'Artık alışveriş merkezi yapmayın, otel yapın'

'Artık alışveriş merkezi yapmayın, otel yapın'

Bisse gömleklerinin sahibi İbrahim Kefeli, yanyana yapılan yeni alışveriş merkezleriyle müşterinin artmadığını belirterek, "Buralarda mağaza açan herkes ağlıyor. Alışveriş merkezi yerine otel yapın" dedi.

'Artık alışveriş merkezi yapmayın, otel yapın'
16px
24px
04.09.2005 08:49Güncelleme: 25.10.2023 11:50
ABONE OLgoogle

Tekstil ve konfeksiyon sektörü, birbirine yakın yerlerde alışveriş merkezi açılmasından şikayetçi. Yanyana açılan alışveriş merkezlerinde mağaza açmaktan bıktığını söyleyen Kefeli Giyim Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Kefeli, "Aklın mantığın almayacağı bir şekilde, çılgınca alışveriş merkezleri yapılıyor. Son iki yıldır hiçbirinde verim diye birşey kalmadı. Herkes ağlıyor" diye konuştu.

Her mahallede ikinci bir alışveriş merkezinin açılmasıyla müşterinin artmadığını, yakın bölgedeki diğer mağazanın müşterisinin buraya kaydırıldığını anlatan Kefeli, mağaza açmakla sadece masrafların katlandığını, bu nedenle herkesi sağduyuya çağırdığını belirtti. "Bu yatırımlara yazık. Biz buralarda mecburen mağaza açıyoruz, ama verim alamıyoruz" diyen Kefeli, kendi tesbitine göre İstanbul'da beş yıldızlı otel açığı bulunduğunu savunarak,"Yatırımcılara sesleniyorum. Otel yapın. Otel döviz getirir, alışveriş merkezi ise döviz götürür" diye konuştu. Avrupa'da her şehrin bir alışveriş caddesi ya da sokağı olduğunu ve o bölgelerin tüm tarihi, sosyal ve ticari değerleriyle korunduğunu ifade eden Kefeli, Batı Avrupa'da hiçbir şehirde alışveriş merkezi bulunmadığını, Amerika'da ise sadece alışveriş caddesi olmayan yerlerde yapıldığını kaydetti.

Özel sektör yatırımları çürüyor

Özel sektör yatırımlarının yüzde 50'sinden fazlasının atıl olduğunu, hangi sanayi kolunda ne kadar kapasite olduğunun belirlenmesi gerektiğini söyleyen Kefeli, çalışmayan tesislerin isteyene satılması veya kiralanması yöntemini önerdi. Avrupalı firmaların, Türkiye'de daha önce çöpe atılmış makinaları satmaya çalıştığına değinen Kefeli, "Oysa Türkiye'de daha sandığından çıkmamış, içine yağ konmamış makinalar senelerdir tesislerde çürüyor. Bu israfı önleyelim. Atıl kapasiteleri faydalı üretken hale getirelim" dedi.

Bugüne kadar ihracatta, yalnızca Avrupa ülkeleri ve özellikle Almanya'nın tek hedef olduğunu, bu bölgedeki firmaların da kaliteli ürünü düşük fiyatla almaya alıştığını kaydeden Kefeli şöyle devam etti: "Tutturduk Avrupa diye. Avrupalı yüzde 1 para kazansak bile onu çok görüyor. Avrupa'dan geleni, yedirip içirip eğlendiriyorduk. Biz oraya gidince, onlar bir bardak suyu, eğer istersek içebiliyorduk. Önceleri hakir gördüğümüz Laleli doğruyu yaptı. Rusya ve yakın ülkelere çalıştı. Şimdi bizim sektörde para kazanan insanlar onlar."

Sektör çete mantığıyla hareket ediyor

Tekstil ve konfeksiyon sektörünü temsil eden örgütlerde bir birlik olmadığını, günlük düşünen ve kişisel menfaatlerini ön planda tutan kişilerin, çete mantığıyla hareket ettiğini iddia eden İbrahim Kefeli, toplu menfaatleri söyleyenlerin dışlandığını savundu. Kefeli, "Çin konusunda çok uyarıda bulundum. Kimse dikkate almadı. 'Yurtdışına gidip yatırım yaparsanız yanlış yaparsınız' dedim. Çünkü bu ülkenin üretime, istihdama ihtiyacı var. Şimdi bu konuda sektörde bir zaafiyet mevcut" dedi.

2001 yılında sektörde büyük yanlışlıklar yapıldığını belirten Kefeli, bazı şirketlerin Çin'de ürettikleri büyük adetlerdeki ürünler ellerinde kalınca, önce fiyatları 20 ile çarpıp, sonra yüzde 70-80 indirim yaptılarını söyledi. Kefeli, "Burada büyük bir rant oluştu. Bu kampanyalardan sonra Türk markalarının imajı zedelendi" diye konuştu.

Çin'de maaşlar 5 dolar'dan başlıyor

Türkiye'deki işsizlik sorununun çözümü olarak, emeğe dayalı değil, bilgiye dayalı bir eğitim ve üretim modeli yaratmak gerektiğini anlatan Kefeli, "Bugün dünyadaki en düşük değer maalesef emek. Emekten gelen insanım. Bugün en büyük değer para, ikinc

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde