Beş sektörün dışına çıkmayız

Zorlu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu, Avrupa iş çevrelerince yakından izlenen European Business dergisine, daha fazla genişlemek yerine halen faaliyet gösterdikleri sektörlerde varolan markaları geliştirmek istediklerini açıkladı. Zorlu Grubu'na yaklaşık 4 sayfa yer ayrılan derginin haber analizinde, Ahmet Nazif Zorlu'nun son 50 yılda iş imparatorluğunu kurma hikayesinin aynı dönemde Türkiye ekonomisinin de seyrini anlatan bir hikaye olduğu belirtiliyor.

İMPARATORLUĞUN HALKALARI
Denizli Babadağ'dan bugüne grubun ayrıntılı öyküsüne yer verilen yazıda, Zorlu'nun erken yaştaki başarısının ülkenin henüz olgunlaşmamış tekstil sektöründen doğduğu vurgulanıyor. Yazıda, şu noktaların da altı çiziliyor: Zorlu şirketlerinden en tanınmış olanı elektronik eşya ve beyaz eşya şirketleri. Dünyanın en büyük beşinci TV üreticisi olan Vestel, Avrupa pazarında yüzde 20 pazar payına sahip. European Business dergisi tarafından Avrupa'da en hızlı büyüyen ilk 100 şirketten biri olarak gösterilen Zorlu Enerji şirketi de gruba ait. 2004 yılında bankacılık dışındaki faaliyetler, ihracattan elde edilen 3 milyar dolar dahil 4 milyar dolar satış rakamının bu yıl 5 milyar dolara çıkması hedefleniyor. Zorlu Enerji, Türkiye'nin ilk özel elektrik üreticisi olma fırsatını değerlendirdi. Şimdi geçen yılki 150 milyon dolar cirosu ve 120 milyon dolar kazanç getiren üç yeni ortak girişimi; İsrail, Rusya ve Ukrayna ile şirket Türkiye'de büyümeyi hedefliyor. Bu konuda Zorlu şöyle açıklık getiriyor: "Elektrikte üretimi dağıtımla birleştirme şirkete iyi sinerjiler sunuyor. Tekstil, elektronik eşya ve beyaz eşya sektöründe olduğu gibi enerji sektöründe de büyümek istiyoruz. Tüpraş ile de hala ilgileniyoruz. Sonra daha fazla çeşitlenmemiz olmayacak. İçinde bulunduğumuz beş sektör üzerinde yoğunlaşacağız."

Japonya'nın petrolü yok

Zorlu, başarının koşulları üzerine şunları söylüyor: "Evet petrolümüz yok ama ne fark eder? Bu konuda Japonya veya Almanya'nın da durumu bizden farklı değil. Türkiye'de politik ortam düzelirse, yapacaklarımızın sınırı olmayacaktır."

1980 darbesi katkı yaptı

Zorlu'ya göre, insan hakları açısından eleştirilse de, Türkiye'nin 1980 yılındaki askeri darbesi ekonomiye katkıda bulundu. Zorlu sözlerini şöyle sürdürüyor: Darbe sonrasında politik ortam yatıştı ve insanlar tekrar yatırım yapmaya başladılar. Biz de bir perde üreticisi olan Korteks firmasını satın aldık ve altı yıl içinde üretimimizi 20.000 metrekare alana yaydık. O dönemde dünyanın en büyük tekstil fabrikalarından biri konumuna geldik. 1980'lerde polyester tedarikini garanti altına almak için kendi tesisimizi kurduk."