28 bin metrekare alana yayıldı, sergilenen obje 10 bini geçti

28 bin metrekare alana yayıldı, sergilenen obje 10 bini geçti

Koç Holding’in İstanbul’un tarihi yarımadasındaki Rahmi Koç Müzesi’nde sergilenen objelerin sayısı 10 bini geçti.

28 bin metrekare alana yayıldı, sergilenen obje 10 bini geçti
16px
24px
10.07.2011 16:26
ABONE OLgoogle


Türkiye’de bir çok alanda olduğu gibi özel müzeciliğin de öncülerinden Koç Holding’in İstanbul’un tarihi yarımadasındaki Rahmi Koç Müzesi’nde sergilenen objelerin sayısı 10 bini geçti. Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç, gösterilen ilgili ile müze alanının 28 bin metrekareye ulaştığını söyledi.

TÜRKİYE’de özel müzeciliğin öncülerinden Koç Holding’in tarihi yarımadada hayata geçirdiği Rahmi Koç Müzesi’nde sergilenen objelerin sayısı 10 bini geçti. 1994 yılında ziyarete açılan Rahmi Koç Müzesi, zaman içinde ilk olarak hizmete açılan tarihi Lengerhane binasının dar gelmesi nedeni ile Hasköy Tersanesi’nin ve çevresindeki alanın da müze kapsamına alınması ile birlikte genişletildi. Bugün 28 bin metrekare alana yayılmış müze alanınde sürekli sergilerin yanı sıra yurtdışından getirilen çok sayıda özel koleksiyon da geçici süreler için sergileniyor.

Özelleştirmeden aldı

Müzenin açılması için yoğun çaba gösteren Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç, uzun uğraşlar sonucu hayata geçirilen Rahmi Koç Müzesi’nin açılış sürecini holdingin yayın organı Bizden Haberler dergisine anlattı. Türkiye’nin en önemli koleksiyoncularından biri olan Rahmi Koç, bugün müzeye gösterilen yoğun ilgiden duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “Müzenin ziyarete açıldığı ilk bina dar gelmeye başlayınca, hemen karşı komşumuz olan ve terk edilmiş vaziyetteki tarihi Hasköy Tersanesi’ni Müzenin Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Bülent Bulgurlu’nun önerisi ve gayretiyle Özelleştirme İdaresi’nden satın aldık. Böylece büyük bahçesi, binaları ve rıhtımı olan bir tesise kavuştuk” diye konuştu.

Tarihi yarımadayı istedik

Yıllar içinde yoğun uğraşlar sonucu bir araya getirdiği ve sergilenmeye değer eserlerden oluşan bir müze kurma fikrini uzun bir süre taşıdıklarını kaydeden Rahmi Koç, şöyle konuştu: “Öncelikle Türkiye’de bir sanayi müzesi kurma fikrimiz vardı. Başlangıçta Koç Topluluğu olarak ürettiğimiz ürünleri bir müze çatısı altında toplamayı düşündük. Ancak daha sonra fikrini aldığım arkadaşlar bunun çok fazla ilgi çekmeyeceğini söyledi. Ardından müzede 7’den 70’e herkesin ilgi duyabileceği parçalar olsun istedik. Bundan sonra da İstanbul’da müze kurmaya uygun bir mekân aramaya başladık. Tarihi yarımada ilk arzu ettiğim alandı. Topkapı Sarayı ve Sultanahmet’in her iki sahil kesiminde tarihi binalar ve mekânlar aradık. Lakin rıhtımı da olan uygun yerler bulamadık.”
 
İlgim ilk Kapalı Çarşı’da başladı
 
KOLEKSİYON merakının küçük yaşlarda başladığını söyleyen Rahmi Koç şunları söyledi: “Yaz tatilinde bütün çocuklar Boğaz’da yüzerken gözünün önünde olayım diye annem beni beraberinde Kapalı Çarşı’ya götürürdü. Bu dönemde antikaların ve koleksiyonların satışına kulak misafiri olurdum. Kapalı Çarşı’nın koleksiyoncular için ne büyük imkânlar sunduğunu gördüm. Bende o zamanlar çakan kıvılcım, daha sonra aleve dönüştü. Zamanla her türlü antikayı toplar oldum. Daha da bilinçlendiğimde arkeolojik eserler ilgimi çekti. Müzeye kayıtlı bir koleksiyoncu olarak da toplamaya başladım.”
 
Koleksiyonculuk sabır işidir

 
KOLEKSİYONCULUĞUN özünde bir tutku olduğunu söyleyen Rahmi Koç, bu tutkusu ile ilgili şöyle konuştu:  “Disiplindir aynı zamanda. Takip ve özveri gerektirir. Sabır işidir. Her türlü şeyin koleksiyonu yapılabilir. İnsanı geliştirir ve güzel vakit geçirmenize vesile olur. Kişiye çok şey katar.”

Önemli olan koleksiyonların paylaşılmasıdır
 
TÜRKİYE’de müzelerin 20 yıl öncesine kadar sadece devlet kuruluşları olduğunu dile getiren Rahmi Koç, şu değerlendirmeyi yaptı: “Ancak şimdi özel müzeler de kültür sahnesindeki yerlerini aldılar. Bilinçli yapılan koleksiyon, koleksiyonerin imkânları ile orantılı olarak zamanla büyür ve değer kazanır. Önemli olan koleksiyonların başkalarıyla paylaşılmasıdır. Ancak bu tarz paylaşım halka inemez. Bu nedenle ideal olan paylaşım tarzı, müze oluşturarak geniş bir tabana hitap edebilmektir.”

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde