Yoksa, bizim, millet anlayışımızda, milliyet anlayışımız da bellidir. Biz 76 milyonu tek bir millet olarak görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olarak bunu yeni anayasa teklifimizde de sunduk zaten. Milliyetçiliği de, işte o 76 milyona hizmet etmek olarak görüyoruz. Yani bizim anlayışımızda milliyetçilik, vatanseverliktir, vatanperverliktir, milliyetperverliktir ve bu milletin hizmetkarı olmaktır. Budur asıl milliyetçilik" diye konuştu.

"SALI GÜNÜ GRUP TOPLANTISINDA ELE ALACAĞIZ"
 
Erdoğan, Salı günü grup toplantılarında bu meseleyi etraflıca ele alacağını, bu ülkede kimin gerçekten milliyetçi, kimin de etnik köken milliyetçisi olduğunu, kimin samimi, kimin istismarcı olduğunu ortaya koyacaklarını söyledi. Muhalefet partilere yüklenen Erdoğan, "Muhalefet partilerinin hep bir ağızdan son derece çirkin, son derce cahilce, millet ve milliyet kavramlarını istismar etmelerine, çarpıtmalarına da asla izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
Milliyetçiliğin slogan atmak olmadığını, milliyetçiliğin millete hizmet etmek olduğunu ve gönül bağı kurmak olduğunu söyleyen Erdoğan, kendilerinin bu millete hizmetkar olarak milliyetçi olduğunu, etnik köken milliyetçisi olmadıklarını söyledi.

BAŞBAKAN ERDOĞAN, HAKAN ŞÜKÜR'E SAHİP ÇIKTI
 
Erdoğan, dün yaptığı açıklamada "Ben aslında Arnavut'um" diyen ve kamuoyunda tepki toplayan partisinin İstanbul Milletvekili Hakan Şükür'e de sahip çıktı. Burdur'da Hakan Şükür'ün, dün Mehmet Akif Üniversitesi'nde bir konferans verdiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi:

 "Konferansta kendini tanıtıyor. "Ben aslen Türk değilim.' Yani etnik yapı olarak, kökeni itibariyle. "Ben diyor Arnavut'um'. Çünkü Mehmet Akif de Arnavut. Mehmet Akif bir Arnavut olarak İstiklal Marşımızın şairi. O Mehmet Akif'i Türklük'ten çıkartıyor mu? Çünkü o ırki anlamda hiçbir zaman Arnavutluğun müdebbir bir savunucusu olmadı ki! Tam aksine, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak İstiklal Marşını yazdı. O duygular içinde yazdı. Şimdi Hakan Şükür kardeşimiz, bir Arnavut çocuğu olarak bu ülkenin milli takımında ondan daha fazla forma giyen bir ikinci kişi yok. Göğsünde ay yıldızlı bayrağı taşıyan ve en çok gol atan bir kardeşimiz. Bu milletin evladı. Utanmadan sıkılmadan bazı gazeteler kalkıyor şimdi onunla ilgili, onu Türklüğün dışında bireye oturmak istiyor. "Böyle demedi de böyle dedi'. Asıl ayrımcılığı işte onlar yapıyorlar. Lafla peynir gemisi yürümez. İş üreteceksin, iş. Biz uygulamadayız. Her zaman söylüyorum ya Ziya Paşa'nın sözünü, "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri."
 
"HAKAN ŞÜKÜR ATTIĞI GOLLERLE, BİZ DİKTİĞİMİZ ESERLERLE ANILIYORUZ"
 
Erdoğan, Hakan Şükür'ün attığı goller ve giydiği milli takım formasıyla tarih olduğunu, onunla anıldığını ve anılacağını belirterek, "İşte biz de bu diktiğimiz eserlerle anılıyoruz, anılacağız ve anılmaya devam edeceğiz. Onlar isteseler de istemeseler de" diye konuştu.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde