'Büyüme beklentisi geçen 20 yıldan küçük'

'Büyüme beklentisi geçen 20 yıldan küçük'

OECD'nin AB ve Avro bölgeleriyle ilgili inceleme raporları açıklandı. Raporlara göre AB, ekonomik krizle baş etme ve daha güçlü, adil ve saydam bir büyüme sağlama yükümlülüğüyle karşı karşıya bulunuyor.

'Büyüme beklentisi geçen 20 yıldan küçük'
16px
24px
28.03.2012 08:39
ABONE OLgoogle

OECD, AB27 ekonomilerinin, ekonomik kriz sonrasında, Avro bölgesi ülke borç krizleri ve süregelen zayıflığın tahrik ettiği ciddi bir düşüş içinde bulunduğunu belirterek, "Nüfusun yaşlanması ve verimlilikte ağır artışın etkisiyle, büyümeye yönelik uzun vadeli beklentiler geçen yirmi yıl için öngörülenden daha zayıf" görüşünü savundu.

OECD AB ve Euro Bölgesi krizleriyle baş etmek için önerdiği önlemler arasına kamu ihalelerinde Avrupa çapında entegrasyon sağlanmasını da aldı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) "Euro Bölgesi ve AB Ekonomik İncelemesi"ne ilişkin raporlarını yayınladı.

AB Bölgesi

Buna göre AB, ekonomik krizle baş etme ve daha güçlü, adil ve saydam bir büyüme sağlama yükümlülüğüyle karşı karşıya bulunuyor. AB27 ekonomisinin, ekonomik kriz sonrasında, euro bölgesi ülke borç krizleri ve süregelen zayıflığın tahrik ettiği ciddi bir düşüşün içinde bulunduğu belirtilen raporda şu saptamalar yapıldı:

"-Nüfusun yaşlanması ve verimlilikte ağır artışın etkisiyle, büyümeye yönelik uzun vadeli beklentiler geçen yirmi yıl için öngörülenden daha zayıf.

-Emek ve üretim piyasalarındaki yapısal zayıflık, yavaş büyümenin yanı sıra, düşük verimlilik ve istihdama katkıda bulunuyor. Yüksek büyüme, cari borç düzeylerinin daha sürdürülebilir hale gelmesi ve toplumsal ve çevresel zorluklarla baş etmek için daha fazla ortam sağlanmasında yardımcı olur.

-Yapısal reformlar için hırslı bir program gerekiyor. Büyümenin önündeki politika engellerini kaldırmak, verimlilik ve istihdam oranlarını yükseltmek geniş yelpazede önlemler dizisi gerektiriyor. AB kendisini bizzat Avrupa 2020 stratejisi hedeflerine hazırladı. Gerekli reformların birçoğu, ulusal politikalar ve kurumlarda değişiklikler gerektiriyor. AB'nin politika araçları, doğru koşulların yaratılması ve ulusal reformların teşvik edilmesi suretiyle büyümeye güçlü bir katkı sağlayabilir. AB piyasalarının ticarete açılmasına devam edilmesinin yanı sıra AB ve ulusal inovasyon politikalarının koordinasyonu da sürdürülebilir büyümeye katkıda bulunur.

-Büyümenin hızlandırılması için AB politika eyleminin merkezinde Tek Pazar'ın güçlendirilmesi bulunmalıdır. AB'nin iç pazarı, ticaret ve finansal entegrasyon anlamında parçalı durumda. Ana engeller, ulusal düzeydeki piyasa düzenlemeleri ve var olan Tek Pazar gerekliliklerinin kötü bir şekilde yürütülmesidir. AB Komisyonu 2011 'Tek Pazar Anlaşması' ile Tek Pazar projesini yeniden başlatma arayışında.

-Sınır ötesi şirketler ve dolaylı vergi konuları, ulusal düzeyde rekabet ve tüketici koruma politikalarının daha güçlü uygulanmasına hitap edilmesi dâhil sınır ötesi iş yapma koşullarına ilişkin çerçeve iyileştirilmeli. Ağ endüstrileri ve kamu ihaleleri için sektörel bazda, sınır ötesi düzenleyiciler geliştirme ve altyapı yatırımıyla yapılacaklar dahil ek entegrasyon çabası gerekiyor.

-Emek piyasasında reform daha iyi ve fazla iş yaratır. AB ülkeleri arasında büyük emek piyasası farklılıkları performansın iyileştirilmesi gereğini ortaya koyuyor. Özellikle gençler arasında yüksek işsizlik ve düşük emek hareketliliği, diğer bölgelerdeki beceri ve emek yetersizlikleriyle birlikte var oluyor. AB içindeki iç göç emek piyasası kısıtlılıklarını karşılamaya yardımcı olabilir... AB çapında mesleki niteliklerin tanınması geliştirilmeli, kamudaki işlere erişim iyileştirilmeli.

-AB göç politikası işçi sıkıntısına daha iyi yanıt vermek üzere geliştirilmeli. Nüfus yapısındaki değişikliklerle birlikte AB ülkelerinin birçoğu giderek artan şekilde belli meslekler için nitelikli işgücü sıkıntısı çekiyor. Sorun büyük oranda şimdiki nüfustan daha iyi yararlanıp ve onları doğru becerilerle donatarak çözümlenmeli. AB ayrıca doğrudan emek piyasası gereksinimlerine karşılık verecek bir göç sağlamak için politikalar geliştirmeli. Mavi Kart't, yüksek vasıflı işçiler için daha çekici hale getirilerek etkin şekilde kullanılmalı."

EURO BÖLGESİ İNCELEME RAPORU

OECD euro bölgesi inceleme raporunda ise bölgenin, bazı ülkelerdeki borç krizleriyle bağlantılı bir kriz yaşadığı belirtildi.

Krizin kökeninde euro bölgesindeki aşırı finansal, mali ve ekonomik dengesizlikler ve küresel kredi döngüsünün bulunduğu belirtilen raporda "Bu dengesizliklerin şu ana kadar ortadan kaldırılamaması, 2011 ortasında başlayan istikrarsızlıkla yenilenen bir krize yol açtı. Mali konsolidasyon ve banka borçlarında potansiyel azaltmaların, sağlıklı kamu finansmanı ve hızlı büyüme reformlarının yararlarını ortaya koymasından önce ekonomik etkinliği kısıtlama riski var. Yüksek riskli finansal sözleşmeler ve kendini besleyen beklentiler sürdürülemeyecek borç dinamiklerine neden olabilir. Gelişmelerin küresel şekilde yayılmasından kaynaklanan bir risk bulunuyor. Bu, ise hem kısa vadeli eylem, hem de uzun vadeli reform gereği için çağrı yapıyor" değerlendirmesine yer verildi. OECD'nin euro bölgesi raporunda öne çıkan bazı saptamalar da şöyle:
"-Kırılgan euro bölgesi borç piyasalarını istikrara kavuşturmak için kararlı eylem gerekir.
-Fiyat istikrarını koruyacak para politikasının devam etmesi yanında mali konsolidasyon zorunlu.
-Hırslı yapısal reformlar, büyümenin hızlandırılması, borç sürdürülebilirliğinde iyileşme sağlanması ve ekonominin yeniden dengeye kavuşması için gerekli.
-AB'nin yapısal, mali ve finansal yönetimi güçlendirilmiş, ancak şimdi bu önlemlerin uygulanması, gerekiyor ve reformların daha da ileriye gitmesi gereken alanlar var."

 

Avrupa'nın hızı kesildi

OECD Genel Sekreteri Angel Gurria, inceleme sonuçlarıyla ilgili basın toplantısında AB'de alınan mali disiplin, likidite ve büyümeyi artırmaya yönelik reformların özellikle Yunanistan, İtalya, Portekiz ve İspanya'da gelecek için daha parlak bir ekonomik görünüm sağladığını belirtti. Gurria, "Ancak zorluklar yıldırıcı kalmayı sürdürüyor. Avrupa'nın hızı kesildi. Birinci vitese geçmesi ve büyümeyi bir numaralı öncelik haline getirmesi gerekiyor" dedi.

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde